Tarih: 27.01.2016 09:00

Antidemokratik Uygulamalara Son Verilmeli

Facebook Twitter Linked-in

TMMOB, ülkemizi kutuplaştıran antidemokratik uygulamalara son verilmesini istedi, “İfade özgürlüğü ve akademik bağımsızlık, demokrasinin olmazsa olmazları arasındadır.”dedi.

Bir süre önce bin 128 akademisyenin kendi bakış açıları içinde 'Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı, barış istemli bir metni kamuoyuyla paylaşmalarının ardından önce Cumhurbaşkanı, ardından Başbakan tarafından sert açıklamalar yapıldığı anımsatılan TMMOB bildirisinde şu görüşlere yer verildi:

“Bu açıklamaların ardından YÖK ve savcılıklar devreye girmiş; düşünce-ifade özgürlüklerini ve akademik bağımsızlığı dışlayan uygulamalarla ülkemizde gerilim bir üst seviyeye çıkmıştır. Birçok üniversite rektörlüğü Cumhurbaşkanı ve Başbakanın açıklamaları üzerine harekete geçmiş ve söz konusu metni imzalayan akademisyenler hakkında kovuşturmalar başlatılmış; bir çete reisi akademisyenlerin 'kanı ile duş almak”tan bile söz edebilmiştir.

Cumhurbaşkanı ve Başbakanın yeni açıklamaları ve YÖK yönlendirmesiyle birçok üniversite rektörlüğünün akademisyenleri görevden uzaklaştırması, savcılıkların kovuşturma başlatması üzerine demokrasiyi, düşünce-ifade özgürlüklerini, akademik bağımsızlığı ve yargının tarafsızlığını savunan yeni birçok açıklama da gündeme gelmiş, konu uluslararası akademik, demokratik çevrelerce de sahiplenilmiştir. Ancak siyasal iktidarın ülkemizdeki toplumsal atmosferi çok kararlı bir şekilde germe tutumu nedeniyle birçok karşı açıklama da yapılmaktadır. Siyasal iktidar açık bir şekilde demokrasiyi, düşünce özgürlüğü ve akademik bağımsızlığı reddetmekte ve toplumu her vesile ve araç ile germekte ve kutuplaştırmaktadır. Bu tutum ve ülkemizin içinde bulunduğu genel durum, siyasal-toplumsal kutuplaşmayı had safhada artırmaktadır.

Kan, şiddet, terör, baskı ve zulüm ülkemizin gündelik siyasal-toplumsal atmosferini belirlemekte, toplum birbirine tahammül sınırlarını zorlayan bir ortama sürüklenmektedir. Ama iktidar toplumun suskun ve kendi demokrasi, hukuk ve yasa tanımaz uygulamalarının yandaşı olmasını isteyerek gerilim ve kutuplaşmayı artırmaktadır. Bu antidemokratik durum kabul edilemez.

Biz Türk Mühendis ve Mimar Odalar Birliği-TMMOB'ye bağlı Odalar olarak, içeriğinden bağımsız olarak bilim dünyasının, akademik dünyanın, insandan, barıştan, demokrasiden, emekten yana seslerin susturulmaya çalışılmasına, ülkemizin kan gölüne çevrilmesine, etnik ve siyasal düşmanlıkların ülkemizi mahvetmesine hayır diyor, kabul edilemez buluyoruz.

Çare, demokrasinin koşulu ve olmazsa olmazları arasında yer alan ifade-düşünce özgürlükleri, akademik bağımsızlık ve yargı bağımsızlığının koşulsuz bir şekilde benimsenmesi ve tanınmasındadır. Çare, demokrasi ile barış arasındaki bağların kurulmasındadır. Ülkemiz ancak böylece rahatlayacak, kardeşlik bağları ancak böylece güçlendirilecek, demokrasi ve özgürlük bağları ancak böylece kurulabilecektir.

Çevre Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Fizik Mühendisleri Odası, Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası, Gemi Mühendisleri Odası, Gıda Mühendisleri Odası, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası, Maden Mühendisleri Odası, Makina Mühendisleri Odası, Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası, Meteoroloji Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Petrol Mühendisleri Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Şehir Plancıları Odası, Tekstil Mühendisleri Odası, Ziraat Mühendisleri Odası”


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —