Kadına yönelik şiddete karşı mücadele ve dayanışma 16 gün boyunca çeşitli aktivizm çalışmalarıyla devam edecek
Adana Büyükşehir Belediyesi’nin, “Kınayarak Değil Çalışarak Yenebiliriz” sloganı ile başlattığı, “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü” farkındalık çalışmaları; tarihi Büyüksaat önünden uçurulan balonlar ile başladı.
Adana Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nü, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü ile birleştirerek 16 gün sürecek aktivizm çalışmalarını başlattı. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın kadına yönelik şiddetin azaltılmasına ve kadın erkek eşitliğine verdiği öneme binaen başlatılan çalışmalar kentin birçok noktasında sürüyor.
Tarihi Büyüksaat önünde bir araya gelen Adana Büyükşehir Belediyesi’nin kadın bürokratları ve personel, mor ve turuncu balonları, “Şiddete Hayır” sloganı ile uçurdu, şiddetin olmadığı eşit ve adil bir dünya için “Kadına Şiddete Hayır” diyerek basın açıklaması yaptı.
Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Ayten Dolançay, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma gününün tarihçesini anlattı. Adana Büyükşehir Belediyesi olarak farkındalık etkinliğini Büyüksaat’in önünden başlatarak, kentin kadim tarihine dikkat çekmek istediklerini aktaran Dolançay, 2024 yılında öldürülen kadın sayısını açıkladı. Dolançay, Adana'da yaşanan kadın cinayetlerine de değinerek, şiddetin son bulması için çalışmalarına ve mücadeleye devam edeceklerini kaydetti. Kadın ve Aile Daire Başkanlığı öncülüğünde bir araya gelen kadınlar, Büyüksaat önünde ve tarihi Adana çarşısında kadına yönelik şiddetle ile ilgili bilgilendirme broşürleri dağıttı.
FARKINDALIK ÇALIŞMASI
Farkındalık çalışmaları kapsamında ayrıca, “Kadına Şiddete Hayır” sloganı ile kentin tarihi mekanları mor renk ile ışıklandırıldı, Kadın Daire Başkanlığı ve ilgili STK’lar, Metro Sinema Sokağı’ndaki esnafı ziyaret ederek, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nün önemini ve Mor Cepken’in hikayesini anlattı. Kadına karşı şiddetle mücadeleye destek veren iş yerlerine; üzerinde iletişim numaralarının da bulunduğu “Bu kurum şiddete hayır diyor” ve “Şiddete maruz kaldığında, yanındayız!” etiketleri yapıştırıldı. Belediye otobüslerinde ve metroda da kadına yönelik şiddetle ilgili bilgilendirme afişleri yer aldı.
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’ne dek sürecek olan farkındalık çalışmaları kapsamında sırasıyla; 27 Kasım Çarşamba günü Adana Büyükşehir Tiyatro Salonu’nda “Hedda Gabler” tiyatro gösterimi, 29 Kasım Cuma günü Adana’da öldürülen kadınların anısına fidan dikimi, 5 Aralık Perşembe günü Kadının Seçme ve Seçilme Hakkı Atölyesi, 10 Aralık Salı günü Çocuk Hakları Koruluğu oluşturma ve “Umudunu Kaybetme” film gösterimi ile insan hakları söyleşisi düzenlenecek.
MOR CEPKEN NEDİR?
“Mor Cepken” evlilikte yeri, zamanı geldiğinde, darda kalan yörük kadının erkeğine karşı kullandığı bir boşanma özgürlüğünün simgesidir. Evli yörük kadının hakları, Mor Cepken Töresi ile korunurmuş! Kadın ihanete uğrarsa, kötü muamele görürse, ağır bir haksızlığa uğrarsa, çeyizindeki Mor Cepkeni giyip obanın görünür bir yerine otururmuş. Bunun anlamı “Ben ihanete uğradım, ya da kötü muamele gördüm veya ağır haksızlığa uğradım. Kocamı boşadım!” anlamına gelen bildik bir iletiymiş. Yörük kadınının Mor Cepkeni giydiği görülür veya duyulursa obanın bilge kadınları Mor Cepkenli kadının yanında olurlarmış. Kocasının insan içine çıkmaya yüzü kalmazmış. Yanılır da ortaya çıkarsa, ona selam verilmez, selamı alınmaz, konuşulmaz; acıksa aş, ekmek verilmezmiş. Toplumun dışladığı, yapayalnız bir insana dönüşüyor mor cepken giyen kadının kocası.
