Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, yüzölçümünün yüzde 42'si birinci derece deprem kuşağı olan Türkiye'de, bu gerçeğe uygun etkin önlem alınmadığı için büyük acıların yaşanmaya devam ettiğini vurguladı. Türkiye'de 18 kent, 80 ilçe ve 502 mahalle ve köyün doğrudan fay hatları üzerinde yer aldığına dikkat çeken Barut, 'Büyük acılara yol açan 1999 Marmara Depremi sonrası başlayan ve deprem vergisi diye bilinen özel iletişim vergisi için 2022 sonu itibariyle yaklaşık 88 milyar lira toplandı. Bu paralar nerede? Daha fazla acı yaşanmadan bugünden başlayarak deprem vergisi paralarıyla güvenli yaşam inşa edilsin' dedi.
'DEPREMZEDELER SORUNLARLA BOĞUŞUYOR'
Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremde büyük yıkım yaşanan kentlerden birisi olan Adana'da arama kurtarma çalışmalarına katılıp yaraların sarılması için çaba gösteren CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, felakette hayatını kaybeden yurttaşlar için başsağlığı dileyerek, yaralılar için acil şifalar temennisini dile getirdi. Deprem anından itibaren hiç ayrılmadığı deprem bölgesinden iktidara seslenen Ayhan Barut, Adana'dan Hatay'a, Kahramanmaraş'tan Malatya'ya, Adıyaman'dan Elazığ'a, Şanlıurfa'dan Diyarbakır'a dek her yerde büyük acı ve dramlar yaşandığını aktardı. Yurttaşların can kayıplarının yanı sıra çok ciddi biçimde barınma, beslenme, ısınma, ulaşım, sağlık ve güvenlik sorunlarıyla boğuştuğuna işaret eden Barut, deprem anından bu yana iktidarın plansızlık ve koordinasyonsuzluk nedeniyle sınıfta kaldığını söyledi.
'SORUMLUSU İKTİDAR'
Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğuna dikkat çekerek, 'Depremler değil, ihmal öldürüyor' diyen Ayhan Barut, 'Ülkemiz en aktif deprem kuşaklarından birisi olan Alp-Himalaya üzerinde yer almakta ve ülkemizin yüzölçümünün yüzde 42'si birinci deprem kuşağı bölgesinde bulunmaktadır. Bu nedenle ülkemizde depreme karşı önlem alınması, deprem toplanma alanlarının tespiti, gerekli bölgelere toplanma alanları yapılması, eksikliklerin giderilmesi, depreme dayanıklılığı bulunmayan binaların saptanması, onarılması, yıkılıp tekrar yapılması için bugüne dek tüm girişimlere, çağrılara, hazırlanan raporlara ve bilimsel gerçeklere karşı adım atmayan iktidar bu acıların tek sorumlusudur' diye konuştu.
'88 MİLYAR NEREDE?'
Türkiye'nin deprem yaralarının sarılması, acılarının dindirilmesi ve deprem gerçeğine karşı etkin önlem alınması için seferberlik çağrısı yapan Ayhan Barut, şunları kaydetti:
'Bugüne kadar Meclis'e depremle ilgili etkin önlem alınması için sayısız soru ve araştırma önergeleri sunup kanun teklifleri verdik, çağrılar yaptık. Ama iktidar bu feryadı işitmedi. Şimdi ne yazık ki iktidarın sorumsuzluğu ve işbilmezliğinden dolayı büyük acılar yaşanıyor. Ülkemiz deprem bölgesi ve ne yazık ki bu depremler bitmeyecek. 1999 Marmara Depremi sonrası başlayan ve deprem vergisi diye bilinen özel iletişim vergisi için 2022 sonu itibariyle yaklaşık 88 milyar lira toplandı. 2023 dahil edilirse bu para yıl sonunda 100 milyar lirayı aşacak. Bu deprem paraları nerede? Daha fazla acı yaşanmadan bugünden başlayarak deprem vergisi paralarıyla güvenli yaşam inşa edilsin. Öğrencileri yurtlarından çıkarmak yerine ülkemizde boş olan 1 milyon 800 bin bina depremzedelere açılsın. Deprem mağdurlarının barınma, ısınma, beslenme, sağlık, güvenlik ve diğer sorunlarına acil çözüm bulunsun. Adana'dan Hatay'a, Kahramanmaraş'tan Malatya'ya, Adıyaman'dan Elazığ'a, Şanlıurfa'dan Diyarbakır'a dek her yerde büyük acı ve dramlar yaşandı. Bu bölgelerimiz hem sosyal, hem ekonomik, hem de üretim ve ticaret açısından iç içe, birbirlerine bağımlı bölgeler. Deprem bu bölgede yaşamı felç etti. Afet bölgesi ilanıyla birlikte yaşamın normale dönmesi için acilen çiftçisinden esnafına, sanayicisinden sanatkarlarına dek toplumun güvenli geleceği için tüm borçlar faizsiz ertelensin, yeterli ayni ve nakdi destek verilsin.'
'BORÇLARLA İLGİLİ DÜZENLEME YAPILSIN'
Deprem yaraları sarılırken tarım ve sanayi üretimiyle, iş ve ticaret dünyasının, esnaf ve çiftçilerin sorun, talep ve önerilerinin de gözetilmesi gerektiğini vurgulayan Ayhan Barut, 'Depremin olduğu 6 Şubat itibariyle vadeli ticari senet ve çek ödemelerinin en az 1 yıl süreyle faizsiz ertelenmesi hususunda da yasal düzenleme yapılarak yönetmelik çıkarılmalıdır. Toplumsal yaşam gibi, iş, üretim ve ticaret yaşamı da normale dönene dek tüm halka, sanayici, çiftçi ve esnafa sahip çıkılmalı, sorunlara acil ve etkin çözümler bulunmalıdır. Maalesef acılarımız çok büyük ve çok taze ama bir yandan da yaşamın sürdüğü gerçeği gözetilerek dile getirdiğimiz sorunların daha fazla büyümeden, yıkıcı etkiler yaratmadan acil çözülmesi gerektiğini unutmamalıyız' dedi.