'HER GAZETECİNİN ÖZGÜRCE İSTEDİĞİ SORUYU SORDUĞU BİR ORTAMI YARATACAĞIZ'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, “Gazeteciler gerçekleri yazamıyorsa, basın demokrasinin bekçiliğini gereği gibi yapamıyorsa o ülkede demokrasiden söz edilemez. Biz, her gazetecinin özgürce istediği soruyu sorduğu bir ortamı yaratacağız.” dedi.
CHP’nin Medya ve Halkla İlişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, CHP’nin medyaya bakış açısını www.adanaulus.com’dan İsmail Başkan’a anlattı.
Burhanettin Bulut, CHP’de Çukurova İlçe Belediye Meclis Üyeliği yaptıktan sonra Adana İl Başkanı oldu. 2 dönemdir Adana Milletvekilliği yapan Burhanettin Bulut, CHP’deki “Değişim” ile birlikte Manisa Milletvekili Özgür Özel’in CHP Genel Başkan seçilmesinden sonra, Parti Meclisi’ne girdi. Özgür Özel ile yakınlığı bilinen Burhanettin Bulut, PM’nin ilk toplantısından sonra CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in A Takımına girdi ve Medya ve Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına getirildi. CHP’nin medya ile ciddi sorunlar yaşadığı bir dönemde Medya ve Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına getirilen Burhanettinın Bulut’a, “CHP’nin bundan sonra medya ile ilişkileri nasıl olacak? Basın özgürlüğü konusundaki düşünceleriniz nelerdir? Cezaevinde birçok gazeteci tutuklu, birçok gazeteci yargılanıyor. Neler yapmayı düşünüyorsunuz? Bu konudaki düşüncelerinizi paylaşır mısınız?” diye sorduk.
Burhanettin Bulut’un sorularımıza yanıtı şöyle:
“Bir ülkedeki demokrasinin kalitesini ölçmek için ifade özgürlüğüne bakış açısını ölçüt olarak alabilirsiniz. Eğer bir ülkede basın üzerinde baskı varsa, açık veya örtülü sansür varsa, oto sansür normalleşmiş hatta zorunlu hale gelmişse, gazeteciler gerçekleri yazamıyorsa, yani basın demokrasinin bekçiliğini gereği gibi yapamıyorsa o ülkede demokrasiden söz edilemez. AKP iktidarının ileri demokrasi diye çıktığı yolda vardığımız yer tam bir üçüncü dünya demokrasisi oldu.
Türkiye’nin Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 180 ülke arasında 165. sırada olması aslında her şeyi özetliyor. “Medya ayağını denk almak durumunda kalacak” diyerek basının açıkça tehdit edildiği, böylece yaratılan “korku”yla her basın mensubunun oto sansüre zorlandığı bir ülkede yaşıyoruz. Böyle bir ülkede gazetecilik yapmak ateşten gömlek giymek demektir. Yasama ve Yargı gibi demokrasilerde 4. kuvvet olan basın da Saray’ın tahakkümü altında. Dezenformasyon Yasası bahane edilerek sadece mesleğini yapan yani haber yazan gazeteciler demir parmaklıklar arkasına konuluyor. Saray’ın görmek istemediği her haber sansürleniyor, mahkemeler anında yayın yasağı getiriyor. İktidar yanlısı gazetelerin manşetleri basın komiserleri tarafından denetleniyor. Aslında tutuklu olanlar, yargılananlar yalnızca gazeteciler değil, gerçek gazeteciliktir. Ne yazık ki, bu dönem tüm medya açısından tarihe kara bir dönem olarak geçecektir. Sular durulduğunda ve gerçek demokrasi işlemeye başladığında bu dönemde yazılanlar veya yazılması gerektiği halde yazılmayanlar utançla hatırlanacak. Anayasamız, basının özgürlüğünü temel bir insan hakkı olarak kabul etmektedir. Basın özgürlüğü, “Basın hürdür, sansür edilemez” hükmüyle güvence altına alınmıştır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, basın toplantılarında gazetecilerin eline soruların verilmediği, her gazetecinin özgürce istediği soruyu sorduğu bir ortamı yaratacağız. Doğruların peşinde koşan, halk için gerçekleri yazan, mesleğinin ve kaleminin onuruna sahip çıkan her bir gazeteciyi savunmaya, yanlarında olmaya devam edeceğiz. “
BURHANETTİN BULUT KİMDİR?
Bitlis 1970 doğumlu. Babası Ahmet, Annesi Zübeyde.
Eczacı ve İktisatçı; İlk, orta ve lise eğitimini Adana'da tamamladı. Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ve Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi'nden mezun oldu.
1993 yılından itibaren Adana'da kendi eczanesinde çalıştı. Adana Eczacı Odasında 4 dönemi oda başkanı olmak üzere 6 dönem yöneticilik yaptı. Çukurova Kent Konseyi Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev aldı. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Çukurova ilçesi Belediye Meclis Üyesi oldu. CHP'de başta Adana İl Başkanlığı olmak üzere çeşitli görevlerde bulundu.
Meslektaşı İpek Bulut ile evli olup Berfin Ege ile Cem Batu'nun babasıdır.
