BİR ŞEYLER YAPMALI/ GENÇLİK

Virüsün “öyle” sanal ortamlarda gösterildiği gibi devinim içerisinde olan, bir başına kedini yenileyen bir canlı değil! Aslında cansızdırlar da! Beslenme, üreme, hareket gibi devinim göstermezler! Ancak canlı hücresine girdiklerinde, bağışıklık sistemine bağlı olarak üreyip/ çoğalırlar!

Canlı hücrenin savunma silahları virüsü bazen alt eder, yapıya zarar vermesini engeller! Savunma silahları güçsüzse, yapıyı koruyacak/ savunacak olgunluğu edilgense etkisi altına alır, zarar vermeye başladığı gibi, ölümcül sonuçlar da doğurabilir!

Bugün, dünyanın dört bir yanında oluşan gelişmelere bakıldığında, sayısı kesin olmayan varyantlara dönüştüğü görülen corona virüsü; kimi zaman daha ölümcül, kimi zaman da edilgenleştiği görülmektedir.

Canlı vücudunun bağışıklık sistemi ne denli güçlüyse, varyantları da o denli zararsızdır!

***

Virüsün çoğalıp üreyebildiği canlı yapı, gerekli beslenmeyi sağlayamadığı/ bağışıklık sistemini güçlendermediği için, mevsimsel birçok hastalıklardan da kolayca etkilenme olasılığı çok büyük olacaktır!

Anımsar mısınız, Aziz Nesin’in “yüzde altmış aptal” sözü vardı, yıllar önce söylendiğinde birçok kişinin tepki gösterdiği…

Ulusal gazetelerdendin Hürriyet’in başyazarı Oktay Ekşi bile, “nasıl halkımıza aptal dersin, bu halk ulusal Kurtuluş Savaşı kazanmış bir halktır, ünlü bir yazar olabilirsin ama bunu söyleyemezsin” sözlerini kullanmıştı, Aziz Nesin’e karşı.

Özel televizyonların yeni yayına girdiği dönemdi, bir özel televizyona çıkmışlardı birlikte. Ekşi, aynı suçlamaları yapınca da, Aziz Nesin “özür dilerim, aptal yüzde doksanmış” diye karşılık verince yer yerinden oynamıştı!

Sonra da “aptal” kavramına şöyle açıklık getirmişti Aziz Nesin:

“Aptal kavramını kullanmam öyle çarpıtıldı ki, asıl söylediğim şudur: İnsanın, yemeye/ doymaya gereksinimi var. Her öğünde gereken kaloriyi almak zorundadır. Bir bitkiyi beslemek için nasıl uygun havaya, toprağa, suya gereksinim varsa öyle! Bitkinin suyunu, havasının sağlanamaması durumda yaprakları sararır, ardından da dökülür, bir süre sonra da kurur! Canlı da öyle. İyi beslenemediği zaman tam gelişme göstermez, bağışıklık sistemi gelişmez, salpa/ cılız kalır. Bugün ülkemizde insanların yüzde altmışı tam beslenemiyor, gerekli proteini, kaloriyi alamıyor, onun için de aptal kalıyor. Benim sözünü ettiğim de bu!”

Corona virüsün, canlıdayaşam bulmasıyla ilişkilendirmek zor mu?

***

Peki, beslenmenin sağlanamaması durumda gözlemlenen salt bu mu; elbette hayır!

Okuduğunu anlayamaz, yaşananlar için soru soramaz, söylenenleri sorgulayamaz, bilgi edinemediğinden düşüncesini söyleyemez!

Beslenemeyen toplumlar, yazgıcıdır/ benimseyicidir!

Yüzotuzbiri devlet, yetmişsekizi vakıf olmak üzere, toplam ikiyüzdokuz üniversite var ülkemizde. 

İkiyüzdokuz üniversiteden dünya sıralamasına kaçı girdi, bunca üniversite hangi konularda gelişme gösterdi, hangi bilimsel çalışması küresel ölçekte onaylandı, hangi toplumsal konuların içerisinde yer alındı, toplumda oluşan hangi kaygının yaşanmasında projeler oluşturuldu?

Üniversiteleri yalnız “belirlenen konularda” eğitim alınan/ mezun olunan/ dönüp gidilen kurumlar olarak düşünmek aptalca!

Gençliğin üçte birinin sokakta ne yaptığını bilen var mı? Biliniyorsa neden çözüm yolları aramak için çaba harcanmaz?

Şunu bilmeyen yok; öğrencilerin mezun olduklarında “iş güvencesi” yok! Öğretim sırasında aldıkları burslarla okulunu bitiren yüzlerce öğrenci var! Bursların beslenmelerine/ doymalarına ne denli yeterli olduğu bilinmekle birlikte, mezun olmalarıyla birlikte bursun kaygıya dönüştüğü de bir gerçek!

Bugün yüzlerce öğrenci, üniversite bitirmelerine karşın, burs ödemelerini yapamıyor, daha yaşama atılmadan bunalımla iç içe…

Buradan çıkarılacak sonuç, ya da beslenemeyen gençliğin bağışıklık sistemi konusu bize çok “şey” anlatıyor olmalı!

***

Gençliğe corona virüsünün verdiği/ vereceği zorluklardan söz ediliyor; beslenin, kendinizi koruyun, moralinizi yüksek tutun, yaşama dört elle sarılın, deniyor!

Nasıl, diye sorulmayacak mı?

Daha ilk “deli/kanlarının” devindiği süreçte eğitimlerini ganyana dönüştüreceksin, okulda “gereken eğitimin” verilmediğinin üstünü örtmek için “paralı ders” almalarının yoluna halı döşeyeceksin, üniversite sıralarını hak kazandıklarında barınma sorunun çözmeyeceksin, beslenmesine destek olamayacaksın, eğitim yılları boyunca verilen bursu iş bulmadan isteyeceksin, binlerce üniversite eğitimi almış gencin ekonomiye katkısının önüne dikenler serpeceksin! 

Corona virüsü tehlikeli, varyantları belirsizlik taşıyor, gençlerden iyi beslenmeleri, bağışıklık sistemlerini korumaları isteniyor!

Nasıl olduğunu bilen var mı?

Sürecek