DENİZ SEZONU BİTER-BİTMEZ 'YENİ' BİR 'DALGA'...

21.06.2021 17:51:16

DENİZ SEZONU BİTER-BİTMEZ 'YENİ' BİR 'DALGA'...



Her ne denli “korku” yaymaktan kaçınmayan “bilen insanlar”, medyanın tüm kanallarını ellerinden geldiği gibi “özgür” biçimde kullanmış olsalar da; birkaç ay öncesinden haziran ayı ile birlikte “normalleşmeye” gidilebileceğini öngörmek zor değildi!
Turist gönderecek ülkelerin “haziran ayını” gerekçe göstermesi,
Yurtdışına giden bakanların, turist getirebilmek için “sizin gördükleriniz aşılanmış olacak” güvencesi vermesi,
Geçtiğimiz yıl, yaşanan tarihin en büyük “ekonomik bunalımını” yaşayan sektörün sezon için “yatırım yarışına” girmesi “öngörüyü” zorlaştırmıyordu…
Kim ne derse desin, yurdun dört bir yanı gibi, Adana sokakları/ caddeleri de “haziran” öncesi korkularının çoğunu üzerinden atmış durumda…
Alış verişini daha rahat yapıyor,
Sevdiklerine daha rahat yaklaşıyor,
İşyerini daha rahat açıyor…
Belli ki, “aşı sektörü” yaydığı “korkuyu” böyle bırakmak istemiyor, daha çok kazanmanın peşinde…
***
Tanıdığım, “aşı” konusunda kuşkuları olan bildiğim bazı sağlık çalışanları “aşı” yaptırmadı!
Medyada “ne gibi” sorunlara neden olacağı sayılan başlıklar arasında yer almayan, ancak “konuşulan” kimi komplo teorilerini anımsatan “başlıklar” nedeniyle “aşı” yaptırmaktan kaçınanları çok duydum!
Sağlıkçı genç bir tanıdığım “yeni evliyiz biliyorsun, bazı yerlerde çocuk olmasına engel olabilir denildiğini duydum, biz aşı olmayı düşünmüyoruz” dedi.
“Daha neler” demedim!
Ancak deniz kıyılarına insanların koşmasından, taraftarların maçlara bir an önce ulaşmak için gün saymasından, sokakların hareketlenmesinden, insanların sevdikleriyle kucaklaşmasından tedirgin olanlar var belli ki;
Yediden/ yetmişe herkesin bir, iki/ ardından yeniden bir/ iki doz almasını sağlamak için medyada boy göstermeye başladılar!
“Aşı ol ki yaşa”; yoksa…
“Corona virüs, aşıların küresel dağıtımından çok daha hızlı hareket ediyor” denerek “korku” yaymada zaman yitirmek istemedikleri de belli oluyor!
***
Salt bu değil…
Aşı sahibi Uğur Şahin, son yaptığı açıklamasında “yeterince dikkatli olmazsak, belirli alanlarda dördüncü bir dalgayla karşılaşabiliriz” dedi.
İnsanlar “dar alanlarında”, kör- kütük yağlandılar/ göbeklendiler/ aç kaldılar/ tanıdıklarından kaçtılar/ yaslarında- sevinçlerinde bulunamadılar…
Nasıl bir “yeterinde dikkatten” söz ediliyordu?
Şahin, şöyle diyor: “Enfeksiyon oranları düşerse, bu iyi bir durumda olduğumuz anlamına gelir. Eğer vakalar artıyorsa bir sonraki dalgayı yaşayabiliriz. Antikor sayıları koruma ile ilişkili olduğundan, herhangi bir zamanda güçlendiriciyi kullanmamız mantıklıdır. Bu, bir kişinin tamamen aşılanmasından altı ila dokuz ay sonra gerçekleşebilir…”
İki doz aşının ardından, altı/ dokuz ay sonra, güçlendirici salık veriliyor; yeni bir dalga yaşanmaması için…
Biz Şahin’in, covid 19’da daha “salgın” deme bulguları yokken, “aşı” çalışmalarına başladığını, “kısa sürede” faz deneme süreleri önemsenmeyerek dsö’den de salık verilen aşı ile birlikte nasıl günün adamı olduğunu da öğrenmiştik!
Şimdi yeni bir dalgadan söz ediliyor; aman dikkat!
Açıkçası, istedikleri “korkuyu” verebileceklerine de inanıyorum!
***
Asıl önemli konulardan biri de, “aşının çocuk olmamasına neden olacağı”…
Bir, aşıyı yapandan başka “kimsenin” bilgisi olduğunu sanmıyorum!
Çünkü “gerek sperm sayısının azalmasından, gerekse niteliğinin zayıflamasından” söz ediliyor!
Gsm operatörlerinin ortaya çıktığı günlerde, cep telefonunu da aynı “sorunlara” neden olacağı konusunda söylentiler vardı!
Sözde, kemerde ya da cepte taşınan cep telefonunun yaydığı dalgalar, hem erkekte, hem de kadında doğurganlığa zarar verdiği gibi, kalp ritmini bozuyordu/ krizlere neden olabiliyordu…
O günlerde gazete okurları bu günlerdeki gibi cılız/ edilgen değil! Her işyerine en az bir gazete giriyordu! Tüm gazetelerde, bazılarında tüm sayfa “cep telefonları bunlara zarar vermiyor, baz istasyonları sağlığı bozmuyor” haberleri yapıldı!
Sonra bir de baktık insanlar rahatlamış, cepler her yerde, baz istasyonları yaşam alanlarıyla iç içe…
Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Güner Sönmez, yaptığı paylaşımında “mRNA aşısı (Biontech-Pfizer) yapılan erkeklerde, çift doz aşıdan sonra sperm sayısında ve kalitesinde artış belirlenmiş. Yani aşının kısırlık yapmadığı gibi bu konuda olumlu etkisi olduğu da belgelenmiş oldu” sözlerine yer verdi!
Belki de medyada “en çok okunan” haberlerin başında yer alacak; böylece “aşı” üzerine yapılan yakıştırmaların bir çoğu yıkılacak!
“Başarı” oldular mı derseniz, bence oldular!
***
Bu da “yeni öngörüm…
Son yaza şimdiden hazır olun!
Deniz sezonu biter- bitmez “yeni” bir “dalga” korkusunun şimdiden alt yapısı oluşturuluyor!
Kapitalizm için, insanların/ varsıl katman dışında kalanlarının “pek de” bir önemi yok!
Silahla, mermiyle yapamadıklarını şimdi “salgın” adı altında yapıyorlar/ yapmayı sürdürecekler de…
Yaydıkları “korkudan” sağladıkları “ekonomik güç” hoşlarına gitti çünkü…



1

TGC KADIN GAZETECİLER KOMİSYONU TOPLANTI DÜZENLEDİ

2

TÜRKİYE’DE Kİ ALZHEİMER DERNEKLERİ ADANA’DA BULUŞTU

3

DEMİRÇALI’DAN AKÜLÜ SANDALYE

4

OTOBÜS ŞOFÖRLERİNE KADINA YÖNELİK ŞİDDET EĞİTİMİ

5

ADANA CHP’DE PARTİ PROĞRAMI YENİLEME ÇALIŞTAYI