Psikolojik Danışman Havva Burcu Aydın, “Diyabetli hastaların yüzde 15-20’sinde psikiyatrik bozukluk görülmektedir. Diyabet tanısı almış bireylerin psikiyatrik bozukluk eşlik etmeden tedavilerine paralel destekleyici psikolojik yardım almaları doğru olacaktır” dedi.
Depresyonun kişinin duygu, düşünce ve davranışlarını olumsuz olarak etkileyen, yaşamını ve fiziksel sağlığını bozan bir duygu durum bozukluğu, çökkünlük hali olduğunu söyleyen Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Psikolojik Danışmanlık Bölümü’nden Psikolojik Danışman Havva Burcu Aydın, “Kişi, günlük etkinliklerini yapmada ilgisiz ve isteksiz olur, hayattan zevk alamama, umutsuzluk ve karamsarlık gibi duyguların ön planda olduğu duygu durumudur” şeklinde konuştu.
EN AZ İKİ HAFTA SÜREN BELİRTİLER
Depresyonun belirtileri hakkında da konuşan Psikolojik Danışman Aydın, “En az iki hafta devam eden, hayattan zevk alamama, isteksizlik hali, mutsuzluk, umutsuzluk, karamsarlık ve gerginlik hali, iştahsızlık ya da aşırı yeme isteğiyle oluşan kilo değişiklikleri, uykusuzluk ya da aşırı uyku hali, değersizlik ve suçluluk duyguları, halsizlik, yorgunluk ve güçsüzlük hissi, düşünmede, odaklanmada ve karar vermede güçlük, hareket, düşünce ve karar vermede yavaşlama, enerji düzeyinde azalma ve yineleyen ölüm ya da intihar düşünceleri, planları, girişimleri olarak sıralayabiliriz” dedi.
“TANISI ALAN KİŞİLERDE İNKÂR VE ÖFKE DUYGULARI OLABİLİR”
Diyabet tanısı alan bireylerde hastalıkla birlikte yaşamaya uyum sağlayamamanın sık görülen bir sorun olduğunun da altını çizen Psikolojik Danışman Aydın,bireylerin hastalığa verdiği tepki, hastalığı nasıl algıladığına, kişilik özelliklerine, çevresel faktörlerine, hastalığın özelliklerine göre değiştiğini vurguladı. Kronik bir hastalık olan diyabet tanısı almanın bireyin bütünlük algısını bozabildiğini belirten Psikolojik Danışman Aydın, beraberinde inkâr, öfke gibi duyguların bu durama eşlik edebileceğini söyledi.
“YÜZDE 15 İLA 20’Sİ ARASINDA PSİKİYATRİK BOZUKLUK GÖRÜLÜYOR”
Diyabetli hastaların yüzde 15-20’sinde psikiyatrik bozukluk görüldüğünü ifade eden Psikolojik Danışman Aydın, “Özellikle sık hipoglisemi atakları yaşayan hastalarda kan şekeri düşüklüğüyle bilişsel işlevler bozulabilir, baş ağrısı, bayılma hissi, kızgınlık, gerginlik görülebilir. Sık kan şekeri düşüklüğü yaşayan kişilerde uzun dönemde kişilik değişiklikleri, depresyonyaygın görülür. Bireyin yaşadığı duygu durum değişiklikleri, anksiyete ve depresyon da kan şekerini yükseltip insülin gereksinimini arttırabilir” dedi.
DEPRESYON BELİRTİLERİNE DİKKAT!
Kan şekeri ve ruhsal belirtilerin birbiri üzerinde etkili olduğuna söyleyen Psikolojik Danışman Aydın, depresyonu olan bir diyabet hastasının diyete uyma, egzersiz yapma gibi hastalığıyla ilgili gereklilikleri yerine getirmekte güçlük çekeceği için hastalığı ve tedavi sürecini olumsuz etkilediğini belirtti. Bireylerin, diyabet gibi kronik bir hastalıkla eşlik depresyon belirtileri hakkında da konuşan Psikolojik Danışman Aydın, “Bedensel sorun gibi sunma, hastalık belirtilerinden ayırt edememe, ilaç yan etkisinden ayırt edememe, görmezden gelme eğilimleri gibi nedenlerde dolayı tanı ve tedavinin ertelenmesine yol açabilir” diye konuştu.
“GECİKMEDEN TEDAVİYE BAŞLANMALI
Hem hastalığın kontrolü hem de kişinin yaşam kalitesi açısından diyabet hastalarında depresyon ortaya çıktığında gecikmeden tedavisine başlanması gerektiğini belirten Psikolojik Danışman Aydın şöyle devam etti: “Diyabetli hastalardadepresyon tedavisinde, farmakolojik tedavinin yanı sıra baş etme becerilerini arttırma, kaygı ve tedaviyi olumsuz etkileyen davranışları azaltmaya yönelik destek tedavilerin faydalı olduğu görülmüştür. Diyabet tanısı almış bireylerin psikiyatrik bozukluk eşlik etmeden tedavilerine paralel destekleyici psikolojik yardım almaları doğru olacaktır.”
