301 SOMA MEDENCİSİ ADANA’DA ANILDI
TMMOB Adana İKK ve Maden Mühendisleri Odası, 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma Faciasının 11. Yılında anma düzenlendi
TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu(İKK) ve Maden Mühendisleri Odası Adana Şubesi, 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma faciasının 11. Yıldönümünde anıldı.
Maden Mühendisleri Odası Adana Şubesinde düzenlenen toplantıda konuşan Şube Başkanı Bülent Zerengök, ruhsatı TKİ`ye ait olan ve taşeron Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen Eynez/Karanlıkdere yeraltı kömür ocağında, tam 11 yıl önce 13 Mayıs 2014`te meydana gelen faciada aralarında 5 maden mühendisinin de bulunduğu 301 maden emekçisi hayatını kaybettiğini anımsatarak şöyle konuştu:
“Faciada hayatını kaybedenleri bir kez daha saygıyla anıyoruz. Anıları mücadelemizde yaşayacak.Tam 11 yıl önce burada söz verdik.
“Unutmayacağız, Unutturmayacağız” dedik “Unutursak Kalbimiz Kurusun” dedik. Bugün buraya sözümüzü tutmaya geldik.

Biliyoruz ki; Soma’yı unutursak, unutturursak İliç’ler, Amasra’lar, Ermenek’ler, Siirt’ler, Elbistan’lar, Kozlu’lar, Karadonlar ve sayamadığımız nice facialar ve ölümler yaşanmaya devam edecek.
Tam 11 yıl önce bu meydanda tek kelimelik “ADALET” pankartı açtık. “ADALET” diye haykırdık. Çünkü biz maden mühendisleri günah keçisi ilan edildik. Facianın tam ortasına bırakıldık. Ölen bizdik, yargılanan bizdik, bilirkişi bizdik, denetleyen bizdik. Maden işçi ve emekçilerinin bir parçası olarak sistemin kurbanıydık, sömürülen ve ezileniydik.
Faciadan sonra gerçek sorumlularahiçbir dava açılmamıştır. Zamanın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı kirli gömleği ile adeta kahraman ilan edilirken Yargıtay kararı ile şirket sahiplerinin; Danıştay kararı ile TKİ, MAPEG Genel Müdürleri ve yardımcılarının yargılanmalarına izin verilmemiştir.
Sorumluluk maden mühendislerine çıkarıldı. Maden mühendisleri günah keçisi ilan edildi, yargı önüne çıkarıldı. Bu nedenle ADALET dedik ve demeye devam edeceğiz.
Çünkü biliyoruz ki adalet sağlanmazsa, gerçek sorumlular ceza almazsa madenlerde, inşaatlarda, fabrikalarda facialar yaşanmaya devam edecek.
Bugün yaşadığımız ekonomik kriz, yoksulluk ve geçim sıkıntısından; asgari ücretlileri, memurları, emeklileri ve esnafları sorumlu tutan iktidar sahipleri; o dönemde de Soma faciasından meslektaşlarımızı sorumlu tutmuşlardır.
Asıl görevi sorunları çözmek olan iktidar; sorunları görmezden gelerek, düzenleme yapmaktan kaçınarak, algı yaratarak sorumluluğunu yerine getirmekten kaçınma politikasını her alanda sürdürmektedir.
Facianın gerçek sorumluları; özelleştirme, taşeronlaşma, denetimsizleştirme, sendikasızlaştırma, köleci çalışma sistemi, kamu madenciliğinin yok edilmesi ve kamu kurumlarında uzun yıllar sonucu elde edilmiş olan madencilik bilgi birikimini ve deneyimini yok edenlerdir.
Facianın gerçek sorumlusu ülkemizi 18. yüzyıl madenciliğine mahkum edenlerdir.Facianın gerçek sorumlusu kader ve fıtrat diyenlerdir.
Faciadan sonra yapılan yasal düzenlemeler siyasi iktidarın bu işin gerçek sorumlusu olduğunun itirafıdır. Soma için adalet talebimizden vazgeçmeyeceğiz. Patronlar ve siyasi iktidarlar adına yargılanmak ve çalışırken ölmek istemiyoruz!”

BU FELAKETLER SONBULSUN!
TMMOB Adana İŞl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Kerem Şahin, ülke tarihimizin en büyük madencilik felaketi olan Soma faciasının üzerinden geçen on bir yılda kaybettiğimiz 301 madenciyi saygıyla andıklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
“Emek sömürüsünün derinleştiği; esnek, güvencesiz istihdamın yaygınlaştığı, emek örgütlerinin etkisizleştirildiği AKP iktidarı dönemi boyunca toplu işçi ölümleri tarihin en yüksek sayılarına ulaşmıştır. Yalnızca Soma Faciasının ardından geçen onbir yılda bile ülkemizde1 5bin 600 emekçi, madenlerde, inşaatlarda, tarımda, ormanda, sanayide, taşımacılıkta, tersanelerde, iş cinayetlerinde hayatlarını kaybetmiştir.
Aradan geçen onbir yıl sonunda gerçekler göstermiştir ki Soma Faciası, basit bir ihmal değil, madencilik bilgi ve birikiminin yok sayılmasının, teknik bilgi ve altyapı yetersizliğinin, iş güvenliği anlayışının görmezden gelinmesinin sonucudur.
Soma Faciası yalnızca AKP iktidarının emek ve emekçi düşmanı politikalarının değil, aynı zamanda emeğe karşı sermayeyi, emekçilerin yaşamına karşı kar ve rantı koruyarak siyasi iktidara biat eden hukuk sisteminin de bir sonucudur.
Dava süreci boyunca yaşananlar ve mahkemenin verdiği kararla, faciada kaybettiğimiz301 madencinin acısı üzerine, adaletsizlik ve haksızlık duygusunun daha artmasına sebep olmuştur. Kamu kurumlarının sorumluluğunu yok sayan, maden şirketi sahiplerinin suçunu hafifleten yargılama süreci sonunda sorumlulara adeta göstermelik cezalar verilmiştir. İktidar tarafından çıkarılan infaz indirimiyle davada 28 kamu görevlisinden 10'u beraat ederken,18 kamu görevlisi ise 5 ay ila 6 ay 7 gün arasında hapis cezası almıştır. Emeğimiz, alınterimiz ve insanca yaşayabileceğimiz bir ülke ve insani koşullarda çalışabileceğimiz işkoşulları için mücadele etmeye hep beraber devam edeceğiz.”