Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri sendikası (SES)Adana Şube Başkanı Muzaffer Yüksel, bugünlerde birinci basamak alanına dair yeni bir uygulama ile karşı karşıya olduklarını, Temel sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez olduğunu ve kamusal olarak sunulması gerektiğini söyledi.
Yüksel, tüm yurttaşların sağlık hakkına erişiminin önündeki bütün engellerin kaldırılması gerektiğini ifade etti ve bu konuda yazılı açıklama yaparak görüşlerini kamuoyu ile paylaştı. SES Adana Şube Başkanı Yüksel açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Birinci basamak alanının tümünde ve aile hekimliği sisteminde emekçilerin görev tanımsızlığından tutun da artan aşırı iş yükü, şiddet, hekim başına düşen nüfus fazlalığı, özlük hakkı kayıpları, düşük ücretler gibi pek çok sorunları olduğunu, her yıl binlerce sağlık emekçisinin tüm bu sorunlardan kaynaklı sistemden çıkış yapmakta olduğunu, yüzlerce boş aile sağlığı birimi bulunduğunu, birikmiş sorunların çözümü konusunda acilen adım atması gerektiğini anlatmaya çalıştığımız Bakanlık yetkilileri maalesef aile hekimliği sistemi alanında yine utanç verici bir düzenlemeye imza atmış bulunmaktadır.
Sağlık torba yasasında “aile sağlığı elemanı” tanımlamasını “aile sağlığı çalışanı” olarak değiştirmeyi önererek olumlu bir adım attıkları havasını yaratmaya çalışan Bakanlık, diğer taraftan özlük hakları konusunda hiçbir olumlu düzenleme yapmamakta, var olan durumu kötüleştirmektedir. İl sağlık müdürlükleri eliyle göndermiş oldukları talimatla aile sağlığı çalışanlarının yeni sözleşme döneminde sözleşmesinin yenilenip yenilenmeyeceğine karar verme yetkisini birlikte çalıştığı aile hekimine bırakarak aile hekimliği sistemine nasıl baktığını yeniden gözler önüne sermiştir Aile hekimleri isterse kendisi aile sağlığı çalışanı çalıştırabilecek yani işveren olabilecek ve böylece birinci basamak koruyucu hekimlikte ticarileşmeye piyasaya açılacak ve özelleştirilecek
Sağlık bakanlığı coğrafi duruma dayanarak aile sağlığı hekimlerinin nüfusunu hekime ve aileye sormadan dağıtabiliyor
Aile hekimliği eğitimi veren vakıf üniversiteleri aile sağlığı merkezleri açabiliyor asistan başına 4000 nüfusa kadar kayıt yapabiliyor
Aile hekimliklerin de alt yapısı yapılmadan çalışan sayısı arttırılmadan gerekli tıbbi malzeme temin edilmeden iyi bir araştırma yapılmadan ben yaptım oldu diyerek check-up uygulamasına geçilmiştir yurttaşlara check-up yapılmalıdır ama kararı hekim vermeli belli standartları olmalıdır kışkırtılmış istekle reçete yazdırır gibi yurttaşa bırakılmamalıdır.
Bakanlık yetkililerine göre aile hekimleri işveren, aile sağlığı merkezler işyeri, aile sağlığı çalışanları da iş güvencesiz emekçilerdir!
Bu durum giderek zarar görmekte olan ekip anlayışının dibine dinamit koymaktır!
Temel sağlık hizmetleri alanının özelleştirildiğinin ilanıdır! Bu değişiklikler aile hekimliği çalışanlarının hak kaybına uğraması demektir
İş güvencesi her birimiz için vazgeçilmezdir! Bu durumu kabullenmiyoruz. Birinci basamak sağlık hizmetleri koruyucu hizmetlerin sunulduğu bölge tabanlı ulaşılabilir eşit ücretsiz nitelikli ikinci basamakla işbirliği için de sevk sistemli sunulmalıdır. Bugün ki haliyle çalışma koşulları iyileştirilmeli kayıtlı nüfusu azaltılmalı çalışan sayısı arttırılmalı mekânlar güvenli uygun yapılar olmalıdır Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri sendikası olarak tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin görüşlerini alarak yeni yıla 2019 a girerken BİRİNCİ BASAMAK ÇALIŞTAYI düzenleyerek sonuçları Hizmet sunanlarla ve hizmet alanlarla paylaşacağız “
