Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkanı Yılmaz Karaca, “Demokrasilerin ve hukuk devletlerinin olmazsa olmazı basın ve ifade özgürlüğümüzü her ortamda talep edecek, bu yöndeki mücadelemizi şartlar ne olursa olsun devam ettireceğiz” dedi.Karaca, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleştirilen 49. Başkanlar Konseyi’nin açılışında yaptığı konuşmada, Kuzey Kıbrıs Türk Gazeteciler Cemiyeti’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Konsey toplantısının verimli sonuçlar doğuracağına yürekten inandığını belirterek, Kuzey Kıbrıs Türk Gazeteciler Cemiyeti ve Girne Amerikan Üniversitesi başta olmak üzere destek olan, organizasyona katkı sağlayan tüm kurum ve kuruluşlara teşekkür etti.Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti medyasının, Federasyon içerisinde 3 meslek kuruluşuyla temsil edildiğini hatırlatan Karaca, “Ne mutlu ki Kıbrıslı meslektaşlarımızla mesleki-kültürel çalışmalarımız karşılıklı olarak yararlı bir zeminde yürütülmektedir.Kuzey Kıbrıs nasıl ki ülke olarak vatanımızın çok değerli bir parçasıysa, Kuzey Kıbrıs Türk medyası da bizlerin ayrılmaz parçasıdır. Anavatan ile yavru vatan ayrılmaz bir bütündür, iki güzel ülkemizin basını da aynı şekilde içi içe geçmiş, ortak bir mesleki mücadeleye omuz vermektedir.O nedenle 49. Başkanlar Konseyi’ni Kuzey Kıbrıs’ta gerçekleştiriyor olmamızdan TGF olarak büyük onur duyduğumuzu özellikle vurgulamak istiyorum” dedi.
TÜRKİYE’DE SICAK GÜNDEM

Türkiye’de gerçekten çok sıcak bir gündem yaşandığını ifade eden Karaca, “Gazetecilik mesleğini de olumsuz anlamda yakından ilgilendiren son derece düşündürücü gelişmelerle karşı karşıyayız.Özellikle belirtmek isterim ki;Türkiye Gazeteciler Federasyonu, ülkemizin Misakı Milli sınırları içerisindeki birlik ve beraberliğinden yanadır, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü her daim savunur ve 92 yıllık Cumhuriyetimizin tüm kazanımlarıyla birlikte yaşatılmasıyla ilgili olarak verilen mücadeleye de gücü oranında destek veren, Türkiye’nin en geniş katılımlı meslek kuruluşudur.Güneydoğu bölgemizdeki kaygı verici gelişmelerin artarak devam etmesi, toplumu tehdit eden acımasız terör, bölgedeki toplumsal yaşamı vurmakta, mesleğimizi de ilgilendiren çok yönlü bir kıskacı beraberinde getirmektedir. Son olarak Diyarbakır Baro Başkanı’nın kurban gittiği, meslektaşlarımızın da yaralandığı çatışma ortamı, basın özgürlüklerinin yanı sıra bölgedeki gazeteci arkadaşlarımızın can güvenliklerinin de olmadığını ortaya koymuştur. Bildiğiniz gibi TGF olarak bugüne kadar hep basın özgürlüğünün dibe vurmasıyla ilgili olarak endişelerimizi dile getirmekteydik. Ancak maalesef yukarıda çok kısa geçmek durumunda kaldığız nedenlerle bugün ise; evrensel kriterlerin çok gerisine düşen basın ve ifade özgürlüğünü de aşan bir kötüye gidişi hep birlikte tespit etmek zorundayız” diye konuştu.
HABER ALMA HAKKI YOK EDİLİYOR
Gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül’ün yazdıkları haber nedeniyle tutuklanmalarının, basın özgürlüğünün de ötesinde, halkın özgürlüğünün engellendiği, toplumun haber alma ve bilgilenme hakkının yok edilmeye çalışıldığı hazin bir süreci başlattığını savunan Karaca şunları söyledi.
“Türkiye’nin adı tüm dünyada ne yazık ki; gazetecilerin yazdıkları haberler nedeniyle kolaylıkla cezaevlerine yollandığı, bireysel hakların tırpanlandığı, düşünce hürriyetinin sınırlandırıldığı, kitapların, dergilerin, gazetelerin daha yayınlanmadan toplandığı bir ülke olarak tanınmaktadır. Mesleki sorunlarımızı masaya yatırdığımız, çözüm yolları aradığımız, çeşitli plan ve projelerimizi konuşup şekillendirdiğimiz49. Başkanlar Konseyi, böylesi olumsuzlukların yaşandığı bir dönemde gerçekleştiriyoruz.Çalışacağız, didineceğiz, kazanılmış haklarımızı savunma, kaybettiklerimizi tekrar kazanma çabası içinde olacağız. Demokrasilerin ve hukuk devletlerinin olmazsa olmazı basın ve ifade özgürlüğümüzü her ortamda talep edecek, bu yöndeki mücadelemizi şartlar ne olursa olsun devam ettireceğiz.”