Mimarlar
Odası Adana Şubesi; eşsiz yapıtlarıyla dünya mimarlığına esin kaynağı olan
büyük usta Mimar Sinan’ı ölümünün 431.yılında düzenlenen törenle andı.
Adana’daki
Mimarlar, Mimar Sinan anıtında bir araya gelerek anıta çelenk koyarak saygı
duruşunda bulundu. TMMOB Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Ozan Tüzün, burada
yaptığı konuşmada şöyle dedi.
“Mimar
Sinan’ın; Anadolu’nun yanı sıra, Balkanlar’dan Yakın Doğu’ya geniş bir
coğrafyada verdiği eserlerle olgunlaştırdığı yapı sanatı ve fikirleri;
ülkemizde mimarlık kültürünün temel taşlarını oluşturmuştur. Yapıtları ayrıca;
“insanın yaratıcı dehasının başyapıtları” ve “insanlık tarihinde dikkat çekici
bir aşamanın seçkin örnekleri” olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne
girmiş; Sinan’ın mimarlığı, çağdaş dünya tarafından da “üstün
evrensel değer” olarak tanınmıştır.
Büyük
Usta Mimar Sinan’ı, kültürümüze ve uygarlık tarihine yapmış olduğu katkıları
nedeniyle saygıyla anarken, başta karar vericiler olmak üzere herkesi
çağdaş yaşama, demokrasiye, Cumhuriyet’e ve onun mimarlık değerlerine sahip
çıkmaya davet ediyoruz.
Ülkemizde
gerçekleştirilen yerel yönetim seçimlerinin hemen sonrasına gelen bu önemli
günde TMMOB Mimarlar Odası Adana Şubesi olarak, kente dair
değerlendirmelerimizi bilgilerinize sunmak istiyoruz.
Kentimiz; yöneticileri, sivil toplum örgütleri, meslek odalarıyla, toplum menfaatine uygun fikirlerin yayıldığı, demokrasi anlayışı ve kentli haklarına saygılı bir ilişkiler ve kararlar merkezi olarak sorunların üstesinden gelecek kapasitededir.
Ekonomik
krizin her alanda hissedildiği ülkemizde pek çok kentle beraber Adana’da birçok
olumsuzlukları barındırmaktadır. Sizlere ulaştırdığımız raporda, imar barışı ve
kaçak yapılaşma, kentsel dönüşüm, ulaşım, imar planları, yönetmelik kaosu gibi
hemen sayabileceğimiz çözüm bekleyen hususlara dair açılımları ve görüşlerimizi
inceleyebilirsiniz.
Mimar
Sinan’ı andığımız bugün, daha iyi bir yapılı çevre elde edilmesine yardımcı
olacağına inandığımız Mimarlık kavramı hakkında bilgi vererek, kapsamının yerel
yöneticilerimiz tarafından benimsenmesi ve uygulamaya sokulması en önemli
temennimizdir.
Barınaktan
kentsel tasarım boyutuna kadar yaşam alanlarını düzenleyen yapı ve mekân
tasarımı etkinliği olan mimarlık, toplumun gereksinmelerine, yapısına,
ekonomik verilere, teknolojik gelişmelere bağlı olan bir sanattır. Mimarlık
yapıtı farklı disiplinlerin, bilimlerin ve uzmanlıkların katkılarını bünyesinde
bulundurur; bilim, sanat, teknik ve insan yaşamıyla doğrudan ilişkili olarak, her
yurttaşın hakkı olan nitelikli yaşam çevrelerinin oluşturulması için gerekli
olanakları sunar. Bu olanakları gerçekleştirmek üzere; toplumsal hakların elde edilmesinde,
kaynak ve birikimlerin doğru kullanılmasında, kültürel / sanatsal yaşamın
vazgeçilmez parçası olan mimarlığın şemsiyesi altında ortak çalışmalar
öneriyoruz.
Mimari
tasarımın, işverenin ihtiyaç programı ile birlikte insanı ve yaşamı doğanın
bir parçası olarak ele alması, çevrenin koşulları ile bütünleştirerek bir araya
getirmeyi amaçlayan kapsamı düşünüldüğünde, kentlerimizde taşınmazlarının
sahibi ve işvereni olarak yerel yönetimler önemli bir role sahiptir. Bu
nedenle, nitelikli mimarlık için, proje ve elde edilen yapılarında, örnek
oluşturacak yüksek bir mimari kalite sunması, tasarım ve uygulamanın uzun
ömürlü olması beklenir.
Bu
gerekçeler, kamu yapıları için mimar ve proje seçiminin, mimari tasarım
yarışmaları yoluyla elde edilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır. Mimari
tasarım yarışmaları, işverene tasarıma ilişkin farklı çözümleri görme, bunlar
üzerinde çalışma ve ortaya çıkacak yapının kalitesini garanti altına alma
olanağını verir, mimarlığın ve algısının gelişimini destekler. Elde edilen çok
sayıdaki alternatif çözüm, çevrenin gelişimiyle ilgili seçenekler üzerine
yapılan kamuoyu tartışmalarında toplumun katılımına katkıda bulunur ve farklı
bakışlar sunar.
Toplumun
katılım ve katkısının her alanda alınması, sürdürülebilir bir kent modeli için
gerekliliktir. Kentimizin, büyük ve çılgın projelerle değil, yaşamı
kolaylaştıran, insanlarımızın mutluluğuna katkı verecek dokunuşlara,
planlamaya, ortak akıl için kentli haklarını esas alan birlikte üretme çabasına
ve tüm bunları yerine getirmek üzere yerel yönetimlerin koordinasyonuna
ihtiyacı vardır. “