Kitle iletişim araçlarının yüzde 97’sinin havuz medyasının içinde olduğunu, eşit olmayan koşullarda seçime girildiğini, devletin tüm imkanlarının kullanıldığını söyleyen Cumhuriyet Halk Partisi Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, “Bunlara rağmen başaramayacaklar. Halkımız kesinlikle ‘hayır’ diyecek” dedi.
Referandum çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdüren CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, gittiği her yerde partili partisiz yurttaşlar tarafından sevgiyle karşılanıyor. 16 Nisan’da gerçekleştirilecek referanduma partilerin değil rejimin oylandığını belirten Milletvekili Özdiş, ‘Hayır’ kampanyasından gördüğü ilgiden memnun.
HALKIMIZ ‘HAYIR’ DİYECEK
Gezdiği tüm alanlarda halkın ‘Hayır’a karşı büyük bir ilgisinin olmasından memnuniyet duyan İbrahim Özdiş, iktidarın tüm olanaklarını kullanması, baskılarını arttırmasına rağmen yurttaşların, “Ülkemizin ve demokrasimizin geleceği için Hayır diyoruz” söylemlerinin 16 Nisan’da hayata geçeceğini söyledi.
HALKIMIZ YALANLARA İNANMIYOR
Evet çıkarsa, terörün biteceği, ekonominin uçacağı yalanlarına halkın inanmadığını anlatan Özdiş, sözlerini şöyle sürdürdü:
15 yıldır iktidardasınız. İstediğiniz yasayı çıkardınız. Ne isterseniz yaptınız ama neyi bitirdiniz, ekonomiyi ne zaman uçurdunuz? Türkiye’yi bedeli çok ağır olacak bir macereya sürüklemek istiyorlar. Bu bir siyasi parti meselesi değil. Bu CHP’nin , MHP’nin AKP’nin, HDP’nin ya da Saadet Partisi’nin değil, memleketin meselesidir. Atatürk’ün de dediği gibi söz konusu vatan ise gerisi teferruattır. Kamuoyu yoklamaları bile AKP seçmeninin yüzde 20’sinin ‘hayır’ diyeceğini ortaya koymaktadır. Kesinlikle hayır çıkacak. Ben Başbakan Binali Yıldırım’ın bile ‘hayır’ oyu vereceğini düşünüyorum. Bakanlar da aynı şekilde oy verecek. Çünkü onlar da biliyor ki, ‘Evet’ derlerse bindikleri dalı kesmiş olacaklar. Tek adamlığın olduğu ülkelerde neler olduğu ortada değil mi? Irak’ta Saddam Hüseyin, Libya’da Kaddafi… Dünyanın en gelişmiş 10 ükesinin 9’unda yönetim şekli parlamenter sistemdir. Sadece ABD’de Başkanlık sistemi var ama o da bize dayatılan tek adamlık sistemi gibi değil. ABD Başkanı Donald Trump, ‘7 Müslüman ülkenin vatandaşlarını ülkeme almam’ dedi. Yüksek yargı ise, ‘Uluslararası sözleşmelere aykırı. Böyle bir şey olamaz’ dedi. Orada kuvvetler ayrılığı var. Bizim ülkemizde ise evet-hayır üzerinden ayrışma yaratılıyor. Ayrıca Cumhurbaşkanı Anayalasal suç işliyor. Tarafsızlık yeminini tutmuyor. Hani ileri demokrasi vardı. Hayır oyu vereceğini söyleyen, ‘Hayır’ diyen kim varsa vatan hainliğiyle suçluyor. Devletin tüm imkanlarını dibine kadar kullanıyor. Cumhuriyet tarihinde böyle bir şey olmadı. Bir yerde gerçekten demokrasi var ise orada ekonomi de iyidir. Bir yerde demokrasi varsa oraya yatırımcı gelir ve yatırım yapar. 20 Temmuz’dan bu yana OHAL ile yönetiliyoruz. Oysa ekonomi demokrasi ile doğrudan ilgilidir. Yarın mal varlığına el konulmayacağının garantisi olmayan neden yatırım yapsın? Demokrasinin olmadığı bir ülkeye ne yabancı ne de yerli sermaye yatırım yapmaz. Sanayici tedirgin, turizmci tedirgin-,iş dünyası tedirgin.”
