Adana Baro Başknı
Mengücek Gazi Çıtırık yargının kurucu unsurlarından olan, bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden Avukatların, yasal düzenlemeler, bürokratik engellemeler ve keyfi uygulamalarla mesleğini yürütebilmesinin zorlaştığını belirterek,' Bu duruma gelmemizde savunmayı yok sayan, şekli unsur olarak gören bir zihniyetin çok büyük payı bulunmaktadır.' dedi.
Çıtırık, Hukuk Fakültesi sayısının her geçen gün artmasının, eğitimin istenilen nitelikte olmaması, hukuk fakültesi müfredatına baroların ve TBB’nin müdahale edememesinden kaynaklanan sorunların nicelikteki artışın, niteliğe yansımaması hususlarının da gözetildiğinde hukuk fakültesi eğitiminin, sayı ve içeriğinin yeniden belirlenmesini, Avukatlık Stajının da daha verimli hale gelebilmesi ve uygulamada yaşanan sıkıntıların aşılabilmesi için iki aşamalı (staja kabul-mesleğe kabul) sınavın yaşama geçirilmesinin zorunluluk olduğunu kaydetti. Baro Başkanı Çıtık yazılı açıklamasında şöyle dedi:
'Üretim ve istihdama dayanmayan, sıcak para akışı üzerine kurulu ekonomi anlayışı ülkemizi darboğazdan geçirmektedir. Türkiye ekonomisine katkı sunan, katma değer yaratan temel, stratejik Kamu İktisadi Teşebbüsleri’nin (KİT) ülke gerçekleri gözetilmeksizin özelleştirme adı altında bir bir elden çıkartılması sonucunda işsizliğin daha da arttığı, insan haysiyet ve onuruna yaraşır bir yaşam düzeyinden uzaklaşıldığı, sosyal devlet anlayışı yerine sadaka veren kültürün hakim olduğu bir dönemden geçilmektedir. Ülke ekonomisindeki bu daralma mesleğimizi doğrudan ilgilendirmektedir. Her geçen gün mevzuatta yapılan değişiklikler, sorunun muhatabı olan kesimlerin görüş ve önerileri alınmadan hazırlanan paket ve torba yasalarla mesleğimizin alanı daha da daraltılmış, avukatların vekalet ücretlerine göz dikilmiş, neredeyse avukatsız yargılama yürütülmesi için her şey yapılmaktadır.
Avukatlık mesleğinin alanını daha da genişletmek, her türlü hukuki mesele ve uyuşmazlıkların avukat yardımıyla çözülmesi doğrultusunda yasal değişiklikler yapılmalıdır. Ancak uygulamada Avukatı devre dışı bırakabilmek için önemli bir gayret sarf edilmektedir. Çeşitli meslek dalları avukatlık mesleğinin karasularında yüzmeye devam etmektedirler. Veraset ilamı çıkartılması ve terk nedeniyle boşanma davası açılmasının dayanağını oluşturan ihtarnamenin keşide edilmesi de noterlere bırakılmıştır. Noterlik Yasası’nın 1. Madde uyarınca
“Noterlik bir kamu hizmetidir. Noterler, hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendirir ve kanunlarla verilen başka görevleri yaparlar” şeklinde düzenleme mevcuttur.
AB uyum yasaları çerçevesinde noterlik kurumunun yenilenmesi ve teknolojik gelişmelere göre de elektronik ortam üzerinden merkez arşiv sisteminin devreye girmesi önemlidir. Ancak, çekişmesiz yargı konuları, sabıka kaydı verilmesi ve mahkeme adına ifade alma yetkisine sahip olma yönündeki taleplerini doğru bulmamaktayız. Özellikle yargılamanın aleniliği, yüz yüze ilkeleri gözetildiğinde bağımsız mahkemelerin yetkisinde bulunan ifade alma yetkisine talip olmaları da yerinde değildir.
TBB ve Barolarımız; avukatlık mesleğinin sorunlarının çözümü ve alanın genişletilmesi doğrultusunda tüm enerjisini, mücadele azmini ve mesleki dayanışmayı sonuna kadar sergilemek zorundayız.'