“HEMŞİRELERİMİZ, GELECEĞİMİZ”
Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi, Semahat Arsel Hemşirelik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SANERC) ve Koç Healthcare, Hemşirelik Haftası Sempozyumu’nda sağlık çalışanlarını, öğrencileri ve uzmanları bir araya getirdi. 11 Mayıs’ta çevrimiçi ortamda gerçekleşen sempozyumda, dünyanın farklı şehirlerinden profesyoneller gelecek için önerilerini paylaştı.
Konferansın açılışında hemşirelik sempozyumu sayesinde katılımcılarla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve SANERC kurucusu Semahat Arsel, Türkiye’de ve dünyada her koşul altında büyük fedakârlık altında çalışan hemşirelerin Hemşirelik Haftası’nı kutladı. Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayişe Karaağ, 27,9 milyonluk bir nüfusla dünyadaki sağlık çalışanlarının %59’unu oluşturan hemşirelerin global sağlığın omurgasını oluşturduğunun altını çizdi. Koç Üniversitesi Emeritus Profesörü Prof. Dr. Ayşe Ferda Ocakçı, pandemi sürecinin ve yakın zamanda yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerin hemşirelik mesleğinin hayati önemini bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti. Uluslararası Hemşireler Konseyi (ICN) Başkanı Dr. Pamela F. Cipriano sağlık hizmetlerinde sürdürülebilir bir gelecek için hemşirelere daha fazla değer verilmesine ve bu alana yatırım yapılmasına dair bir çağrı yaptı.
Koç Üniversitesi’nin gerçekleştirdiği Hemşirelik Haftası Sempozyumu, 11 Mayıs Perşembe günü dünyanın farklı şehirlerinden sağlık çalışanlarını, öğrencileri ve uzmanları bir araya getirdi.
Tüm ulusu yasa boğan Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaralarının sarılmasında yine en ön sıralarda yer alan hemşireler, bütün dünyada sağlık sisteminin omurgasını oluşturuyor. Bu kapsamda, Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi, Semahat Arsel Hemşirelik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SANERC) ve Koç Healthcare iş birliğiyle düzenlenen sempozyumun bu yılki teması, “Hemşirelerimiz, Geleceğimiz” olarak belirlendi.
Çevrimiçi ortamda gerçekleşen sempozyumda, Türkiye’den ve uluslararası alandan sağlık profesyonelleri gelecek için önerilerini paylaştı. Farklı ülkelerden örneklerin, saha görüşmeleri ve deneyimlerin aktarıldığı etkinlikte küresel sağlık alanında hemşirelerin oynadığı role vurgu yapıldı. Canlı yayınlanan sempozyum, Türkiye’nin dört bir yanında görev yapan sağlık çalışanları tarafından da takip edildi.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve SANERC kurucusu Semahat Arsel, Türkiye’de ve dünyada her koşul altında büyük fedakârlık altında çalışan hemşirelerin Hemşirelik Haftası'nı kutlarken, hemşirelerin mevcut çalışma koşullarının iyileştirilmesinin önemine vurgu yaptı.
Hemşireliğin, “insanın var olduğu her yerde; doğumdan ölüme kadar gereksinim duyduğu bir el” olduğunu belirterek sözlerine başlayan Koç Üniversitesi Emeritus Profesörü Prof. Dr. Ayşe Ferda Ocakçı, son dönemin hemşirelik mesleğine olan gereksinimi bir kez daha gözler önüne serdiğini hatırlattı. Prof. Dr. Ayşe Ferda Ocakçı sözlerine, “Ne mutlu bizlere ki, Koç Üniversitesi’nde Sayın Semahat Arsel Hanımefendi’nin olağanüstü desteği ile bu eğitimi verebilmekte, SANERC aracılığı ile Türkiye’nin her köşesinde çalışan hemşire meslektaşlarımıza en güncel bilgilerle ulaşabilmekteyiz.” diyerek devam etti.
Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayişe Karadağ, sağlık sisteminin, tüm dünyada sağlık çalışanlarının yaklaşık yarısını oluşturan hemşirelerin omuzlarında yükseldiğine rakamlarla dikkati çekti. Dünyada sayıları 27,9 milyon olan hemşirelerin %59’luk bir yüzdeyle sağlık çalışanlarının en büyük kısmını oluşturduğunun altını çizen Prof. Dr. Karadağ, 2030 yılına kadar öngörülen yeni personel ihtiyacının 7-8 milyonun üzerinde olduğunu paylaştı.
Bu verilere göre yetişen hemşire sayısının en az %8 artırılmasına ihtiyaç olduğunu ifade eden Prof. Dr. Karadağ, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ-WHO) çağrısını da hatırlattı. Prof. Dr. Ayişe Karadağ sözlerini, WHO’nun öncelikleriyle de uyumlu olarak, ülkelerin kendi hemşirelerini yetiştirme yolunda gerekli adımları atması, hemşirelik eğitimine yatırımın artırılması ve hemşirelerin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik önerileriyle bitirdi.
ICN Başkanı Dr. Cipriano: Sağlık çalışanı sayısının tüm dünyada artırılması gerekiyor
Sempozyuma, 2014-18 yılları arasında iki dönem başkanlığını yürüttüğü Amerikan Hemşireler Birliği çatısı altında 4 milyon hemşirenin haklarını temsil eden Uluslararası Hemşireler Konseyi (ICN) Başkanı Dr. Pamela F. Cipriano da katıldı. COVID-19 pandemisi döneminde bakım verenler için psikolojik güvenlik ve destek sağlanmasına, tükenmişlik sendromu ve depresyon gibi sorunların önlenmesine yönelik çalışmalar gerçekleştiren Dr. Pamela F. Cipriano, dört yıl boyunca Modern Healthcare dergisi tarafından 'ABD'deki En Etkili 100 Kişi” arasında gösterilmişti.
2015 yılında ayrıca 'Sağlık Hizmetlerindeki En İyi 25 Kadın' arasında yer alan Dr. Pamela F. Cipriano, konuşmasında günümüz sağlık sistemini tehdit eden küresel çaptaki sorunlara vurgu yaptı. İklimin değişmesiyle birlikte hayatı hiç olmadığı kadar etkileyen sağlık sorunlarından bahseden Dr. Pamela F. Cipriano, sağlık çalışanı sayısının tüm dünyada artırılması ve bu alanda istikrarlı bir büyüme elde edilmesi için acil müdahaleye ihtiyaç olduğunu belirtti. Dr. Cipriano sözlerini, ICN’nin sağlık hizmetlerinde sürdürülebilir bir gelecek için, hemşirelere daha fazla değer verilmesine ve bu alana yatırım yapılmasına yönelik çağrısıyla bitirdi.
Dünya Sağlık Örgütü: Dünyada sağlık çalışanlarının yarısını hemşireler oluşturuyor
DSÖ verilerine göre hemşireler tüm dünyada 30 milyon kişiye yakın bir topluluktan oluşan sağlık çalışanlarının yaklaşık yarısını oluşturuyor. Buna rağmen pek çok ülkede hâlâ sayıca yetersiz kalan hemşireler, özellikle ihtiyacın yoğun olduğu ülkelerdeki çalışma koşulları sebebiyle farklı ülkelere göç veriyor. Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi öğrencilerinin araştırmasına göre en fazla hemşire göçü veren ülkeler Hindistan, Filipinler, Çin, Kore ve Afrika
olarak sıralanıyor. Yüksek gelirli ülkelerde her 10.000 kişiye düşen hemşire/ebe sayısı 84’ken Afrika gibi ülkelerde bu rakam 11’e kadar inebiliyor.
Araştırmaya göre göç nedenleri şöyle sıralanıyor: maaşlarının yetersiz olması (%80,6), ülkedeki enflasyona oranla maaş artışının yetersiz kalması (%66), ücret dağılımdaki eşitsizlik (%59,9), düşük alım gücü (%59,5), fazla mesai (%45,3), hemşirelik görev tanımında yer almayan işlerin üstlenilmek durumunda kalınması (%44,5), fazla mesai ücretinin ödenmemesi (%42), toplumsal nedenler (%41,7) hasta başına düşen hemşire sayısının yetersizliği (%41,3) ve kariyer fırsatlarının yetersizliği (%40,1).
Bu kapsamda, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği Sağlık, İstihdam ve Ekonomik Büyümeye İlişkin Üst Düzey Komisyonu, hemşirelik alanına yapılacak yatırımların üç önemli etki alanı olacağını öngörüyor: daha iyiye giden sağlık sonuçları elde edilmesi, küresel sağlık güvenliğinin geliştirilmesi ve kapsayıcı ekonomik büyüme elde edilmesi.