Dr. Müzeyyen Şevkin, meclis kürsüsünde ölen madenciler için alnına kara süren belki de ilk kadın milletvekili olarak tarihe geçti.
Değerli okuyucularım, Parlamento çatısı altında Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze dek pek çok eylem gerçekleştirildi. Bu eylemlerin bir kısmı kısa sürede unutuldu, bazıları ise toplumun beynine nakşedildi.
Parlamento çatısı altında kamu yararına, insanlık adına yapılan eylemler unutulmaz. CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin'in eylemi de unutulmayan eylem olarak Meclis arşivinde yerini aldı.
Dr. Müzeyyen Şevkin, meclis kürsüsünde ölen madenciler için alnına kara süren belki de ilk kadın milletvekili olarak tarihe geçti. Belki diyorum çünkü Meclis arşivini karıştırmadan iyi bir araştırma çalışması yapmadan ilk demek, bu ve buna benzer toplumda karşılık bulan diğer milletvekillerinin eylemlerini gölgelemiş oluruz ki buna hiç kimsenin hakkı yok, harcı da değildir.
CHP Adana Milletvekili ve Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Müzeyyen Şevkin, İller Bankası'nda uzun yıllar ciddi araştırma projelerine imza attı. Ayrıca Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanlığı döneminde toplumsal yapıya verdiği önemle öne çıkmayı başardı. Yaptığı açıklamalar özellikle yerel televizyon ve gazetelerde geniş yer aldı. Gönüllere dokunan siyasi çizgisiyle her kesimin sevgisini kazandı. İki dönemdir CHP listesinden milletvekili seçilerek Adana ve Adana halkını dahasi; Türkiye'yi temsil ediyor.
Mecliste yaptığı her konuşması, verdiği soru önergeleri Türkiye'de ses getiriyor. Alanında donanımlı bir siyasi figür. 2025 yılı bütçe görüşmeleri kapsamında yaptığı konuşmanın bitiminde Soma’da, Amasra’da, İliç’te ölen madenciler için ve tüm maden şehitleri için yüzüne ve alnına kara sürmesi parlamentodaki etkinliğini bir kez daha perçinlemiş oldu.
Bakınız konuşmasında ne diyor: “Vatandaşa değil, yandaşa göre hazırlanan bu bütçeye hayır diyoruz. Madenler halkındır, peşkeş çekilemez. Bu kara, hepimizin alnının karasıdır. Bu karayı inşallah bir an önce yüzümüzden çıkarıp gerekli önlemleri alırız”.
Demek istiyor ki, bu kara yüzümüzü yıkamakla geçse de izi kalır. İş kazaları önlenemediği, çalışma barışı sağlanamadığı sürece. Parlamentonun daha etkin yasal düzenlemeler yapmaya çağırıyor. “Uluslararası şirketlere ve yandaş şirketlere adrese teslim anlaşmalar, ihaleler ve yasal düzenlemelere" Son verin diyor.
“Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleri, siz bu ülkeyi yönetmeye mi geldiniz, talana mı geldiniz?” sorusunu yöneltmeyi de ihmal etmiyor. Dr. Şevkin, "Maden alanları, yeşil alan bu kadar tahrip edilirken içiniz yanmıyor mu?" diye soruyor. Cumhuriyet tarihinden AKP iktidarına kadar sadece bin 186 madene ruhsat verilmişken, AKP iktidarları dönemindeki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın tam 386 bin maden ruhsatı verdiğini dile getiriyor.
Sayın Şevkin'in şu sözleri de oldukça ilginç ve çarpıcı: “Tarım alanları, meraları, yer altı suları talan edilirken siz ne yaptınız? Madenler halkındır, peşkeş çekilemez. Buradan şu karayı Soma'da ölen madenciler için, şu karayı Amasra'da ölen madenciler için, bu karayı İliç'te ölen madenciler için ve bu karayı da alnıma sürüyorum, koruyamadığımız bütün madencilerimiz için; bu kara, hepimizin alnının karasıdır. Bu karayı inşallah bir an önce yüzümüzden çıkarıp gerekli önlemleri alırız.”
Nitekim Sayın Müzeyyen Şevkin'in ifade ettiği gibi, bu kara Parlamento çatısı altında bulunan talana el kaldıran milletvekillerinin yüzüne çalınmış anlamına gelmiyor mu?
Bu karanın milletvekillerinin alınlarından silinebilmesi için milletvekilleri güçlü bir iradeyi ortaya koyabilecek mi? Gereken yasal düzenlemeler yapılacak mı? Yeşil alanlar, ormanlar artık yerli ve yabancı şirketlere peşkeş çekilmeyecek mi?
CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, alnına kara çalarak her türlü haksızlığa, hukuksuzluğa, Anayasa tanımazlığa isyan bayrağı çekti. Umarız ve dileriz ortak akılla ülkenin daha fazla tahrip edilmesi; mera ve ormanlarımızın yok olması toplumun zehirlenmesi büyük ölçüde önlenmiş olacaktır.
