Basın Konseyi, gerçek gazetecilerin ''ama''sız, ''fakat''sız, başka gerekçe üretmeden etik dışı uygulamalara karşı çıkması gerektiğini savunsu.
Basın Kon seyinin bu konudaki açıklaması şöyle:
“Cumhurbaşkanlığı gezilerinde uçağa davet edilen medya mensuplarının sormak istediği soruların önceden istenmesi, soruların İletişim Başkanlığı tarafından kontrol edilmesi veya sansürlenmesi açıkça basın özgürlüğüne müdahaledir.
Yakın geçmişte Türkiye demokrasi geleneğinde görülmemiş son uygulamalar ülkenin medya özgürlüğü sıralamasında en altlara düştüğü durumun açık bir göstergesidir.
Gazetecilik mesleğinin özü soru sormaktır. Sorularını gönüllü bir şekilde karşı tarafa veren kişinin gazeteciliği sorgulanmalıdır.
Medya mensupları sorularının sansürleneceği bütün ortamlardan uzak durmalıdır. Sorular önceden istenemez. Açıklama anında soru sorulabileceği gibi, sorudan ve yanıttan soru üretilebilir. Doğruya ve gerçeğe ancak bu yolla ulaşılabilir.
Son yıllarda basının işlevine sürekli müdahale edilerek uluslararası demokratik kuralların ihlal edilmesinin alışkanlık haline getirildiği, yanlışlığın normal hale geldiği görülmektedir. Bu halin kabullenilmesi basın özgürlüğünün yok edilmesidir.
Gerçek gazetecilerin ''ama''sız, ''fakat''sız, başka gerekçe üretmeden bu tür etik dışı uygulamalara karşı çıkması gerekmektedir.
Basın Konseyi medya özgürlüğünün özüne aykırı tüm uygulamalardan, bazı medya gruplarının kayırılmasından, yandaş veya havuz gibi kabul edilemez durumlardan bir an önce vazgeçilmesini talep ediyoruz. “