“BAŞARININ ANAHTARI ÖN SEÇİMDİR”
“BAŞARININ ANAHTARI ÖN SEÇİMDİR”
CHP Adana eski Milletvekili Seyhan ve Çukurova Belediye başkan aday adayı İbrahim Özdiş, ön seçimle Ceyhan, Seyhan ve Çukurova’nın beslenmesi durumunda partisinin Büyükşehir Belediyesini rahatlıkla alacağını belirterek, “Başarının anahtarı önseçimdir” dedi.
Çukurova Press Gazetesi ziyaretinde gazete sahibi Engin Kanber, Genel Yayın Yönetmeni Sabit Özkeser, yazarlar Süleyman Yalçın ve Adnan Ercan ile görüşen CHP’nin Seyhan ve Çukurova Belediye Başkan Aday Adayı İbrahim Özdiş, yerel seçimlerle ilgili soruları yanıtladı
Her iki ilçeye aday olmasının nedeninin yöntemin belli olmamasından kaynaklandığını kaydeden CHP’nin Seyhan ve Çukurova Belediye Başkan aday adayı İbrahim Özdiş, “Ön seçim huzursuzlukları, moralsizlikleri, küskünleri, kırgınlıkları asgariye indiren bir yöntem. Her aşamada olduğu gibi bu aşamada da ön seçimi savunuyorum. Genelde partimizde ön seçimle gelen kişiler yapılan seçimlerde başarılı olmuştur” diye konuştu.
Yerel seçimlerde MHP ile AK Parti’nin ittifakının olmayacağının belirtilmesiyle CHP’nin Adana Büyükşehir Belediyesi için şansının daha da arttığına da dikkat çeken Özdiş, “İki iddialı parti vardı. Bir CHP, ikincisi ise AK Parti. Bu dönemde MHP’ye Sayın Hüseyin Sözlü’ye şans vermiyorum. İttifak olayı sıkıntıya düşürebilirdi bizi. Ancak bu ittifakın şimdilik bozulmasına göre konuşuyoruz. Ama yarın ne olacağını da çok bilemeyiz. O nedenle biraz temkinli konuşmak lazım” dedi.
Adana’nın sevilen siyasetçilerinden İbrahim Özdiş, yerel seçimlerle ilgili sorularımızı şöyle yanıtladı:
“Ciddi bir çalışma ile ilçelerde yapılacak ön seçimle bu seçimin alınması daha da rahat olacaktır. Büyükşehir’in alınmasını besleyen ve ona destek veren bir yöntem olacaktır ön seçim. Şunu söylemek durumundayız maalesef. Özellikle bizim seçmenimizde CHP’li sol sosyal demokrat seçmende bir moral bozukluğu, bir heyecansızlık söz konusu. Bunu da gidermenin en önemli yöntemi ben her zaman söylemişimdir. Önseçim olduğunu düşünürüm. Örnek vermek gerekirse, Çukurova’da 11 bin küsür partimizin üyesi var, Seyhan’da 18 bin küsür üyesi var. Geçmiş deneyimler göstermiştir ki; yüzde 55-60 civarında bu ön seçimlerde üye katılımı oluyor. Bu demek ki; bir 10 bin civarında Seyhan’da yapılacak önseçimde partili işin içinde olacak. Çukurova’da 5-7 bin civarında olacak. 7 bin kişiyi işin içine katıyorsunuz. 7 bin insana ulaşmaya çalışıyorsunuz. Çukurova’da şu ana kadar aday sayısı 15 civarında. Bu herhalde etrafında bizler gibi 50-100 arkadaşının ki, büyük bir kampanyayla bu ön seçimler gidiyor. Harekete geçtiğini düşünün, binlerce insan sokakta. Bundan bakkalının da haberi olacak, kasabının da manavının da haberi olacak. Sokakta bir hareketlilik, sirkülasyon olacağından kaynakla ciddi bir heyecan dalgası ortayla çıkacak.Ön seçim muhakkak olmalı.
“KENDİMİZİ SEÇMENE SORUMLU HİSSEDİYORUZ”
Özellikle seçimin alınacağı yerlerde, insanlar emek veriyor, kendince hedef koyuyor. Kimi diyor ki, ben belediye meclis üyesi olmak istiyorum ki, kimi diyor ki belediye başkanı olmak istiyorum, kimi diyor ki milletvekili olmak istiyorum. Bu da çok doğal. Her siyaset yapan bir insanın böyle bir hakkının olması, hangi partide olursa olsun böyle bir şey son derece normal bir gelişme. Önseçim bire bir kendinizi o seçmene o üyeye sorumlu olmak hissiyatını taşıyorsunuz. Bundan kaçamazsınız. Gecenin üçünde o seçmenin, o üyenin telefonuna çıkmak durumundasınız. Gecenin birinde karakolun birinden seni arar, kavga çıkmıştır sokakta kıyamet. Sen yatağından kalkar gidersin, o konuyla ilgilenirsin. 24 saat onun emrinde olursun. Siyaset böyle bir şey. Ben iki yere birden müracaat ettim. Nedeni ise, yöntem belli değil. Adana’da 15 ilçe danışma kurulu, bir tane il danışma kurulu, bir tane de bölge danışma toplantısı yapıldı. Tufanbeyli, Saimbeyli, Feke ve Kozan haricinde 13’üne katıldım. Söz aldım ve konuşma yaparak ön seçimin gerekliliğine vurgu yaptım.
ÜZERİMİZDEKİ ÖLÜ TOPRAĞI KALDIRACAĞIZ”
Bu şekilde üzerimizdeki ölü toprağını kaldıracağımız, kitlemize, sokağa heyecan taşıyacağımıza, küskünlükleri, kırgınlıkları, dargınlıklarımızı gidereceğimize inanıyorum. Bu inancımdan dolayı da hep ön seçim lafı ediyorum, ortaya koyuyorum. Ben hem Çukurova’nın hem de Seyhan’ın çocuğuydum.. Daha önce Çukurova yoktu. Biz Seyhan’da yerimiz yurdumuz burada, baba ocağımız burada. Adana’da biz 100 yılın üzerinde mazimiz var, buralarda büyüdük, buralarda yetiştik. Biz yöntem belli olsaydı, kalkıp da iki yere müracaat etmenin anlamı var mı ? olmaz tabii bu.
“ZEYDAN KARALAR ATANMIŞ OLSAYDI SEÇİMİ KAZANAMAZDIK”
Biz örgüt denetiminde örgütün yaptığı 2015 7 Haziran seçimlerinden önce yapıldığı gibi, 2014 yerel seçimlerinden önce yapılıp Zeydan arkadaşımızın birinci çıktığı gibi. Böyle bir yöntemin hayata geçirilmesini bekliyoruz. Bu olabilecek bir şey. 2014’de ön seçim yapılamayıp, Zeydan Karalar atanmış olaydı biz seçimi alamazdık. Ancak Zeydan Karalar ön seçimden çıktığı için hiç kimsenin itirazı olmadı. Ben de yarıştım, Zeydan bey birinci, Yalçın Akyol ikinci, biz üçüncü olduk. Çaresi yok. 3-5 gün sonra arkadaşımızı çağırdık mazbatanı alacağın güne kadar patron sensin, senin emrindeyiz dedik. Hakikaten bunun gereğini yaptık ve büyük başarıya da imza attık.”