Hatay Meslek Odaları Koordinasyon Kurulu Dönem Sözcüsü Makina Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilciliği Başkanı Ömer İyiel, aşırı güç kullanımının bir an önce sonlandırılmasını, uygulanan dayatmacı politikalardan vazgeçilmesini, barış ve huzur ortamının sağlanması konusunda aşırı hassasiyet gösterilmesini istedi.
Hatay Diş Hekimleri Odası, Hatay Eczacı Odası, Hatay Elektrik Mühendisleri Odası, Hatay Harita Ve Kadastro Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası Hatay Şubesi, Makina Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilciliği, Mimarlar Odası Hatay Şubesi, Hatay Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası, Hatay Tabip Odası ve Hatay Veteriner Hekimler Odası’ndan oluşan Hatay Meslek Odaları Koordinasyon Kurulu Dönem Sözcüsü Makina Mühendisi Ömer İyiel, Hatay’da son dönemlerde yaşanan olaylarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. İyiel yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Halkın demokratik haklarını kullanmalarına izin vermeyen, kimyasal silah kullanılmasının insanlık suçu olduğunu ifade etmelerine karşın, kendi halkına biber gazı kullananlar, gerçekleri görmezden gelip ülkeyi savaşın eşiğine getirenler, halkına zulüm edenleri halkımız adına kınıyoruz.
Gerçekleri söyleyen, toplum çıkarlarını şahsi çıkarlarının önünde tutarak, emperyalist güçlere karşı omuz omuza direnenleri suçlu görmek ve göstermek insanlık ayıbıdır. Herkesin gerçekler doğrultusunda hareket etmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.
Özgürlüklerin kısıtlanması baskı ve dayatmacı zihniyetlerle halkın üzerinde oluşturulmak istenen politikaların yanlış olduğunu yaşanan olaylar göstermektedir. Aşırı güç kullanımının bir an önce sonlandırılması uygulanan dayatmacı politikalardan vaz geçilmesi barış ve huzur ortamının sağlanması konusunda aşırı hassasiyet gösterilmesi gerekmektedir. Bunun sağlanmasındaki en önemli etken halkı ile barışık ve halkın isteklerini gözardı etmeyen idarecilerin olmasıdır. Akan kanların durması sorumluların bir an önce bulunarak adalete teslim edilmesi, gerekli cezaların verilmesi önemli bir adım olacaktır. Halkımızın bir can kaybına daha tahammülü kalmamıştır.
Halkın anayasadan kaynaklanan demokratik hak ve talepleri karşısında güvenlik güçlerini sağduyulu olmaya, orantısız güç kullanmamaya ve hukuka uygun davranmaya davet ediyoruz. Bu konuda da kamu otoritesinin üstüne düşen sorumluklarını yerine getireceklerine inanıyoruz.
Savaşarak barış elde edilmez ve kazananı olmaz. İnatla bir yere varılamayacağı barışın sadece ve sadece hoşgörü ve uzlaşı ile sağlanacağı aşikârdır.
Savaşa hayır diyor barış ve hoşgörü şehrimizin tekrar huzurlu günlere gelmesi için herkesi göreve davet ediyoruz.”
