'AKP Diktasına Boyun Eğmeyeceğiz!'

Adana(Ulus)--TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Hasan Emir Kavi, “TMMOB Yasası” dâhil birçok yasada değişiklik yapmayı öngören “Torba Yasa Tasarısı”nın, kamusal alanların ranta açılmasına ve kamusal denetimi yok etmeye yönelik olduğunu belirterek, “AKP Diktasına Boyun Eğmeyeceğiz!” dedi.

Adana İKK Sekreteri Hasan Emir Kavi, TMMOB’ye bağlı MMO Şube Başkanı Hüseyin Atıcı, ZMO Şube Başkanı Semih Karademir, Mimarlar Odası Şube Başkanı Bekir Kamışlı, İMO Şube Başkanı Nazım Biçer, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Şube Başkanı Hasan Zengin, Jeofizik Mühendisleri Odası Şube Başkanı Melih Baki, EMO Şube Başkanı Mehmet Mak, Jeoloji Mühendisleri Odası Şube Başkanı Mehmet Tatar, Gıda Mühendisleri Odası Şube Başkanı  Şehmus Alparslan, Maden Mühendisleri Odası Başkan Vekili Mehmet Yılmaz ile odaların İKK temsilcilerinin de katıldığı basın toplantısında, siyasi iktidarın torba yasa maharetiyle TMMOB ve bağlı odaların yapısını değiştiren, TMMOB’yi etkisizleştirmeye ve yok etmeye yönelik kanun tasarısı hakkında değerlendirmelerde bulundu. Kavi şöyle konuştu:

HUKUK VE DEMOKRASİYİ YOK SAYAN ANLAYIŞ

“AKP iktidarı adına Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, TMMOB Kanununda içinde bulunduğu 13 yasada yapılmak istenen değişiklik, iktidara geldiği günden bu yana hukuksuzluğu ilke edinmiş siyasi iktidar demokrasinin gereği olan ve yanlışlara muhalefet eden bütün yapıları yok etmeye yönelik bir strateji ile ülkeyi yönetmeye çalışmaktadır. Hukuku ve demokrasiyi yok sayan bu anlayış bugünde TMMOB’yi susturmaya çalışmaktadır.

Öyle ki Bakanlar Kurulunda alınan kararla TMMOB merkez ve şube yönetimleri 17-25 Aralık asrın yolsuzluğunun merkezinde bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanlığının idari ve mali denetimine açılmıştır. Bu konudaki tebliğ 24 Aralık 2014 tarihinde resmi gazetede yolsuzluğun yıl dönümünde yayınlanmıştır.

TMMOB İKTİDARIN SALDIRISINA MARUZ KALDI

TMMOB bu yıl 60. kuruluş yılını kutlamanın heyecanını yaşarken maalesef önüne koyulan kanun tasarısı ile iktidarın saldırısına maruz kalmıştır. Peki TMMOB’nin yapısını ve işleyişini değiştirmeye yönelik bu torba yasayla yapılmak istenen nedir? TMMOB tarımdan sanayiye, teknolojiden yapılaşmaya, kent planlamasından yaşamı dizayn eden her alanda ülkesinin gelişmesine yönelik çalışan Anayasanın 135. maddesinde tanımlı kamu kurumu niteliğinde meslek odası birliğidir.

Gücünü halkından, bilimden ve örgütlü üyelerinden alan TMMOB kurulduğu günden bu yana ülkemizin suyuna, toprağına, havasına sahip çıkarak doğal yaşam alanlarının yağmalanmasına karşı mücadele etmiştir. Çarpık kentleşmeye, yeşil alanların katledilmesine, tarım arazilerinin yok edilmesine, ithal ve kirli enerjiye, güvenilir gıdaya erişim ihlallerine maden facialarına, iş cinayetlerine varana kadar her konuda tavrını efsane Başkanı Teoman Öztürk’ün şu sözleri ile belli etmiştir.

“Yüreğimizdeki insan sevgisini ve yurtseverliği; baskı, zulüm ve engelleme yöntemlerinin söküp atamayacağının bilinci içinde; bilimi ve tekniği emperyalizmin ve sömürgenlerin değil, halkımızın hizmetine sunmak için her çabayı güçlendirerek sürdürme yolunda inançlı ve kararlıyız.’’

Yukarıdaki ilkeler doğrultusunda mücadele eden TMMOB Adana’da da bu mücadeleyi her zaman sürdürmüştür. Bu konuda birkaç örnek vermek gerekirse rantsal dönüşüme kurban edilmek istenen Adana 5 ocak stadının AVM’ ye dönüşmemesi, Çamlık arazisinin ranta açılmaması, metro denen garabetin bu şekilde yapılmaması, TEDAŞ’ın özelleştirilmesinden sonra yaşanan elektrik kesintileriyle kentin karanlığa mahkum edilmemesi, kentimizde artan iş cinayetlerinin yenilenmemesi AKKUYU’da nükleer santralinin yapılmaması ve benzer konularda her alanda mücadele ederek Adana’nın yaşanabilir bir şehir olarak geleceğe taşınmasına çaba harcanmıştır.

ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNE SAHİP ÇIKACAĞIZ

Kızılderili atasözü der ki; “Yeryüzü Bize Atalarımızdan Miras Kalmadı, Onu Çocuklarımızdan Ödünç Aldık.” Zaman çocuklarımızın geleceğine sahip çıkmak için TMMOB’ye sahip çıkma zamanıdır.

Şimdi zaman; mesleğimiz, onurumuz, bağımsızlığımız, tam istihdamı ve toplumsal refahı hedefleyen planlı bir kalkınma için; gerçek bir siyasal ve toplumsal demokratikleşmeyi, bir arada kardeşçe yaşamayı hedefleyen bir toplumsal düzen için; yeni kuşaklara güzel bir gelecek bırakmak için daha fazla çaba sarf etme, daha fazla mücadele etme zamanıdır.”