Tarih: 02.08.2019 19:15
BAYRAKTAR, KURBANLIK FİYATLARINI AÇIKLADI…
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bu yıl yaklaşık 900 bini büyükbaş, 2,7 milyonu küçükbaş olmak üzere 3 milyon 600 bin baş hayvan kesileceğini tahmin ettiklerini bildirerek, “Kurbanlıklar için bu yıl ödenecek tutarın, 11,9 milyar liraya yaklaşacağını hesaplıyoruz” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, kurbanlık fiyatları ve satış şeklinin illere ve bölgelere göre farklılık arz ettiğini, kimi yerlerde canlı kilogram (baskül) ve et (karkas) fiyatı üzerinden, kimi yerlerde ise canlı hayvan üzerinden pazarlık yöntemiyle satış yapıldığını belirtti.
Şemsi Bayraktar, Ziraat Odalarından aldıkları bilgilere göre, bu yıl kurban döneminde hayvan fiyatlarının; illere, canlı ağırlığa, ırkına (yerli-kültür) ve büyükbaşta düve, tosun, küçükbaşta koyun, keçi olmasına göre farklılık gösterdiğini, kurbanlık satışlarında hayvan başına fiyatın, büyükbaşta 5 bin ile 30 bin lira, küçükbaşta ise 750 lira ile 3 bin lira arasında değişeceğini, canlı ağırlık fiyatının da kilogram başına, büyükbaş hayvanlarda 18 ile 26 lira, küçükbaş hayvanlarda 19 ile 30 lira arasında olacağını tahmin ettiklerini, bu fiyatların bayram yaklaştıkça talebin durumuna göre değişebileceğini bildirdi.
Bayraktar, şunları söyledi:
“Ülke ortalamasına bakıldığında, büyükbaş hayvanların canlı kilogram fiyatının 21 lira 72 kuruş, küçükbaş canlı kilogram fiyatlarının ise 23 lira 74 kuruş olduğu görülmektedir.
Canlı kilogram olarak büyükbaş hayvan fiyatları, satışların en fazla olduğu üç büyük ilimizden, İstanbul’un Avrupa yakasında 23 lira ile 24 lira, Anadolu yakasında 25 lira ile 26 lira, Ankara’da 20 lira ile 24 lira, İzmir’de 19 lira ile 24 lira arasında değişmektedir.
Küçükbaş hayvan fiyatları ise canlı kilogram olarak, İstanbul’un Avrupa yakasında 25 lira ile 26 lira, Anadolu yakasında 27 lira ile 28 lira, Ankara’da 20 lira ile 24 lira, İzmir’de 22 ile 27 lira düzeyinde seyretmektedir.
Ülke ortalamasında fiyatlar, geçen yıla göre, büyükbaşta yüzde 5,7, küçükbaşta ise yüzde 10,7 oranında artmıştır. Ortalama fiyat kilogram başına büyükbaşta 20 lira 55 kuruştan 21 lira 72 kuruşa, küçükbaşta 21 lira 45 kuruştan 23 lira 74 kuruşa çıkmıştır.
İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa’dan oluşan 4 büyük ilde fiyatlar, büyükbaşta yüzde 12,1, küçükbaşta ise yüzde 8 oranında yükselmiştir. 4 büyük ilde ortalama fiyatlar, büyükbaşta 21 liradan 23 lira 55 kuruşa, küçükbaşta 23 lira 10 kuruştan 24 lira 95 kuruşa ulaşmıştır.”
-“Yeterli kurbanlık var”
Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada; halen kurbanlık vasfı taşıyan 1 milyon 217 bini büyükbaş, 3 milyon 895 bin küçükbaş olmak üzere toplam 5 milyon 112 bin baş kurbanlık hayvan bulunduğunun ifade edildiğini belirten Bayraktar, şöyle devam etti:
“Yaptığımız hesaplamalara göre, ülkemizde, yaklaşık 10,6 milyar liralık büyükbaş, 5,8 milyar liralık küçükbaş olmak üzere 16,4 milyar liralık kurbanlık hayvan alıcısını beklemektedir.
Ülkemizde Kurban Bayramlarında, Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre; 2014’te 880 bin büyükbaş, 2 milyon 500 bin küçükbaş, 2015’te 867 bin büyükbaş, 2 milyon 700 bin küçükbaş, 2016’da 920 bin büyükbaş, 2 milyon 950 bin küçükbaş, 2017’de 817 bin 805 büyükbaş, 2 milyon 720 bin 271 küçükbaş, 2018’de ise 866 bin 143 büyükbaş, 2 milyon 682 bin 612 küçükbaş hayvan kurban olarak kesilmişti. Son yıllardaki kurban satışlarını göz önünde tuttuğumuzda, bu yıl yaklaşık 900 bini büyükbaş, 2 milyon 700 bini küçükbaş olmak üzere toplam 3 milyon 600 bin baş hayvan kesileceğini tahmin ediyoruz.
Bu tahmininden yola çıkacak olursak; 2019’da, kurbanlıklar için ödenecek tutarın tahmini olarak 11,9 milyar liraya yaklaşacağını hesaplıyoruz. Kurban Bayramı’nda kesileceğini tahmin ettiğimiz hayvan sayısından daha fazla kesilebilecek nitelikte büyük ve küçükbaş kurbanlık hayvan vardır. Bu durum kurbanlık hayvan bulmada vatandaşlarımızın sıkıntı yaşamayacaklarını göstermektedir. Ziraat Odalarımızla yaptığımız görüşmeler de bu görüşü destekler niteliktedir. ‘Hayvan bulabilir miyim acaba’ şeklinde bir endişe yaşanmasına gerek yoktur.”
-“Et ve Süt Kurumu’nun bayram sonrasında uygun bir fiyata
alması gerekir”
Üreticilerin satışların geçen yıla göre yavaş seyrettiğini ifade ettiğini belirten Bayraktar, “Temennimiz satışlarda beklenilen ivmenin yakalanması, üreticilerimizin hayvanlarını uygun fiyata satarak emeklerinin karşılığını almasıdır” dedi.
Satışların beklendiği gibi gerçekleşmemesi durumunda üreticilerin bayram döneminde satılamayan hayvanlarını, Et ve Süt Kurumu’nun bayram sonrasında uygun bir fiyata alması gerektiğine işaret eden Bayraktar, şunları söyledi:
“Bu hem üreticimiz açısından hem de hayvancılıkta sürdürülebilirlik açısından çok önemlidir. Üreticimizin hayvanlarını yok pahasına elden çıkarmalarının önüne geçilmesi kurbanlık yetiştiriciliğinin geleceği açısından önem taşımaktadır.
Bunun için yetkililerden beklentimiz, elinde kurbanlık kalan üreticilerimize yönelik belirleyecekleri alım fiyatlarını, maliyetlerin yanı sıra yapılan ek masrafları da dikkate alarak kurbana özel belirlemeleridir. Bu durumda üreticilerimizin bir yıllık emekleri boşa çıkmayacak, mağdur olmaları engellenecektir.”
-“Yem fiyatları arttı”
Kurban Bayramlarının, bu kadar çok hayvanın besiye alınması ve uzun süreyle bakılmaları dolayısıyla ekonomik olarak da ciddi bir hareketliliğe yol açtığına dikkati çeken Bayraktar, şöyle devam etti:
“Beslenme amaçlı hayvan alımları için ödenen para, yem, veteriner hizmetleri önemli bir yekun tutmaktadır. Bunun yanı sıra, hayvanların satış merkezlerine nakilleri, satış yerlerinde yer kiraları ve kişisel masrafları, kesimler için kasaplara ödenen para, sakatat ve derilerin satılmasına kadar birçok ticari faaliyet, bu dönemde söz konusu olmakta ve bütün bunlar ekonomik anlamda büyük meblağlara ulaşmaktadır. Bu yıl Kurban Bayramı döneminde yaklaşık 900 bini büyükbaş, 2 milyon 700 bini küçükbaş olmak üzere toplam 3 milyon 600 bin baş hayvan kesileceği tahmininden yola çıkılacak olursa; yem fiyatları, 2018/2019 Temmuz döneminde ciddi oranlarda artmıştır. İlgili dönemde ton fiyatı olarak; mısırda yüzde 28,4 artışla 1220 liraya, buğday kepeğinde yüzde 23 artışla 1070 liraya, pamuk tohumu küspesinde yüzde 16,1 artışla 1300 liraya, besi yeminde yüzde 20,7 artışla 1641 liraya, süt yeminde yüzde 23,6 artışla 1706 liraya, samanda yüzde 3,6 artışla 547 liraya, mısır silajında yüzde 19 artışla 370 liraya, kuru yonca otunda yüzde 18,6 artışla 1025 liraya yükselmiştir.
Üretimin en önemli kalemi yemdir, dolayısıyla yem fiyatlarındaki yükseliş üretimi ve fiyatları ciddi anlamda etkilemektedir.
-Yem masrafı 4,1 milyar lira
Kurbanlık için besiye alınan büyükbaş hayvanların ortalama 6 ay beslendiği, aylık 450 liraya yem yedirildiği hesabıyla, 6 aylık yem masrafı hayvan başına 2 bin 700 lira olacaktır. Kesilecek olan 900 bin büyükbaş kurbanlık hayvan için toplam yem masrafı 2,4 milyar lirayı geçmektedir. Yine ortalama 6 ay besiye alınma hesabıyla, küçükbaş hayvanlarda hayvan başına yem masrafı 620 lirayı, 2 milyon 700 bin küçükbaş hayvan için yapılan toplam yem masrafı ise 1,7 milyar liraya yaklaşmaktadır. Toplamda 3,6 milyon baş kurbanlık canlı hayvan için üreticilerimizin 4,1 milyar lira civarında bir yem masrafı yaptıkları, dolayısıyla bu kadar bir paranın yem sektöründe kullanıldığı tahmin edilmektedir.”
Ortalama 400 kilogram canlı ağırlığa sahip büyükbaş hayvanın canlı kilogramının 21,72 lira civarında satılacağı düşünüldüğünde bayram süresince kesilecek yaklaşık 900 bin büyükbaş hayvana ödenecek paranın 7,8 milyar lirayı geçeceğini, bir küçükbaş hayvanın ortalama 1500 liradan satılacağı tahminiyle, kesilecek yaklaşık 2 milyon 700 bin küçükbaş hayvana ödenecek paranın ise 4 milyar liranın üzerinde olacağını belirten Bayraktar, “Daha önce de belirttiğim gibi, toplamda halkımızın 3,6 milyon kurbanlık için 11,9 milyar liraya yakın para ödeyeceğini tahmin ediyoruz” diye konuştu.
-Kurban derilerinde kayıp yüzde 20’ler civarında
Standartlara uygun kesilmiş ve tuzlanmış yaş koyun derisinin yaklaşık 10 liraya satıldığını, ortalama 2 milyon 700 bin küçükbaş hayvan kesileceği hesap edildiğinde küçükbaş hayvanların derilerinin ekonomik değerinin yaklaşık olarak 27 milyon lirayı bulacağını bildiren Bayraktar, şöyle konuştu:
“400 kilogramlık bir sığırdan ortalama 30 kilogram deri çıkmaktadır. Standartlara uygun elde edilmiş, tuzlanmış sığır derisinin kilogramının 4 lira olduğu göz önüne alındığında kesilecek 900 bin büyükbaş hayvandan elde edilecek derinin değeri 108 milyon liraya ulaşacaktır. Toplam olarak kurbanlıklardan standartlara uyulursa yaklaşık 135 milyon liralık deri elde edilecektir. Fakat kurbanlıklar çoğu yerde ehil olmayan kişiler tarafından kesildiği için deride ciddi olarak ekonomik kayıp oluşmaktadır. Bu kaybın yüzde 20'ler civarında olduğu ve toplam kaybın 27 milyon lirayı bulduğu tahmin edilmektedir. Buna göre, kayıplar nedeniyle, Kurban Bayramında ekonomiye kazandırılan derinin değeri 108 milyon lira civarında kalmaktadır.”
-Hayvan pazar yerleri çadır kiraları
Kurbanlık satmak isteyen üreticilerin, büyükşehirlerde her ilçede farklı olmak üzere satış yerlerine çadır kirası ödediğini, fiyatların illere ve ilçelere göre farklılık arz ettiğini vurgulayan Bayraktar, şunları söyledi:
“Buralardan yüksek ücretler alınmaması yönünde belediyelere her yıl uyarılarda bulunmamıza rağmen, ne yazık ki bu yıl da ciddi paralar alınmıştır. Belediyelerin buraları gelir kapısı olarak değil, halkına hizmet yeri olarak görmesi gerekmektedir. Kurban satıcıları 15 gün olarak kaldıkları süre içinde; Ankara’da 3 bin 750 lira ile 5 bin lira arasında, İstanbul’da 7 bin lira ile 16 bin lira arasında, İzmir’de 7 bin lira ile 10 bin lira arasında çadır kirası ödemişlerdir. İzmir’de sadece yere yani alana bu para ödenmekte, çadır ve diğer altyapı masrafları satıcılara ait olmaktadır.
Masraf, kalınan sürede harcanacak paraları da dahil edecek olursak önemli bir miktarı bulmaktadır. Satış yerleriyle ilgili olarak buradan belediye başkanlarımıza seslenmek istiyorum; satış yerlerini çok fahiş fiyatlarla üreticilerimize kiralamakla ne geçiyor elinize? Üreticilerimize 16 bin liraya kiralanan yerler var. Bu durum ciddi mağduriyetlere neden oluyor. Üreticilerimiz zaten ne kazanıyorlar ki bir de buralara bu kadar para verebilsinler? Belediyelerden ricamız, lütfen buraları uygun fiyattan üreticilerimize kullandırın, buralarda bin bir zorlukla satış yapmaya çalışanlara her türlü altyapı hizmetlerini götürün.”
-Nakliye masrafları
Üreticilerin, Türkiye'nin dört bir yanından hayvanları şehirlerdeki kurban satış yerlerine nakletmek için nakliye parası ödediğini bildiren Bayraktar, “25 büyükbaş hayvanın nakliyesi için üreticilerimiz Kars ilimizden Ankara’ya 5 bin 500, Bursa’ya 7 bin, İstanbul ve İzmir’e ise 7 bin 500 lira ödeme yapmaktadır. Bu önemli bir masraftır. Ayrıca üreticilerimiz, sattıkları hayvanları, alıcıların kesim yapacakları yerlere taşımakta, bunun için de para harcamaktadır. Kesilen hayvanların sayısal büyüklüğü dikkate alındığında net rakam verememekle birlikte önemli bir nakliye masrafı olduğu söylenebilir” dedi.
Bayraktar, Kurban Bayramı döneminde, talebe bağlı olarak artan nakliye fiyatlarının kurban satış fiyatlarına etkisini azaltabilmek için mutlaka pazar yerlerinin disipline edilmesi, buralarda fırsatçılık yapılmasına imkan tanınmaması gerektiğini söyledi.
-Kasaplara ödenen para 260 milyon lira
Kurban bayramlarının son yıllarda kasaplar için önemli bir gelir kapısı olduğunu belirten Bayraktar, “Kasaplar, hayvanları kesme, yüzme, parçalama gibi işler için küçükbaşta 60 lira, büyükbaşta ise 400 lira civarında para almaktadır. Kesme işine parçalama da dahil edildiğinde özellikle büyükbaştaki fiyat 600-700 liraya kadar çıkabilmektedir. Büyükbaş hayvanlarının yarısının kasaplar tarafından ücret mukabilinde kesileceği tahminiyle, 450 bin büyükbaş hayvan için kasaplara ödenecek meblağ 180 milyon lirayı bulacaktır.
Aynı şekilde küçükbaş hayvanların yarısının kasaplar tarafından kesileceği hesabıyla 1 milyon 350 bin küçükbaş hayvan için kasaplara ödenecek tutar 80 milyon lirayı aşacaktır.
Buna göre, kasaplara ödenecek toplam bedel toplamda 260 milyon lirayı aşacaktır. Bunların yanı sıra kelle, paça, işkembe, bağırsak gibi sakatatlar kurban kesenler tarafından çoğunlukla alınmamakta, kasaplara veya toplayıcılara bırakılmaktadır. Bu da ciddi bir ekonomik değer oluşturmaktadır” diye konuştu.
-Vekaletle kesim
Kurban Bayramı döneminde birçok dernek ve vakıfların, hayır işlemeyi düşünen vatandaşlarımızın verdiği vekaletle onlar adına kurban kesmek için faaliyet içine girdiğini hatırlatan Bayraktar, şöyle konuştu:
“Vekaletle kesimde zaman zaman vatandaşlarımız mağdur edilmektedir.
Dernek ve vakıflara yatırılan paraların kurban kesiminde kullanılması ve bunların iyi bir şekilde denetlenmesi çok önemlidir. Vekaleten kurban kesmeyi taahhüt eden bu kuruluşların, bu dönemde ne kadar hayvanı nereden aldığı, hangi şartlarda ve nerelerde ne kadar kurbanlık kestiği, vekaleti veren kurban sahibinin vekaletinin yerine getirilip getirilmediği, yetkili kurumlar tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilmelidir. Aksi takdirde hem hayır işlemeyi düşünen vatandaşlarımızın hem de üreticilerimizin mağduriyeti söz konusu olabilecektir.
Bir diğer konu da dernek ve vakıfların yüksek kar amacıyla hareket etmesi ve üreticilerimizden toplu alım yaparak fiyatları düşük tutmasıdır. Üstelik alımlarda nakliye bedelini de üreticiye yüklemeye başlamışlardır. Hem fiyatı düşük tutmak hem de nakliye bedelini üreticiye yüklemek Kurban Bayramı’nın kutsiyetine de gölge düşürmektedir. Dernek ve vakıflar, kar amacıyla hareket etmemeli, üreticinin hakkını üreticiye vermelidir.
-Yurt dışında kesim
Son yıllarda vatandaşlarımızın önemli bir kısmı da dernek ve vakıflar kanalıyla yurt dışında kurban kesimine yönelmiştir. Bu durum, ülke içi kurbanlık satışlarının son yıllarda hemen hemen yerinde saymasından da anlaşılmaktadır.
2019 yılı için kurban kesiminde hisse miktarını yurt içi ve yurt dışı olarak Diyanet Vakfı 890 ve 725 lira, Kızılay ise 850 ve 725 lira olarak belirlemiştir. Kurban hisse fiyatının daha düşük tutulması da yurt dışında kesimi teşvik etmektedir.
Ülke dışındaki muhtaç Müslümanlara yapılacak her kuruş yardıma tam destek veriyoruz. Yalnız, kurban kesimi yurt içinde yapılır ve ülke dışındaki Müslümanlara ülkemizden gönderilirse üreticimizi de hayvancılığımızı da korumuş oluruz. Bütün dernek ve vakıfların bu hassasiyetle hareket etmesini bekliyoruz. Devletimiz bu konuda dernek ve vakıflara Diyanet Vakfı, Kızılay, Et ve Süt Kurumu, Türk Hava Kurumu gibi kuruluşları kanalıyla öncülük etmelidir.
Bilindiği üzere hayvan pazarlarında kamu kuruluşlarınca, hayvanlar sağlık kontrolünden geçirilmektedirler. Bu kontrollerin yanı sıra hayvanların yaş uygunluğu, gebe olup olmadığı gibi vasıflar yönünden yapılan kontrollerde de titiz davranılması gerekmektedir. Böylece halkımıza gönül rahatlığıyla kurbanlığını seçme imkanı getirilecek ve mağduriyeti önlenecektir.”
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —