Tarih: 11.03.2016 20:19
Elektrikteki Soyguna Son Verin
CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, elektrikteki soyguna son verilmesini istedi, "Kayıp kaçağı önleyemiyorsunuz, onu da türlü şekillerde vatandaşa ödetiyorsunuz."uyarısında bulundu.
Özdiş, TBMM'nde düzenlediği basın toplantısında,TBMM'de Enerji Bakanlığı'nın bütçesi görüşülürken, Enerji Bakanı Berat Albayrak'a yönelttiği sorular ve aldığı yanıtları paylaştı. Özdiş şöyle konuştu:

"Bakan beye 2 soru yöneltmiştim; bunlardan ilki Adana'da özellikle aşırı sıcak yaz aylarında veya çok yağışlı kış günlerinde yaşanan elektrik kesintileriydi.Yaz aylarında Adana'daki elektrik kesintileri ile ilgili bize çok telefon geldi. 2 seçim arası dönemde genelde Adana'da bulunduğumdan dolayı bizzat ben de tanık oldum.3-4 günden hatta 1 haftadan fazla süren elektrik kesintilerinin olduğu mahalleleri biliyorum. Adana milletvekiliyim ve bölgemin her türlü sorunu ile ilgilenmek benim asli görevim.Ben bu konuyu o dönemin Enerji Bakanı Sayın Taner Yıldız'a yazılı soru önergesi vererek sormuştum.
Bu önergeme cevap olarak aşırı yoğunluktan dolayı trafoların ve hatların zorlandığı, zaman zaman patladığı bilgileri geldi ancak yine de tüketicinin aşırı yoğunluktan sorumlu tutulması gibi bir durumu ben kabullenmek istemiyorum. Belirli günlerde yoğunluk oluyorsa bu öngörülmeli ve buna göre önlem alınmalıdır. Ayrıca özelleştirilirken " daha kaliteli hizmet sunulacak " denilen elektrik piyasasının ne kadar kaliteli olduğunu da sadece bu nedenden dolayı bile tartışabiliriz. Şirket tabi ki kar maksimizasyonu için çalışacak ancak elektrik gibi entemel ihtiyaç malzemesinin de böylesine değersizleştirilmesi, "tekel" mantığıyla işletilmesi kabul edilebilecek bir durum değildir.
Vatandaş 23 TL'lik faturaya 44 TL ödüyor!
Enerji Bakanına 2. Olarak "tek kalemde birleştirildi" adı altında açıklaması yapılan " dağıtım bedeli" kalemini, daha doğrusu soygununu sordum.Bakan bey cevap olarak bütün kalemlerin tek kalemde birleştirilerek faturaların basitleştirildiğini söyledi ve Türkiye'nin kWhanlamında Avrupa'nın en ucuz 4. Ülkesi olduğundan bahsetti.Yazılı olarak bu istatistikleri istedim ancak henüz bir belge elime geçmedi o nedenle bu konudaki kendi çalışmamdan örneklerle devam edeceğim ancak ilk olarak söylemeliyim ki "dağıtım bedeli"uygulaması, kalemlerin tek tek takibini imkânsız hale getiren, kullanıcının gelen zamları, fiyat değişimlerini aydan aya kontrol etmesini engelleyen bir uygulamadır. Bakın bu elimdeki Ankara ilindeki bir hanenin Şubat ayına ait elektrik faturası. Toplam fatura bedeli 44,40 TL, şimdi bu 44 TL'nin detaylarına bakalım.Bu vatandaş yaklaşık 25 günlük bu faturasında toplam 107 kWhelektrik kullanmış, ve tüketim bedeli olarak birim fiyatı 0,21 TL'den toplam 22,99 TL bedel faturaya yansımış.Dağıtım bedeli olarak da birim fiyatı 0,11 TL'den toplam 12,75 TL faturaya yansıtılmış. Vergileri de hesaba katarsak en nihayetinde toplam fatura 44 TL olmuş. Yani bu kişi 23 TL'lik tükettiği elektriğe toplamda 44 TL ödemiş. Yani toplam fatura bedelini, kullanılan kWh e bölersek 1 k/s bedeli olarak 0,41 TL oluyor. Sizce biz bu fiyatlarla gerçekten Avrupa'nın en ucuz elektriğini kullanan 3. , 4. Ülke olabilir miyiz?
Elektrikteki bu soyguna bir son verin!
2013 yılında Enerji Bakanlığı tarafından yayınlanan bir araştırmayla devam ediyorum: Söz konusu araştırmaya göre Avrupa'nın en pahalı elektriğini Danimarka kullanıyor, bunun da nedeni devletin, vatandaşlarını yeşil enerji ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneltmek istemesi. Bu araştırmadaki sıralamaya göre bizim ülkemiz Avrupa'nın en pahalı 22. Ülkesi.Bu verilere bakarak sayın bakan'ın Avrupa'nın en ucuz 3. 4. Ülkesiyiz demesine şaşmamak gerek ancak aynı araştırmanın ilk paragrafındaki cümleye dikkat çekmek istiyorum: "Bu araştırmada, satın alma gücü paritesi ya da kişi başına düşen gelir gibi ülkeler arasında gerçekçi bir karşılaştırmayı sağlayacak reel bir sıralama yapılmamıştır." Sayın bakana buradan sesleniyorum: Satın alma gücü paritesi veya kişi başına düşen geliri bu denkleme katıp sıralamayı tekrar yapar mısınız? Kâğıt üzerindeki rakamlar veya Euro dolar kurlarının yüksekliği bizi ilgilendirmiyor, biz cebimizden çıkan paraya bakıyoruz.Ben 107 kWh tüketim yapıp, 44 TL fatura ödüyorsam benim için birim fiyat 0,41 TL'dir, bu kadar basit. Bizim ülkemizde yeşil enerjiye yönelik bir teşvik var mı? Tabi ki hayır, aksine Sinop ve Mersin'e nükleer santral yapıyoruz. Adana bölgesine yaklaşık 10 tane kömürle çalışan termik santral yapılıyor. Halen dünyanın 30-40 yıl gerisindeyiz. Asrın lideri, sağlam irade diye diye 14 yıldır bu ülkeyi yönetenler dünya gelişmelerini, inovasyonu ve teknolojik gelişmeleri takip edemeyecek kapasitedeler.
Kayıp kaçağı önleyemiyorsunuz, vatandaşa ödetiyorsunuz
Son olarak bir skandaldan daha bahsetmek istiyorum, Elektrik Mühendisleri Odası(EMO) bunu son zamanlarda sıkça dile getirdi.EPDK'nın geçtiğimiz ay yayınladığı "Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ" e göre dağıtıcı şirketlere yeni rant kapıları açılmış, milyonlarca liralık ek gelir elde etmelerinin önü açılmıştır.Söz konusu tebliğe göre bundan böyle şirketlerin temsil, ağırlama, sosyal sorumluluk, danışmanlık gibi giderleri faturalara yansıtılabilecektir. Şirketler kamu mülkiyeti üzerinden kira ve reklam geliri elde edebilecektir.Oysa ki dağıtım altyapısının mülkiyeti TEDAŞ'a ait olup; işletme hakkı devir sözleşmesinde reklam gelir hakkı devredilmemiştir. Ayrıca üçüncü şahıslar tarafından TEDAŞ mülkiyetindeki tesislere zarar verilmesi durumunda sigorta şirketinden veya ilgiliden alınan tazminat, şirketlerin geliri sayılmıştır. Yani bu ne demek, kamu mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmazların hasara uğraması sonucu alınan tazminat, bunların hasarının giderilmesi için harcanmayacak yalnızca işletme hakkına sahip olan şirketin kasasına gelir olarak girebilecektir.Yine aynı tebliğe göre dağıtım şirketleri başka kişi, kurum veya şirketlere " bakım onarım hizmeti" veya " danışmanlık hizmeti" verebilecek, doğal tekel oldukları bu sektörde sermaye ve tekel güçlerini kullanarak rekabet ortamını bozucu bir duruma sebebiyet verebileceklerdir. 6446 sayılı Yasa`ya göre dağıtım şirketlerinin dağıtım faaliyetiyle ilgisi bulunmayan mühendislik-müşavirlik hizmetleri vermesi olanağı bulunmamaktadır. Bu tebliğ apaçık bir skandaldır. Kamunun yararını böylesine zedeleyici bir düzenlemenin derhal iptal edilmesini, Bakan bey'in de istediğim tarzda bir çalışma yaparak ( yani elektrik birim fiyatlarını ülkenin gelir düzeyi veya insanların alım gücüne göre sıralayarak) tarafıma göndermesini talep ediyorum. Bütün bu konuları konuşmuşken sayın bakan'dan ricam, kamuoyunun çok merak ettiği ancak net yanıt alamadığı konu, 2016 yılbaşı zamlarından sonra Kaçak-Saray'ın aylık elektrik tüketim bedeli nedir bunu da tarafıma bildirirse çok memnun olurum.
Son olarak belirtmeliyim ki dün TEDAŞ'ın 3 milyar liraya yakın alacağı için yapılandırmaya gideceği haberlerinde bir detay dikkatimi çekti.3 milyar liralık alacağın yaklaşık 2 milyar lirası tarımsal sulamadan kaynaklı olan borç. Buradan hükümete sesleniyorum, tarımsal sulamada kullanılan elektrik çok pahalı, çiftçilerimiz zaten dünyanın en pahalı mazotunu gübresini kullanıyor, üstüne bir de pahalı elektrik kullanıyor sonra da ödeyemiyor. Tarımsal sulamadaki elektrik tarifelerinde ve vergilerinde indirim yapılmalıdır!"
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —