Tarih: 20.08.2016 19:07

ÇOCUĞA YÖNELİK HER TÜRLÜ İSTİSMAR ÖNLENMELİ

Facebook Twitter Linked-in

Adana Barosu Çocuk Hakları Komisyonu,Gaziantep’te 9 aylık kız bebeğine cinsel istismar konusunda geleceğimizin teminatı olarak gördüğümüz çocuklarımıza yönelen cinsel, fiziksel ve duygusal şiddetin her türlüsünü kınadı, “Bu elim olayın faillerinin en ağır biçimde cezalandırılması için haklarında gerekli yasal işlemin derhal başlatılmasını talep ediyoruz.”ifadelerine yer verdi.

Çocuk Hakları Komisyonu tarafından yapılan yazılı açıklamada, şöyle denildi:

“Bazı basın yayın organlarında,  Gaziantep'in İslahiye İlçesi’nde çiftlikte çobanlık yapan bir şüphelinin günübirlik çalışan Suriyeli ailenin 9 aylık kız bebeğine cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklandığı, mağdur ailenin ise koruma altına alındığı haberi kamuoyuna yansımış ve yaşanan bu elim  hadisenin vahameti  tüm yurt genelinde derin bir üzüntü ve kaygı yaratmıştır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından çocuk istismarı: 'Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek uygulanan tüm davranışlar çocuğa kötü muamele” olarak tanımlanmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 41. maddesine göre de, 'Devlet, her türlü şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır.' Gaziantep’te yaşandığı iddia olunan bu çocuk istismarı olayının benzerlerinin hemen her gün farklı illerimizde gerçekleşmekte olduğuna dair haberlerin sıklıkla gündeme gelmesi, bu aşağılık eylemlerin  faillerinin bir an evvel  tespit edilerek haklarında gerekli yasal işlemlerin derhal başlatılmasını zorunluluk haline getirmekte ve tüm yetkililerin Anayasal sorumluluğunda olan çocuğun her türlü istismara karşı korunmasına yönelik bir acil eylem planının hayata geçirilmesini de zorunlu kılmaktadır.
Yine, ülkemizin taraf olduğu ve iç hukuk normu olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme'nin 19. maddesi uyarınca, 'Bu Sözleşmeye Taraf Devletler, çocuğun bedensel veya zihinsel saldırı, şiddet veya suiistimale, her türlü istismar ve kötü muameleye karşı korunması için; yasal, idari, toplumsal, eğitsel bütün önlemleri alırlar. Bu tür koruyucu önlemler; çocuklara kötü muamele olaylarının önlenmesi, belirlenmesi, bildirilmesi, yetkili makama havale edilmesi, soruşturulması, tedavisi ve izlenmesi için gerekli olduğu takdirde adliyenin işe el koyması olduğu kadar, durumun gereklerine göre çocuğa gereken desteği sağlamak amacı ile sosyal programların düzenlenmesi için etkin usulleri de içermelidir.”
Kaldı ki, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca, çocuğun haklarının korunması amacıyla; çocuğun yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının güvence altına alınması, çocuğun yarar ve esenliğinin gözetilmesi, soruşturma ve kovuşturma sürecinde çocuğun durumuna uygun özel ihtimam gösterilmesi, başta güvenlik güçleri olmak üzere, adli ve idari teşkilat içerisinde her kademede görev yapan herkesin aslî görevidir.
Adana Barosu olarak geleceğimizin teminatı olarak gördüğümüz çocuklarımıza yönelen cinsel, fiziksel ve duygusal şiddetin her türlüsünü kınıyor, yaşanan bu çocuk istismarı haberlerinin son olması dileğiyle bu elim olayın faillerinin en ağır biçimde cezalandırılması için haklarında gerekli yasal işlemin derhal başlatılmasını talep ediyoruz. “

 

 


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —