ADAY ADAYLARININ “LİSTEYE GİRME” UMUDU/ 2

Ondört Mayıs seçimlerinin ne denli önem taşıdığı konusunda “iktidar/ muhalefet” çok şey söylemiş olsa da, yurttaşa “kendini yönetecek” vekili belirleme konusunda eskisinden ayrı bir şey söylemiyor! Yine “belirlediğimi seçeceksin” diyor, yine “parti” kendi belirlediğini “seç” diyor, yine birbirine yakışık söz veriyor, yine kendine yakın olmayanı suçluyor, yine…

Peki, bu seçimin “diğerlerinden” önemli olduğunu “seçmen” nasıl anlayacak! Politikacının değişmeyen tavrını “önem konusunun” içinde nasıl konumlandıracak?

“Önem” konusu söz konusu olunca, gözle görülür/ somut bir şeylerin olması gerekir oysa! Seçmen “önemsendiğini” kanıksar, “milli irade” olduğunun bilincine varır, yönetimde “sözün kendinde” olduğu inandırılır örneğin! Böyle bir iz var mı?

***

Oy pusulasında yer alan partinin, sıralamada “bölgenin sorununu bilecek/ çözüm üretebilecek” isimlerin yer almasını beklemek seçmenin en temel hakkı! Adana’nın, son yıllarda yaşadığı sahipsizliğin/ yoksulluğun/ işsizliğin, bölge umursamazlığının bir bedeli olacak elbette! Bunları “iktidardan” soracak, ona göre de sandığa gidecek olması da kaçınılmaz!

Peki, “muhalefet” bu yönden umut verecek isimleri listeye alacak mı? Kuzey bölge ya da Adana kırsalı diye adlandırılan İmamoğlu, Aladağ, Kozan, Feke, Saimbeyli, Tufanbeyli ilçeleri nüfus bakımından kent merkezinin gerisinde olsalar da, kent merkezinde yaşayan bu ilçeliler “hep” kendi adaylarını sorgular, yanıtını da bulamazlar!

***

Şimdi deniyor ki; bu ilçelerin örgütleri bölgelerinden isimler verecekler, yönetim kurulları/ gençlik örgütleri/ kadın kolları görüş bildirecekler! Bu ilçe örgütlerinin başında olanlar, örgütüm başına getiriliş biçimleri, bunların kentlerindeki çalışmaları, bugüne değin yapılan seçim sonuçları ortada değil mi?

İlçe örgütleri, kendilerini oraya getirenlerin karşısında “nasıl” bir tutum sergileyecekler, yaşadıkları bölgenin “eksiklerini/ istemlerini/ gerekliliklerini “nasıl” dile getirecekler? Bu görüşmelerden olumlu bir sonuç beklemek ne denli akılcı olacak?

***

Şunu yinelemek istiyorum: CHP, önseçim yaptığı yıllarda bu ilçeler içerisinde yitirdiği yerel seçim ikiyi geçmezdi! Kimse kimseye darılmaz, partilinin verdiği karar karşısında “kendini” sorgulardı! Yine bu bölgeden “en az” bir milletvekilini meclise gönderir, karşılaştığında nu “vekilleri” soru yağmuruna tutardı!

Kuzey Adana’dan ona yakın aday adayı bulunuyor şimdi! Listenin merkeze sıkışmamasını, bölgeden birinin “ilk beşte” olmasını bekliyor! İç hesaplaşmadan uzak durun; anlayın artık!