ALADAĞ YÜREKLERİ YAKMAYA DEVAM EDİYOR

29 Kasım 2016 tarihinde Aladağ ilçesinde bulunan Aladağ Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Orta öğretim Kız Öğrenci Yurdunda çıkan ve 11’i çocuk 12 insanın hayatını kaybettiği yangın faciasının 2. duruşması Kozan Ticaret Odası Salonunda yapıldı. Duruşmaya Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Metin FEYZİOĞLU, Türkiye Barolar Birliği Saymanı Erdal Sabri Güngör, Baro Başkan Yardımcımız Av. Sabahattin GÜMÜŞ, Baro Genel Sekreterimiz Av. Semih Gökayaz ve Yönetim Kurulu Üyelerimiz Av. Nevzat Elçİ , Av. Hasan Alkan ve Av. Özge Doğan İşcan ile çok sayıda avukat katıldı. Aynı zamanda Trabzon, Ankara, Aydın, Antalya, İstanbul, Mersin Barolarını temsilen meslektaşlarımız da duruşmada hazır bulundular.
Kozan Ağır Ceza Mahkemesi Salonunun küçük olması, mağdur ve katılanlarının sayısı göz ününe alınarak duruşma Kozan Ticaret Odası Konferans Salonunda yapıldı.
Duruşmada müdahil olarak söz alan TBB Başkanı Av.Prof. Dr. Metin Feyzioğlu “Yangına karşı somut olayda tedbirlerin alınmadığı sabittir, yargılama kusurun türüne yoğunlaşmalıdır. Dosya kül halinde incelendiğinde sanıkların olası kastla adam öldürme suçunu işledikleri anlaşılmaktadır, çünkü dışa yansıyan davranışlar o kadar büyük tedbirsizliğe işaret etmektedir ki sanıkların ancak olursa olsun, ölürse ölsün şeklinde hareket ettikleri ortaya çıkmaktadır”
Feyzioğlu beyanlarında “ İlk celsede Aladağ koşullarında binanın güvenli olduğundan söz edilmiş, Aladağ veya başka bir beldenin koşulunu kabul edemeyiz. Biz Kozan koşullarında ancak bu kadar yargılama olur demeyip adil yargılama için uğraşıyorsak, Türkiye’nin her yerinde yurtların güvenli olması gerekir. Baroların ve Türkiye Barolar Birliğinin bu davadaki müdahilliği mağdur aileler hak ararken sahipsizlik duygusuna kapılmalarını önlemek için zaruridir.” şeklinde konuştu.
Adana Baro Başkan Yardımcısı Sabahattin Gümüş’te duruşmada “İddianame düzenlendiğinden itibaren Adana Barosu olarak iddianamedeki suç vasfının yanlış tespit edildiğini söylüyoruz. Aynı zamanda ihmali bulunan kamu görevlileri ile ilgili davanın açılarak bu dava ile birleştirilmesini talep ediyoruz. 30.05.2017 tarihli duruşma sonrası sanık yakınları tarafından mağdur ailelerine yönelik bir saldırı gerçekleştirilmiş olduğundan diğer tutukluluk nedenleri ile birlikte bu husus da göz önüne alınarak sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vermelidir.” dedi.
Altısı tutuklu yedi sanığın yargılandığı davada Mahkeme, tutuklu sanıkların mevcut delil durumu, isnat edilen suç için öngörülmüş olan cezanın ağırlığı, delillerin henüz tam olarak toplanmamış olması gibi hususlar göz önüne alınarak sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verildi. Mahkeme ayrıca bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmesi, talimat cevaplarının beklenilmesi ve adli tıp kurumundan istenilen raporların dönüşünün beklenmesi amacıyla duruşmayı 09.10.2017 tarihine ertelemiştir.