CHP BİAT ANLAYIŞI ÜZERİNE KURULU BİR PARTİ DEĞİLDİR”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana İl Başkanı Ayhan Barut’dan CHP’nin 36. Kurultayını değerlendirmesini Yeni Adana Gazetesi’nden Vahit Şahin’e yaptı.Barut, geçmişte yapılan kurultaylardaki gibi 36. Kurultayın da oldukça heyecanlı, yüksek enerjili ve zaman zaman da tartışmalı geçtiğini belirterek,”Parti içi mücadelede elbette ki herkesin desteklediği aday farklı olabilir. Bu demokrasinin temel unsurudur. Cumhuriyet Halk Partisi biat anlayışı üzerine kurulu bir parti değildir” dedi.
Yeni Adana Gazetesi’nden Vahit Şahin’in soruları ve CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut’un verdiği yanıtlar şöyle:
YENİ ADANA- CHP’nin 36. Olağan Kurultay sonuçları hakkında neler diyeceksiniz? Sonuçlar beklediğiniz gibi oldu mu? Adana kurultayda temsil edildi mi?
AYHAN BARUT- 36. olağan kurultayımız geride kaldı. Kurultayımıza olan ilgi, özellikle de iktidar cephesinin ve yandaşlarının gösterdiği ilgi oldukça dikkat çekiciydi. İktidar ve yandaşlarının 2019’da yapılacak seçimler öncesinde mevcut iktidarın tek rakibi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurultayıyla ilgili yorumları Cumhuriyet Halk Partisi’nin gücünden duyulan rahatsızlığın açık bir göstergesiydi. Özellikle kurultay sonrasında bu cephenin Genel Başkanımızla ilgili tutumu ve yorumları kurultayımızın başarılı olduğunun da adeta bir kanıtıdır. Geçmişte yapılan kurultaylarımızdaki gibi 36. Kurultayımız da oldukça heyecanlı, yüksek enerjili ve zaman zaman da tartışmalı geçti. Parti içi mücadelede elbette ki herkesin desteklediği aday farklı olabilir. Bu demokrasinin temel unsurudur. Cumhuriyet Halk Partisi biat anlayışı üzerine kurulu bir parti değildir. Türkiye’nin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’ye demokrasiyi getiren partidir aynı zamanda. Şu anda Türkiye’de gerek parti içinde gerek savunduğu ilkelerde demokrasiyi özümseyen tek parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi Kuvayı Milliye’nin partisidir. Savaş meydanlarında verilen destansı bir mücadelenin sonunda kurulan bir partidir. Cumhuriyeti kuran ve Türkiye’nin bugün her türlü iç ve dış saldırıya karşın ayakta durmasını sağlayan Cumhuriyet devrimlerini gerçekleştiren partidir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin her üyesi, partinin her kademesine aday olma hakkına sahiptir. Bu hakkın önünde hiç kimse duramaz. Diğer partilerde olduğu gibi il ve ilçe başkan adaylarını genel başkan belirlemez. Parti tüzüğümüzün kuralları çerçevesinde herkes aday olabilir ve partililerin takdir ettiği kişi göreve seçilir. Kurultayımızda da Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Yalova Milletvekilimiz Sayın Muharrem İnce genel başkanlık için yarıştı. Bu yarışta delegelerin çoğunluğu tercihini Sayın Kılıçdaroğlu’ndan yana kullandı. Başta dediğim gibi herkesin desteklediği aday farklı olabilir ancak önemli olan seçilen kim olursa olsun verilen hak, hukuk, adalet, özgürlük ve demokrasi mücadelesini seçilen kişinin önderliğinde kaldığı yerden daha güçlü bir şekilde sürdürmektir. Kurultayımızda Adana’nın 28 delegesi ve doğal delege 4 milletvekilimizle oy kullandı. Kurultayımız geride kaldı ve ülkemizin önünde yaşamsal öneme sahip olan 2019 seçimleri için tüm örgütlerimizle, partililerimizle el ele, omuz omuza bu mücadeleyi kazanmak için var gücümüzle çalışacağız.
YENİ ADANA- İlk açık desteği Adana örgütü olarak siz vermenize rağmen Adana’dan bir kişinin dahi PM anahtar listesine alınmamasına ne diyorsunuz?
AYHAN BARUT- Adana delegeleri olarak yaptığımız toplantılarda Genel Başkanımız Sayın Kemal Kemal Kılıçdaroğlu’nun önderliğinde geride bıraktığımız dönemi oldukça detaylı bir şekilde değerlendirdik ve bu değerlendirmeler sonunda Genel Başkanımızı destekleme kararı aldık. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun önderliğinde 7 Haziran ve 1 Kasım genel seçimlerinde hazırlanan seçim bildirgelerinin Türkiye tarihine damga vurduğunu hiç kimse inkar edemez. Her iki bildirge de ülke ve toplum çıkarları gözetilerek hazırlanmış, tüm vaatler kaynakları belirlenerek kamuoyuna açıklanmıştı. Asgari ücrette gerçekleşen artış, taşeron uygulamasının kaldırılması ve taşeron işçilere kadro verilmesi, gübrede KDV’nin sıfırlanması gibi toplumu yakından ilgilendiren uygulamaların yaşama geçirilmesinde de bu seçim bildirgeleri en önemli etken olmuştur. Ayrıca parlamenter demokrasiden tek adamlığa geçişi öngören anayasa değişikliği referandumunda da hayır bileşenleri Sayın Kılıçdaroğlu’nun önderliğinde CHP’nin birleştirici, bütünleştirici gücü etrafında birleşmiştir. Şaibeli ve gayri meşru sonucuna rağmen toplumsal muhalefetin ortak payda altında toplanması çok önemli ve değerlidir. Genel Başkanımız dünyaya örnek olan 435 kilometrelik adalet yürüyüşünün ise tüm bu süreci taçlandıran, siyasal iktidarı ise paniğe sevk edecek düzeyde toplumsal muhalefeti birleştiren ve iktidarın uyguladığı her türlü baskıya karşı topluma umut aşılayan bir eylem olarak tarihe geçmiştir. Genel Başkanımız bu süreçleri başarıyla yönettiği ve 2019’da yapılacak yerel ve genel seçimler ile Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin Genel Başkanımızın önderliğine ihtiyacı olduğu görüşünde birleştik ve birçok il örgütümüzle birlikte destekleme kararımızı açıkladık.
Evet, Parti Meclisi seçimlerinde Adana’dan anahtar listeye alınan olmadı. 28 delegesi ve 4 milletvekili olan Adana’ya elbette ki bir PM üyesi yakışırdı ancak, Genel Başkanımızın, partimizin Adana gibi güçlü olduğu illerden değil de, oy oranımızın düşük olduğu, milletvekili çıkaramadığımız İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’daki illerde milletvekiliymiş gibi çalışacak PM üyelerinin seçilmesinden yana bir tutumu vardı. Bu haklı ve doğru bir tutum olsa da gönlümüz PM’de bir Adanalının olmasından yanaydı. Ancak PM’ye ve YDK’ye seçilen her partilimiz çok değerli insanlardır. Hepsi bizim PM ve YDK üyemizdir. PM’de Adana’dan birinin olmaması Adana’nın gözden çıkarıldığı anlamına gelmez. Aksine, dört milletvekili, üç belediye başkanı olan Adana İl Örgütü’nün 2019’da yapılacak seçimlerde elde edeceği başarının bir anlamda göstergesi olarak da görülebilir bu durum. Referandumda yüzde 58.20 oranında hayır çıkan Adana’da, başta Büyükşehir olmak üzere birçok belediyeyi kazanacağımızı genel merkezimiz de görüyor ve biliyor. Genel Başkanımız aylardır Adana’yı kazanacağız derken bu gerçekliğe işaret ediyor ve göreceksiniz 2019 seçimlerinde CHP olarak Adana’da tarih yazacağız.
YENİ ADANA-Bu sonuç Adana örgütlerinden ve kamuoyundan tepki aldı mı?
AYHAN BARUT- Ortada tepkiye neden olacak bir durum yok. Adana’dan bir ismin PM’de olmasını isteyen partililerimizin biraz üzgünlüğü ve kırgınlığı dışında olumsuz bir durum yok. Dediğim gibi önemli olan, tüm partililerimizin, parti örgütleriyle birlikte hak, hukuk, adalet, özgürlük, demokrasi ve emek mücadelesine katkı vermesidir. Bu mücadeleyi vermek ve kazanmak için PM üyesi ya da parti örgütlerinde yetkili bir makamda olmak gerekmiyor. Yüreğinde Atatürk sevgisini hisseden, Cumhuriyet sevdasını taşıyan, çağdaş, laik, demokratik, özgürlükçü bir ülke hayali kuran, evlatlarına yaşanabilir bir Türkiye bırakmak isteyen herkesin bu mücadelede yeri var. Gün küsme, ayrışma günü değil. Gün birleşme, ortak paydada buluşma ve mücadeleyi büyütüp kazanma zamanı. Bu, tek başına yürütülemeyecek kadar büyük bir mücadele ve herkesi bu var olma mücadelesinde yer almaya davet ediyoruz.
YENİ ADANA- Bu kurultay sonuçlarına göre yerel yönetimlerde ve 2019 Kasım ayında yapılacak olan CB ile birlikte anayasa referandumu için yüzde 50+1’i tutturmak mümkün olur mu? Aksi halde bu seçimler son demokratik bir seçim olacağı iddialarına ne diyorsunuz?
AYHAN BARUT- Neden yüzde 50+1’i tutturmayalım ki? Bunun önünde bir engel mi var? 16 Nisan referandumundan yüzde 50’den fazla hayır çıktığını tüm dünya biliyor. Bu nedenle gayrımeşru ve şaibeli bir referandum diyoruz. Türkiye’nin yarından fazlası tek adamlık rejimine hayır dedi. 2019’da yapılacak seçimlerde bugün fiilen tek adamlık rejimini yaşama geçiren iktidara karşı çıkan kitlenin tek o anlayışı tercih edeceğini savunmak kadar mantıksız bir görüş olamaz. Bu konuda çok iddialıyız. Bu topraklarda yaşayan parlamenter demokrasiden, özgürlüklerden, haktan, hukuktan, adaletten yana olan yurttaşlarımızın sağlam iradesine inancımız tamdır. 2019’da iktidara en yakın parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Bunun aksi yönündeki söylemler ve iddialar tamamen toplumsal algıyı değiştirmeye yönelik manipülatif hamlelerdir. 2019’daki seçimlerde yüzde 50+1’e ulaşamama gibi bir duruma inanmıyoruz.





Orjinal Habere Git