AŞIRI SICAKLAR KALBİ TEHDİT EDİYOR!

Kavurucu yaz sıcaklarının yaşandığı bugünlerde, kişilerin sağlık sorunu yaşamaması için çok dikkatli olması gerekiyor. Özellikle kalp rahatsızlığı olanların sağlığını ciddi ölçüde tehdit eden sıcak havalardan, böbrek yetmezliği, solunum sorunu, obezite gibi kronik hastalıklara sahip kişilerin de korunması önem taşıyor. Aşırı sıcaklar nemle birleştiğinde ise çok daha tehlikeli bir hal alıyor. Acıbadem Adana Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Batur, kalp sağlığını korumanın yollarını anlattı.
Nemle birlikte şikâyetler artıyor
Vücut, yapısı gereği en küçük bir sıcaklık artışında bile kendini soğutmaya çalışıyor. Bu soğutma işleminin en önemli mekanizmasını ise terleme ve kan damarlarının genişlemesi oluşturuyor. Aşırı sıcak ve nemli havaların özellikle kalp-damar, hipertansiyon ve kalp yetersizliği sorunu olan kişiler için riskli olduğunu belirten Prof. Dr. Mustafa Kemal Batur, “Cildin kan dolaşımı vücut ısısını sabit tutan en önemli mekanizmalar arasında yer alıyor. Cildi besleyen damarlar soğukta büzüşürken, sıcakta genişleyerek vücuttaki ısı kaybını azaltmaya veya artırmaya çalışıyor. Bu durum da kalbin daha fazla çalışmasını gerektiriyor. Kalp yetmezliği bulunan hastalarda kan akımının ağırlıklı olarak cilde yönlenmesi, hayati organlara olan kan akımının azalmasına yol açabiliyor” dedi
Yeterli miktarda sıvı tüketilmeli
Vücudun sıcağa karşı aldığı diğer bir tedbirin terleme olduğunu söyleyen Prof. Dr. Batur, yeterli sıvı alınmamasının yol açabileceği sağlık sorunlarını şöyle aktardı:

“Nemli deriden su buharlaşırken cilt de soğumaya başlıyor. Böylelikle sıvı ve elektrolit denilen tuz ve mineraller kaybediliyor. Damarlarda dolaşan sıvı hacminin azalması, kanın akışkanlığının ve böbreklerden geçen kan miktarının azalmasına neden oluyor. Bu durum, yeterli sıvı alınmadığı takdirde böbrek fonksiyonlarında bozulmaya yol açabiliyor. Bunu dengelemek üzere böbrek ve böbreküstü bezlerinden salgılanan maddeler damarların büzüşmesine ve ani tansiyon yükselmeleri ile kalp yetersizliği bulgularının artmasına neden olabiliyor.” Kalp krizlerinin mevsimsel olarak yazın daha da arttığını söyleyen Prof. Dr. Batur, buna tuz ve elektrolit kaybı ile birlikte kanın pıhtılaşma oranında artış olmasının yol açtığını ifade ediyor. Bu sebeple, bilinen bir kalp-damar hastalığı olan, by-pass ya da kalp kapak değişimi ameliyatı geçirmiş, kalp damarlarına stent takılmış olan kişilerin yaz aylarında bol su tüketmesi gerekiyor.
Hipertansiyon ilaçları yaza göre düzenlenebilir
Hipertansiyonu bulunan ve idrar söktürücü ilaçlar kullanan hastaların yeterli miktarda sıvı almalarının da önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Batur, aksi takdirde ani tansiyon düşmeleri ve böbrek fonksiyonlarında bozulmaların da görülebileceğinin altını çiziyor. Hipertansiyon çoğunlukla herhangi bir şikayete yol açmadığından çoğu kişinin kan basıncındaki değişikliklerin farkına varamadığını söyleyen Prof. Dr. Batur, “Özellikle mevsim geçişlerinde kan basıncındaki değişiklikleri daha yakından izlemekte yarar var. Bu nedenle, yüksek tansiyonu bulunan kişilerin yaz aylarında herhangi bir sorun yaşamamak için doktorlarına danışması önem taşıyor. Bu hastaların ilaç kullanımları doktorları tarafından yaz dönemi için yeniden düzenlenebilir” dedi.
Kontrollerin aksatılmaması gerekiyor
Sıcak havalar kalp yetmezliği olan kişiler için de ayrı bir önem arz ediyor. Kalp yetmezliği olan kişilerin büyük bir çoğunluğu idrar söktürücü ilaçlar kullanıyor. Terleme yoluyla kaybedilen sıvı daha fazla olduğu için bu tip ilaçların tüketim sıklığını azaltmak gerekebiliyor. Prof. Dr. Batur, “Bu kişiler tuz dengesinin bozulmasına karşı daha hassas olduğu için kontrollerini kesinlikle ihmal etmemeli” dedi.