Seyhan Ziraat Odası 2'ci Başkanı Cahit İncefikir, ihracatçıya verilen prim desteğinin dolaylı olarak üreticiye de yansıdığını belirterek, Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu (DFİF) kaynaklı ihracat primlerinin bir an önce ödenmesi gerektiğini belirtti.
DFİF ödemelerinin verilmesi durumunda bunun üreticiye de yansıyacağını söyleyen İncefikir, ihracatçının aldığı bu nakiti yine ürün alımında kullanacağını ve piyasada hareketlilik oluşturacağını söyledi.
DFİF'in ihracatçının dış pazarlardaki rekabet gücünü de artırdığına vurgu yapan İncefikir, 'Yani bir şekilde ihracatçıyı ilgilendirdiği zannedilen bu ödemeler yine meyve-sebze üreticisine dönecektir. Bu anlamda DFİF'lerin bir an önce ödenmesi, hareketliliği başlamış olan ürünlerde pozitif etki yapacaktır' dedi.
RUSYA ÖNEMLİ BİR PAZAR
Rusya'ya yapılan tarımsal ihracatta yaş sebze ve meyvenin yüzde 70'leri aşan bir paya sahip olduğuna dikkat çeken İncefikir, 'Sadece narenciye ihracatımızın 1 milyon tonu aştığını göz önünde bulundurursak ve bu ihracatımızın da yarısını Rusya'ya yaptığımızı söylersek Rusya'nın önemli bir pazar olduğunu anlatmış oluruz. Bu açıdan değerlendirdiğimizde ilişkilerin tarımsal açıdan somut olarak normale dönmesini bekliyoruz.'
NARENCİYE TÜKETİMİNDE YETERSİZ KALIYORUZ
Türkiye'deki narenciye üretiminin yaklaşık 4 milyon ton olduğunu belirten İncefikir sözlerini şöyle sürdürdü: 'İspanya 45 milyon nüfusla 6 milyon ton narenciye tüketiyor. Biz 80 milyon ile narenciye tüketiminde yetersiz kalıyoruz. İhracat elbette sektörün lokomotifi, olmazsa olmazıdır. Fakat bizim ihracat dışında konuşmamız gereken konu iç tüketimdir. Düşünebiliyor musunuz 80 milyon olan ve yarısı genç olan bu nüfus yılda 5 kg narenciye tüketse ihracat yapmasak da olur. İç tüketimi bir türlü sağlayamıyoruz. Örneğin bizim dalında satamadığımız Washington cinsi portakalı Doğu Anadolu'da yaşayan bir yurttaşımızın ilk defa gördüğünü söylemesi çok hazin bir olaydır.'