Deprem gerçeğini unutuyoruz
Deprem gerçeğini unutuyoruz
İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Nazım Biçer, doğa olayı olan depremin önüne geçebilmenin mümkün olmadığını ancak doğa olaylarının doğal afete dönüşmesinin önüne geçilebileceğini söyledi.
İMO Adana Şube Başkanı Nazım Biçer ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Ceyhan depreminin 16. Yıldönümünde ‘Deprem Anıtı’nda hayatını kaybeden 145 kişinin anısına saygı duruşunda bulundu.
Deprem Anıtı önünde yapılan ve İMO Adana Şube Yönetim Kurulu Üyeleri, İMO Ceyhan Temsilcisi Ali Dal ve Ceyhanlı vatandaşların da katıldığı anmada konuşan İMO Adana Şube Başkanı Nazım Biçer, doğa olayı olan depremin önüne geçebilmenin elbette mümkün olmadığını ifade etti. Biçer, şöyle konuştu:
“Asıl hedef, doğa olaylarının doğal afete dönüşmesinin önüne geçmek, yer hareketlerine ve zemine uygun yapı üretebilmek, depremi tehlike olmaktan çıkartmaktır. Depremler ve diğer felaketler yaşandığı günlerde gündemi meşgul etmekte, önlemler sıralanmakta ancak bir süre sonra unutulmaktadır.
Amacımız yaşanan acıları depreştirmek değildir. Biz Adana- Ceyhan depreminin 16. yılında, insan hayatına mal olan şartların ortadan kaldırılması gerekliliğine işaret etmekteyiz; depremlerde yapının dayanıksızlığının neden olduğu can kayıplarının yaşanmamasını istemekteyiz. Amacımız, depreme karşı toplumsal bilinç oluşturmaya çalışmak ve siyasi erki olası depremlere karşı önlem almaya çağırmaktır. Biliyoruz ki, yaşamın ve insan hayatının savunulduğu bir şehir ve bir ülke için mücadele etmek aynı zamanda yaşanan felaketlerin, unutuşa karşı koyarak toplumsal bellekten silinmemesini temin etmeyi de içerir.
Biz, aynı zamanda deprem önlemleri adı altında depreme karşı kentlerimizi, binalarımızı hazır hale getirmek iddiasıyla başlatılan kentsel dönüşüm projelerinin tarif edilen amaca ne kadar hizmet edeceğini de sorgulamaktayız.
Ülkemizde, kentsel dönüşüm projeleri kapsamında, kentsel değerler, kentlilerin ortak kullanım alanları, kent merkezinde bulunan yüksek rant sağlayacak alanlar, kıyılar, meralar, stadyum alanları, kışlaklar, sit alanları ve benzeri tüm varlıklar sermaye gruplarının kullanımına açılmaktadır. Teknik, bilimsel ve mesleki gereklilikler kar hırsı nedeniyle göz ardı edilmektedir. Kamusal ve yargısal denetim askıya alınmaktadır. Meslek odalarının kamu adına yaptığı denetim ortadan kaldırılmaktadır.”
“YAPI DENETİMİ NİTELİKLİ HALE GELMELİ”
Biçer, İMO’nun tüm bu olumsuzluklara itiraz ettiğini, Türkiye’nin deprem gerçeği ile yüzleşmesi, deprem önlemlerine öncelik verilmesi, kamu dâhil bütün inşaatların denetime tabi tutulması, kâr ve para hırsının değil insani ihtiyaçların belirleyici olması gerektiğini düşündüğünü ve bunun için çalıştığını vurguladı. Biçer, “İMO Adana Şubesi olarak, bilimsel-mesleki bilgi ve gerekliliklere dayanarak, depremin yıkıcı etkisinin ancak yapı üretiminin ve yapı denetiminin nitelikli hale getirilmesi ile azaltılabileceğini savunmaktayız; bundan sonra da savunmaya devam edeceğiz.” dedi.