Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Adana’nın adeta akciğeri olarak görülen Menekşe Köyü’nde, şehrin neredeyse her bölgesinden görülebilen, çok katlı dev inşaat blokları yükselmekte olmasına tepki gösterdi.
Daha önce yaban hayatı koruma alanı statüsünde bulunan bölgedeki arazilerin geçmişte kamuya ait olduğu, Milli Emlak Arsa Ofisinin mülkiyetinde olduğu, daha sonra belediye mülkiyetine geçirilerek şahıslara satıldığı ve imara açıldığını ifade eden Av. Küçük, “Kamuya ait olan üstelik Adana’nın akciğeri olan bir bölgenin anlaşılmaz ve garip idari işlemlerle imara açılması Adana’nın yeşil alanlarından görsel güzelliğe sahip olan ender alanlarından birine daha adeta hançer gibi gökdelen yapıların dikilmesiyle kente ve kent halkına karşı suç işlenmektedir. Yapılanlar kağıt üzerinde hukuki de olsa ortaya çıkan rahatsız edici beton bloklar bölgedeki çok katlı dikey yapılaşma toplum vicdanını zedelenmektir. Bu manzarada geçmişten günümüze kadar görev alan tüm yerel yönetimlerin payı büyüktür” dedi.
KİŞİ BAŞINA DÜŞEN YEŞİL ALAN 0.65 METREKARE
Av. Küçük, yaptığı yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Verilere göre Adana’mızın Park alanı miktarı 1.424.795 metrekaredir. Nüfusumuz ise 2.187.000 kişidir. Bu hesaba göre kişi başı park alanı 0.65 metrekaredir, bir başka anlatımla ortalama bir tabure kadar kişi başı yeşil alan düşmektedir. Gelişmiş ülkelerdeki kentlerde en az kişi başı 3-4 m2 civarında yeşil alan düştüğü bilinmektedir. Adana’mızda kişi başı düşen yeşil alan ve spor alanlarını arttırmak gelişmiş ülkelerin standartlarına yükseltmek , daha insani daha doğayla barışık yapılaşmanın önünü açmak yerine rant odaklı dikey yapılaşmanın önü açılmaya devam edilmektedir”
“KENT DAHA YAŞANMAZ HALE GELİR”
Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, bölgede yapılaşmaya izin verilmemesi, şu ana kadar yapılan inşaat bölümlerinin yıkılarak söz konusu bölgenin yapılaşmaya kapatılması gerektiğinin altını çizdi. Av. Küçük, “Bölge Adliye Mahkemesi, Adliye Binası, Şehir Hastanesi , Stadyum , Adana Bilim Teknoloji Üniversitesi kampusu gibi büyük yatırımların yapıldığı bölgeye, kentin iki yakası arasındaki trafik sorununu çözümlemeye yönelik , hafif raylı sistem, köprü vb. hiçbir ciddi adım atılmamışken bu bölgeye yoğun yapılaşma izni sağlamak kenti daha da yaşanmaz hale getirmektedir. Yerel yönetimler Anayasal hak olan sağlıklı temiz bir çevrede yaşama hakkını geliştirmekle yükümlüdürler. Daha yaşanabilir daha yeşil bir kent talep etmek, gelecek kuşaklara bunları miras bırakmak hakkımızdır. Adana Barosu olarak gerek kamuoyu oluşturmak gerekse yapılabilecek hukuki işlemler konusunda konunun takipçisi olacağız.”dedi.
