Ünlü fizyoterapist ve doğum hemşiresi Ferda Saraçoğlu, ağlamanın; bebeğin annesiyle iletişim kurma yöntemi olduğuna dikkat çekerek, “İlk haftalarda bebekler günde 2-3 saat ağlar, ilk 6-8 hafta bu ağlama süresi giderek artar. Her ağlamanın farklı bir nedeni vardı. O yüzden üzülmeyin ve bebeğinizin ağlamasına kulak verip, onu anlamaya çalışın” dedi.
Ünlü fizyoterapist ve doğum hemşiresi Ferda Saraçoğlu, gebe ve ‘anne’ adaylarına seslendi. Bebeklerin konuşamadıkları için anneleriyle ağlayarak iletişim kurduğunu vurgulayan Saraçoğlu, “Her ağlamanın da farklı bir nedeni var. O yüzden üzülmeyin ve bebeğinizin ağlamasına kulak verip, onu anlamaya çalışın” yorumunu yaptı.
‘KindyRoo’nun ev sahipliğinde Adana’da gerçekleştirilen; ‘Gebe Eğitimi’ne konuşmacı olarak katılan Ferda Saraçoğlu, 3 ayrı eğitim çalışmasıyla gebe ve anne adaylarıyla buluştu. Saraçoğlu, katılımcılara; gebelik dönemi eğitiminin yanı sıra doğuma hazırlık, kolay doğum pozisyonları, ilaç dışı rahatlatıcı teknikler, bebek bakımı, bebek masajı, bebek banyosu ve bebekle iletişim konularında eğitim verdi.
Yeni doğan bebeklerin, 2-3 saatlik periyotlar halinde günde 16-17 saat uyuduğunu anlatan Saraçoğlu, ancak bu sürenin zamanla azaldığını söyledi. Bebeklerin aylarda ‘gece-gündüz’ farkını bilmediğini, ilk 6 aydan sonra bu durumu kavramaya başladığını ifade eden Saraçoğlu, ‘bebek ve uyku’ ilişkisine dikkat çekti. Saraçoğlu, ilk 3 ayda 3 saatten uzun süren, haftada en az 3 kez yinelenen ve nedeni bilinmeyen ağlamalara ‘kolik’ denildiğini hatırlattı.
Söz konusu ağlamaların, özellikle akşam saatlerinde olduğunu kaydeden Saraçoğlu, “Ağlama, bebeğin sizinle iletişim kurma yoludur. Çünkü bebekler konuşamadıkları için ağlarlar. İlk haftalarda bebekler günde 2-3 saat ağlar, ilk 6-8 haftada bu süre giderek artar. Her ağlamanın farklı bir nedeni var. O yüzden üzülmeyin ve bebeğinizin ağlamasına kulak verip, onu anlamaya çalışın” dedi.
‘Kundak’ konusunda doğru bilinen yanlışları da ortaya koyan Ferda Saraçoğlu, “Yeni doğanın bacakları ve kolları düzgün, boyu uzun olsun diye birçok yörede ‘kundak’ uygulanır. Bu uygulama, bebeğin ateşini yükseltebilir. Çok sıkı uygulandığı durumlarda bebekte kalça çıkığı ve solumun yolu enfeksiyonuna neden olabilir” uyarısını yaptı. Saraçoğlu, bebeklerin nasıl giydirilmesi konusunda ‘gebe’ ve ‘anne’ adaylarına önemli ipuçları da verdi.
Saraçoğlu, “Bebeğin mevsim koşullarına göre kendinizin nasıl bir giysiyle rahat edebileceğinizi düşünerek giydirin. İnce bir tişörtle gezerken; bebeğe, kışlık battaniye sarmayın. Aşırı giydirme ve sarma bebeği huzursuz eder” yorumunu yaptı. Hamilelik döneminde en sık görülen şikayetin; ‘nefes darlığı’ olduğuna işaret eden Saraçoğlu, “Bedenini dinle, derin bir nefes al; ağrıların azalsın” mesajını verdi.
Bebeğin, anne karnında büyüdükçe yukarı doğru itilen diyaframın, göğüs boşluğunu sıkıştırdığını kaydeden Saraçoğlu, “Bu da beraberinde nefes darlığını getirir. Bu nedenle hamilelik döneminde nefes egzersizlerinin yapılması, anne adaylarının sağlığı için önemli. Her kadın psikolojik ve fiziksel açıdan farklı olduğu için her anne adayı için fizyoterapistlerce özel bir egzersiz programı hazırlanmalı” dedi. Saraçoğlu, daha sonda doğumu rahatlatan hareketleri uygulamalı olarak katılımcılara anlattı.