Gürdal Görhan, ailelerin çocuğa ‘’Kitap okumalısın’’ dememesi gerektiğini belirterek, “Sizin düzenli bir şekilde kitap okuduğunuzu görmesi onun kitapların dünyasını merak etmesine ve bu dünyaya girmesine yardımcı olacaktır" dedi.
Ülke nüfusunun yüzde 75’inin düzenli kitap okumadığına dikkat çeken Psikolog Gürdal Görhan, bu konuda şunları söyledi:
“Günde ortalama bir dakika kitap okuyor, altı saat televizyon izliyoruz. Bir dizinin toplam süresinin üç saat olduğunu düşünürsek her gün en az bir dizi izliyoruz. Biz televizyon izlerken çocuklara ne öneriyoruz? Kitap okumalarını. Okuyorlar mı? Çoğunlukla hayır.
Kitapla çocuk okul öncesi dönemde tanışmalıdır. Evlerde küçükte olsa bir kitaplık kurulmalı, ilkokula başlayana kadar çocuğa her gün aynı saatte kitap okumalı, okuduğumuz kitapla ilgili sohbet etmeliyiz. Ailelerde her akşam bir kitap okuma ve okuduğunu paylaşma saati olmalıdır. Herkes o saatleri kitap okumaya ayırmalı, çocuk bu sistemle erken yaşta tanışmalıdır.
İşin kolayına kaçarak okumak yerine video izlemek ne kadar okuma alışkanlığı kazandırır? Cevabı; maalesef kazandırmaz. Aksine ekranla erken tanışan ve uzun süre izleyen çocuk bir süre sonra kitaptan tamamen uzaklaşacaktır. Üstelik ekrandan dolayı odaklanmayla ilgili sorunlar yaşama olasılığı yüksektir.
Kitap okumayı zorunluluk olarak yansıtırsanız çocuk okumak istemez. Yetişkinler her gün yarım saat kitap okumaya ayırırlarsa bir süre sonra daha çok zevk aldıklarını göreceklerdir. Okuma saatinde telefon, bilgisayar, televizyon kapalı olmalı, olası dikkat problemlerini böylece engellemeliyiz. Anne babayı keyifle kitap okurken gören çocukta onları model alacaktır.
Yetişkinlerin kitap okumadığı evlerde çocuklarda kitap okumaktan uzaklaşacaktır. Çocuğa ‘’Kitap okumalısın’’ demeyin. Sizin düzenli bir şekilde kitap okuduğunuzu görmesi onun kitapların dünyasını merak etmesine ve bu dünyaya girmesine yardımcı olacaktır.”
