EMO Adana Şube Başkanı Mehmet Mak, kaçak elektrik kullanımına karşı verdiği mücadelede hain bir saldırıyla katledilen EMO Üyesi ve TEDAŞ çalışanı Hasan Balıkçı’yı ölümünün 13. yılında saygıyla andıklarını söyledi.Mak, elektrik dağıtım özelleştirmelerinin ardından kaçak elektrik kullanımı sorununun büyüdüğünü ve çok daha adaletsiz yapılar yaratıldığını savunarak,”Kaçak enerji kullanan şirketlerin yanında bir de kaçak enerji bedellerini yurttaşların faturalarından tahsil eden şirketlerin oyunlarıyla mücadele sorumluluğu doğmuştur.” dedi.
Hasan Balıkçı Onur Ödülü Verilecek
Kaçak elektrik kullandıkları tespit edilen imalathane sahiplerinin talepleri doğrultusunda TEDAŞ Adana`dan Şanlıurfa`ya sürgüne gönderilen Hasan Balıkçı’nın18 Ekim 2002 tarihinde katledildiğini anımsatan EMO Adana Şube Başkanı Mehmet Mak, yönetim kurulu adına yaptığı yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi:
“ EMO; 2010 yılında kabul edilen yönerge çerçevesinde 2012 yılından itibaren 2 yılda bir Hasan Balıkçı Onur Ödülü vermeye başlanmıştır. Hasan Balıkçı Onur Ödülü`nün üçüncüsü 2016 yılında Elektrik Mühendisleri Odası Genel Kurulu`nda sahibini bulacak.
Kaçak Elektrik Kördüğüm Haline Getirildi
Balıkçı`nın kaçak elektrik kullanımına karşı verdiği mücadele, bugün ülkemiz için çok daha büyük bir önem taşımaktadır. Elektrik dağıtım özelleştirmelerinin ardından kaçak elektrik kullanımı sorunu büyümüş ve çok daha adaletsiz yapılanmalara çevrilmiştir. Kaçak enerji kullanan şirketlerin yanında bir de kaçak enerji bedellerini yurttaşların faturalarından tahsil eden şirketlerin oyunlarıyla mücadele sorumluluğu doğmuştur. Özelleştirmelerin kaçak elektrik kullanımını sonlandıracağı iddiası çökmüş; amacın kaçak elektrik kullanımını sonlandırmak değil, özelleştirmeye gerekçe ve bir takım şirketlere kaynak aktarımının argümanı olarak geliştirildiği ortaya çıkmıştır.
Elektrik dağıtım şirketleri; EPDK ile işbirliği halinde sürekli kayıp ve kaçak enerji hedeflerini yükselterek, faturalar aracılığıyla halktan kaynak tahsilatı yapmaktadır. Bir yandan kaçak enerjinin sanayideki kullanımının üstü örtülüp, sadece hanelerde kaçak elektrik kullanılıyor gibi bir görüntü oluşturulmakta; diğer yandan bunun sorumlusu olarak bir bölgenin insanları gösterilerek toplumun bütünsel yapısı bozulmaktadır.
Kaçak enerji kullanımının bedelinin faturalarını ödeyen halka yıkılmasını kabul etmek mümkün değildir. Ancak yargının bu yönde kesinleşmiş kararları AKP Hükümeti tarafından uygulanmadığı gibi, dağıtım şirketlerinin halktan tahsil ettikleri bedelleri istedikleri gibi yükseltmelerine olanak tanınmaktadır. Bununla da yetinilmeyerek faturalarını ödeyemeyen çiftçilerin tarımsal desteklemeleri dağıtım şirketleri adına iktidar tarafından gasp edilmektedir.
Böyle bir ortamda, EMO`nun ve Hasan Balıkçı`nın kaçak enerji kullanımına toplumsal ve ekonomik boyutlarıyla birlikte çözüm üretilmesine yönelik mücadelesi daha da önemli hale gelmiştir. Balıkçı`nın mücadelesini sürdüren EMO`nun kaçak enerji kullanımına karşı temel önermeleri şöyledir
1- Haksız Kaçak Tahsilatına Son Verilsin: Şirketlerin özelleştirme ihaleleri sırasında verdikleri kayıp ve kaçak hedefleri esas alınarak; halktan fazladan tahsilata izin verilmemesi, bugüne kadar yapılan haksız tahsilatların da iade edilmesi gerekmektedir.
2- Kayıp ve Kaçakta Ödül-Ceza Sistemi Uygulansın: Özelleştirmenin verimlilik getireceği iddiasındaki iktidar, yöneticiler ve şirketler, bunun gereğini yerine getirmeli; kayıp ve kaçak hedefini tutturamayan dağıtım şirketlerinin bu nedenle oluşan açığı kendi gelirlerinden karşılamaları sağlanmalıdır.
3- Kayıp ve Kaçak Tahsilatları İade Edilsin: Yargının verdiği kararlar doğrultusunda kayıp ve kaçak enerji tahsilatları halka iade edilmelidir. Hukuk devletinin gereği budur.
4- Çözüm Kamu Yararında: Kaçak enerji kullanımı yalnızca ekonomik değil toplumsal bir sorundur. Bu sorunun yalnızca adli ve tek taraflı ekonomik bakış açısıyla çözümü mümkün değildir. Siyaset-sermaye arasındaki ilişkiler yerine kamu yararı dikkate alınarak çözüm üretilmeye çalışılmalıdır.
5- 'Eşit' ve 'Adil' Önlemler Alınsın: Kaçak enerji kullanımına karşı kamu yararı anlayışı içerisinde getirilecek adli ve ekonomik önlemlerin, 'eşitlik' ve 'adalet' gözetilerek uygulanması şarttır. Bu yerine getirilebilirse sorunun çözümünde ortak paydada buluşulabilir. Bunun için de 'siyasal yandaşlık' temeline indirgenmiş sosyal destekleme anlayışı yerine 'enerjinin temel bir insan hakkı' olduğundan yola çıkılarak, Türkiye`de yaşayan tüm insanların asgari düzeyde de olsa enerjiye ulaşımı hak olarak tanımlanıp, gerekiyorsa ücretsiz sağlanmalıdır.
6- Balıkçılara Sahip Çıkılsın: Adli önlemlerin başarıya ulaşabilmesi için, Hasan Balıkçı gibi kaçak elektrik kullanımına karşı mücadele veren dürüst insanlara sahip çıkılması öncelikli şarttır.
7- Bölgesel Tarifeden Vazgeçilsin: Diğer önemli bir şart ise toplumda enerjiyi tasarruflu kullanma bilincini oluşturmak ve toplumsal bütünlüğe zarar vermeyecek 'eşitlik ve özgürlük' temelinde politikalar üretmektedir. Bu çerçevede bölgesel tarife uygulaması planından vazgeçilmelidir.”