Halk sağlığı, bireyin sağlığının ötesinde toplum düzeyinde sağlığı iyileştirmeye odaklanan bir bilimdir. Halk sağlığı anlayışı ve bu konudaki çalışmalar toplumun tümünün sağlığını korumayı ve geliştirmeyi amaçlamaktadır. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehtap Türkay, 3-9 Eylül Halk Sağlığı Haftası sebebiyle önemli bilgiler verdi.
Sağlık sisteminin temel bileşeni olan koruyucu hekimlik hizmetlerini toplum sağlığını korumak, iyileştirmek ve geliştirmek için kullanır.
Koruyucu hekimlik hizmetleri, hastalıkları ve toplumun sağlık sorunlarını önlemeye yönelik hizmetleri içerir. Bu hizmetler, bir ülkenin sağlık hizmetinin çekirdeğini oluşturan “temel sağlık hizmetleri (TSH)” görüşünden ve felsefesinden beslenir. Koruyucu hekimlik hizmetleri hastalıkları önleyerek, hastalıkların yayılmasını engeller, toplumun genel sağlık düzeyini yükseltir kısacası koruma tedaviden hem üstündür hem de daha ucuzdur ilkesiyle çalışır.
Koruyucu hekimlik hizmetlerinin etkin bir şekilde sunulmasıyla;
Bağışıklama, sağlık eğitimi, yenidoğan tarama programları, kronik hastalık programları, kadın ve çocuk izlemleri, toplum beslenmesi, kanser taramaları gibi hizmetler koruyucu hekimlik hizmetlerinin arasında yer almaktadır.
Halk sağlığını korumak, iyileştirmek ve geliştirmek kapsamlı bir yaklaşım gerektirir
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehtap Türkay toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi için temel başlangıç ve öncelikli adımları şöyle sıraladı:
15-49 yaş kadın, gebe ve lohusa izlemlerinin yapılması, bebek ve çocuk gelişim izlemleri ile aşı takvimine uygun aşıların yapılması, risk gruplarının düzenli olarak hekim tarafından izlenmesi, kanser ve diğer kronik hastalıkların erken tanısının ve müdahalesinin yapılması toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi açısından öncelikli sağlık hizmetleri arasında yer almaktadır.
Besin değeri yüksek, işlenmemiş gıdaların tüketilmesi teşvik edilmelidir.
Tütün ve alkolden kaçınma ya da azaltma, genel sağlığı iyileştirebilir.
Çeşitli hastalıklar ve risk faktörleri hakkında sürekli eğitim ve farkındalık yaratılmalıdır.
Devletin sağlıkla ilgili politikaları, toplum sağlığını doğrudan etkiler. Örneğin, sağlık hizmetlerine erişim kolaylaştırılmalı ve ekonomik olarak daha ulaşılabilir olmalıdır.
Doç. Dr. Mehtap Türkay, bu adımların halk sağlığı açısından önem arz ettiğini ve uygulanması gereken öncelikli adımlar olduğunu, ancak bu listenin kapsayıcı olmaktan çok temel başlangıç noktalarını sunmayı amaçladığını dile getirdi.
Bağışıklama, halk sağlığı için kritik bir öneme sahiptir
Bağışıklamanın birçok farklı yolla toplum sağlığına katkı sağladığını ifade eden Doç. Dr. Mehtap Türkay sözlerini şöyle sürdürdü: “Aşılama, çeşitli bulaşıcı hastalıkların kontrol altına alınmasında veya tamamen yok edilmesinde kritik bir rol oynar. Örneğin, çiçek hastalığı aşı sayesinde tamamen yok edilmiştir. Bağışıklama aynı zamanda hastalıkların yayılmasını engelleyerek hastanelere olan talebi azaltır. Bu, sağlık sistemlerinin daha etkin bir şekilde işlemesini sağlar. Ayrıca özellikle çocuklar ve yaşlılar olmak üzere toplumun en savunmasız kesimlerini korur, böylece ölüm oranları düşer.”
Bağışıklamanın toplumsal faydalarına da dikkat çeken Doç. Dr. Mehtap Türkay şunları söyledi: “Toplumun büyük bir kısmı aşılandığında bağışıklık kazanır ve hastalıkların yayılması önlenir. Bu, aşı olamayan veya bağışıklık sistemi zayıf bireyleri de dolaylı olarak korur. Toplumsal bağışıklık, salgınların patlak vermesini ve yayılmasını engeller. Bu, toplumun genelinde hastalıkların görülme sıklığını ve şiddetini azaltır. Aşılama programlarının uygulanması, hastalıkların tedavisi için harcanacak olan maliyetten genellikle daha azdır. Yani, aşılama toplum sağlığı için sadece etkili değil, aynı zamanda maliyet-etkin bir çözümdür. Sağlıklı bir toplum, daha üretken bir toplumdur. Aşılama, iş gücü kayıplarını önler ve ekonomik kalkınmaya olumlu etki yapar. Aşılama programları, sosyo-ekonomik durumu ne olursa olsun herkes için eşit erişim sağlar, bu da sosyal eşitlik açısından önemlidir. Bu bağlamda, bağışıklama halk sağlığı için vazgeçilmez bir araçtır. Aşılar, bireyleri korudukları gibi, toplumun genel sağlığına da katkıda bulunurlar. Devletler ve sağlık organizasyonları tarafından düzenli ve etkin aşılama programlarının yürütülmesi, modern toplumların sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi için gereklidir.”
Yaşam boyu bağışıklama, halk sağlığı için büyük önem taşır
Doç. Dr. Mehtap Türkay: “Yaşam boyu bağışıklama, bir bireyin hayatının farklı evrelerinde uygun aşılar alması anlamına gelir. Bu kavram, sadece çocukluk ya da bebeklik dönemine özgü olmayıp, gençlik, yetişkinlik ve yaşlılık gibi hayatın çeşitli dönemlerini de kapsar. Yaşam boyu bağışıklamanın amacı, bireyleri yaşamlarının her aşamasında koruma altına almaktır:
• Çocukluk Dönemi
Çocukluk dönemi, aşılamada en kritik evrelerden biridir. Çocuklara çeşitli aşılar (örneğin; kızamık, çocuk felci, Hepatit B, vb.) verilerek, ciddi ve bulaşıcı hastalıklara karşı korunmaları sağlanır. Türkiye, çocukluk çağı aşılamasında oldukça başarılıdır. Ülkemizin Ulusal Aşı Takvimi, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) önerdiği aşıları içermektedir ve aşıların uygulanmasında yüksek oranlar elde edilmiştir. Türkiye, bu başarısı ile birçok ülkeye örnek teşkil etmektedir.
• Ergenlik ve Genç Yetişkinlik
Ergenlik ve genç yetişkinlik dönemlerinde, daha önce yapılan aşıların takviyesi gerekebilir. Örneğin, insan papillomavirüs (HPV) ve menenjit gibi aşılar genellikle bu dönemde uygulanır.
• Yetişkinlik
Yetişkinler için grip, zatürree ve tetanoz gibi aşılar önerilir. Ayrıca, özellikle 50 yaş ve üzeri yetişkinler için önerilen zoster (zona) aşısı da vardır. Erişkin bağışıklaması konusunda Türkiye'nin başarı oranı, çocukluk çağı aşılamasına kıyasla daha düşüktür. Grip, zatürree ve Hepatit B gibi aşılar genellikle risk altındaki gruplara veya belirli meslek gruplarına yönelik olarak önerilmektedir, ancak genel erişkin nüfusu için bu aşıların yaygın olarak uygulanması konusunda eksiklikler olabilir.
• Yaşlılık
Yaşlı bireylerin bağışıklık sistemi genellikle zayıfladığından, yaşlılık döneminde de aşılamalar önemlidir. Örneğin, grip ve zatürree aşıları, bu yaş grubu için özellikle önerilmektedir.
• Özel Durumlar
Hamilelik, kronik hastalıklar ve belirli meslekler (sağlık çalışanları, askerler vb.), aşı programlarının özelleştirilmesini gerektirebilir.
• Güncel Tehditler
Yaşam boyu bağışıklama kavramı, yeni ortaya çıkan hastalıklara (örneğin, COVID-19) ve bunların aşılarına da uyum sağlamalıdır. COVID-19 pandemisi sırasında, Türkiye'nin erişkin aşılamasındaki kapasitesi test edilmiştir. Bu süreçte Türkiye, aşı temini ve uygulamada görece yüksek bir başarı oranı göstermiştir. Ancak, çeşitli sosyo-ekonomik ve kültürel faktörler, erişkin aşı oranlarında farklılıklara yol açabilir.
Yaşam boyu bağışıklama, halk sağlığı için büyük önem taşır. Hem bireyin hem de toplumun genel sağlığını korumak için, her yaş grubuna uygun aşı programlarının oluşturulması ve uygulanması gerekir. Böylece, her yaş grubunda bireyler koruma altına alınır, toplumsal bağışıklık güçlenir ve hastalıkların yayılması önlenir” dedi.
Erişkinlerin aşılanması da toplum sağlığı için çok önemlidir
Türkiye'nin aşı programları, halk sağlığı için kritik öneme sahiptir ve çocukluk çağı aşılamasındaki başarısını erişkin bağışıklamasına da taşıması için çeşitli stratejilerin uygulanması faydalı olacaktır diyen Doç. Dr. Mehtap Türkay, sözlerine şöyle devam etti: “Erişkinlerin aşılanması, toplum sağlığı için oldukça önemli bir konsepttir ve çeşitli nedenlerle gerçekleştirilmelidir:
Bireysel Koruma
• Bağışıklık Seviyesinin Düşmesi: Bağışıklık seviyeleri yaşla birlikte düşebilir. Aşılar, erişkinlerin yüksek riskli hastalıklara karşı korunmalarına yardımcı olur.
• Kronik Hastalıklar: Erişkinlik döneminde, özellikle kronik hastalığı olan kişiler, bazı enfeksiyonlara karşı daha savunmasız olabilirler. Aşılar, bu riski azaltabilir.
Toplumsal Koruma
Hastalıkların Kontrolü
• Salgınların Önlenmesi: Erişkinlerin aşılanması, hastalıkların kontrol altına alınmasına ve salgınların önlenmesine katkı sağlar.
• Rezervuar Etkisi: Erişkinler, çocuklara göre daha geniş bir sosyal çevreye sahip olabilirler ve bu da onları potansiyel 'hastalık rezervuarı' yapabilir. Aşılanmış erişkinler, hastalıkların bu rezervuarlar arasında yayılmasını önler.
Ekonomik ve Sosyal Faydalar
• İş Kaybını Önleme: Aşılanmış erişkinlerin hastalanma olasılığı düşer, bu da iş kaybını ve ekonomik yükü azaltır.
• Sağlık Sistemine Olan Yükü Azaltır: Erişkinlerin aşılanması, hastane ziyaretlerini ve sağlık sistemine olan genel yükü azaltabilir.
Özel Gruplar
Tüm bu nedenlerle, erişkin aşılaması çocuk aşılaması kadar önemli olup, toplumun genel sağlığı için kritik bir rol oynamaktadır. Aşı takvimi sadece çocuklar için değil, erişkinler için de oluşturulmalı ve güncel tutulmalıdır”