CHP Adana Milletvekili Av. Elif Doğan Türkmen, aile içi geçimsizlikler nedeniyle özellikle “kadını” hedef alan ve son günlerde artarak ürkütücü boyutlara ulaşan cinayet olaylarını Meclis gündemine taşıdı.
Elif Doğan Türkmen, Adalet Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına verdiği soru önergeleri ile cinayet vakaları konusunda hükümeti göreve çağırdı.
Emniyet kaynaklarından alınan verilere göre kentte son bir ayda 17, 2 yılda toplam 245 cinayet işlendiğini, bu verilerle Adana’nın Türkiye’de en çok kadın cinayeti işlenen iller listesinin ilk sıralarına taşıdığını kaydeden Elif Doğan Türkmen, “Ülkemizde modern hayata uyum sağlama çabasındaki kadınlarımıza yönelik şiddet günden güne artmakta ve bu vahim tabloyu ortaya çıkartmaktadır. Anayasa’mızda öngörülen “yaşama hakkı”na saldırı ve özellikle kadınlarımıza yönelik bu insan hakları ihlali hiçbir çağdaş, demokratik hukuk devletinde kabul edilemez bir durumdur.” dedi.
Elif Doğan Türkmen, Adalet Bakanının cevaplaması istemiyle TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesi şöyle:
“Kadın cinayetlerini namus cinayeti olarak kanıksayan toplumsal zihniyetin yargıya da sirayet ettiği ve katil zanlılarının çoğunluğunun erkek akrabalar olduğu bu cinayetlerde cezada indirim uygulandığı doğru mudur? 2002’den bu yana Adana’da ve Türkiye genelinde kaç kadın cinayeti zanlısına ceza indirimi uygulanmıştır?
Bakanlığınızca yargı mensuplarına kadına yönelik şiddetin durdurulması amacıyla eğitim verilmekte midir? Verilmesi planlanmakta mıdır?
Cinsiyet ayrımcı politikalar, yasalar ve uygulamaların düzenlenmesi konusunda yapılan çalışmalarınız var mıdır? Açıklar mısınız?”
Türkmen, AKP hükümetleri döneminde Adana’da işlenen cinayet sayısını, kurbanların cinsiyet ve yaş gruplarına göre dağılımını, cinayetlerin işlenme nedenini, sorumluların hangi cezaları aldıklarını ve faili meçhul cinayet vakalarının sayısal verilerini istedi.
CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca cevaplanması talebiyle verdiği önergesinde ise şu sorularına yanıt aradı:
Türkiye genelinde, 2002’den bu yana, şiddet görüp ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu belirterek Bakanlığınıza müracaat eden kaç kadın, müracaatı sonrasında cinayete kurban gitmiştir? Bu kadınlarımızın ölümlerini engellemek için herhangi bir çalışma yapılmış mıdır?
Bakanlığınız bünyesindeki sığınma evlerine müracaat yöntemi nedir? Müracaat esnasında istenilen belgeler nedeniyle uzayan bürokratik süreçte, başvuru sahibinin savunmasız bir şekilde bu belgeleri temin etmek amacıyla dolaştırılmasını uygun buluyor musunuz?
Tehdit altında olduğunu beyan eden kadınlar bu sığınma evlerinde ne kadar süre ile kalmaktadır? Sığınma evlerinden ayrılan kadınların güvenlik takibi ne şekilde yapılmaktadır? Ekonomik yetersizliği olan kadınlara sığınma evlerinden ayrıldıktan sonra destek sağlanmakta mıdır? Ne kadar süre ile ne kadarlık bir destek sağlanmaktadır?
Bakanlığınıza ya da güvenlik birimlerine ulaşamayan aile içi şiddet mağduru kadınlar ile ilgili yaptığınız çalışmalar nelerdir?
Adana genelinde kaç “Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi” vardır? Aile içi şiddet ve yüksek cinayet oranları ile sıklıkla gündemde olan Adana için bu sayı yeterli midir?
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için hangi kurumlarla ortak çalışmalarınız vardır? Kadına yönelik şiddetin önlenmesinin her aşamasında görev alan tüm personele eğitim verilmekte midir? Bu eğitimin aşamaları nelerdir?
Cinsiyet ayrımcı politikalar, yasalar ve uygulamaların düzenlenmesi konusunda yapılan çalışmalarınız var mıdır? Açıklar mısınız?
Yasalar ve kağıt üzerindeki düzenlemelerin yaşama geçmemesinde Bakanlığınızın sorumluluğu ne kadardır? Bu nedenle Bakanlığınızın bir yol haritası olacak mıdır?
