Çukurova Üniversitesi Zeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ulvi Can Ünlügenç, Adana'nın deprem açısından riskli bir bölgede olduğunu belirterek, aktif faylı bölgelerde 6, 6.5 büyüklüğünde bir depremin oluşabilmesini her an beklediklerini söyledi.
Çukurova bölgesinin deprem riski yüksek aktif faylara sahip olduğunu ifade eden Prof. Ünlügenç, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
'Bölge Doğu Anadolu Fay Sistemi, Amanos Fayı, Ceyhan-Yumurtalık-Karataş-İmamoğlu-Kozan fayları, Ölü Deniz Fay Zonu, Ecemiş Fay Zonu ve Helen-Kıbrıs yayı gibi aktif tektonik yapılar arasında sismik açıdan etkin bir alanı kapsıyor. Aynı zamanda Arap Levhası, Afrika Levhası ile Anadolu Levhacığının bir araya geldiği üçlü birleşme bölgesine yakın bir noktada bulunuyor.
Adana’da 1998 depreminden bu yana geçen sürede 6 büyüklüğünde başka bir deprem yaşanmadı. 1998 Adana depremi Ceyhan ve Misis bölgesinin batısında İmamoğlu fay zonu üzerinde meydana geldi. Ondan önce Adana bölgesinde 6 büyüklüğü ve üzerindeki deprem, tarihsel kayıtlara bakıldığı zaman 1945'li yıllarda meydana gelmiş. Aradan 53 yıl geçmiş. Bu durumda, bölgemizde 45-50 yıl zaman süreci içerisinde 6 büyüklüğü ve üzerinde yer kabuğu sarsıntılarının, depremlerinin oluşması olağandır.
Mevcut fay geometrilerine, fayların uzunluklarına baktığımız zaman bu bölgede 6- 6.5 büyüklüğünde bir depremin meydana gelmesi olağandır. Hatta bölgede 7 büyüklüğünden daha büyük bir depremin olabileceği düşünülerek mevzuata, kurallara ve yasalara uygun şekilde binalarımızı inşa etmeliyiz. Mümkün olduğu kadar da gevşek zeminlerden uzak kesimlerde yapılaşmayı sağlamalıyız. Buralarda sıvılaşma riski de oldukça yüksektir. Buralarda binayı istediğiniz kadar sağlam yapın o bölgede deprem sırasında zemin sıvılaşması nedeniyle bina belki sağlamlığını koruyacaktır ancak dikliğini koruyamayacak veya çökecek ya da yan yatacaktır. Ülkemizde yaşadığımız depremlerin sonrasında bu tabloyu sıklıkla görmekteyiz.'