Sigaranın akciğer kanseri ile ilişkisini gösteren ilk yayınlar 1950’li yılların başında yayınlanmıştır.
Amerikan Sağlık Bakanlığı’nın sigaranın zararları ile ilgili ilk raporunun yayınlanmasının üzerinden ise 50 yıl geçti. Bu süre içinde yapılan çalışmalar sonucu ABD’de sigara içme oranları yüzde 43’lerden, yüzde 18’lere düşmesine karşın geçtiğimiz yüzyılda dünyada yaklaşık 100 milyon kişi sigaraya bağlı nedenlerle yaşamını yitirdi. Ancak içme oranları bu şekilde devam ederse bulunduğumuz yüzyılda sigaraya bağlı yaklaşık 1 milyar ölüm bekleniyor! Ülkemizde ise özellikle 1996 yılında yürürlüğe giren yasa ile birlikte sigara karşıtı mücadele hız kazanmış olsa da; halen yaklaşık her 3 kişiden biri sigara içiyor ve her yıl 100 binden fazla insanımız sigaraya kurban veriliyor.
Sigara bulaşıcı olmayan hastalıklar için en büyük risk faktörüdür. Dünya Sağlık Örgütü, ülkelere 2025 yılına kadar bulaşıcı olmayan hastalıklara bağlı ölümleri dörtte bir ve sigara içme oranını da üçte bir oranında azaltma konusunda mücadele çağrısında bulundu. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunçalp Demir, “Sigara bu hastalıkların büyük kısmında önemli bir risk faktörü olduğu için bu mücadelede en önemli adımın, yaygın sigara bırakma mücadelesi olması gerekiyor yorumunda bulundu. 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü’nde hem kendimize hem de sevdiklerimize bir iyilik yapalım ve sigarayı bırakalım” şeklinde konuşuyor. Sevdiklerinizle birlikte daha uzun ve dolu dolu yaşamak için…Yapılan araştırmalara göre, sigara ortalama yaşam süresini 10 yıl azaltıyor. Prof. Dr. Tunçalp Demir, “Yaşamınızı uzatacak en önemli etkenin sigara içmemek, içiyorsak da sigarayı bırakmak olduğunu bilmeliyiz. Sigarayı ne kadar erken bırakırsak, yaşam süremizin o kadar çok uzayacağını da unutmayalım” diyerek sigara içen herkese çağrıda bulunuyor
Neden bırakamıyorsunuz?Sigaranın bağımlılık yapan bir madde olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Tunçalp Demir, “Sigaranın bağımlılık yapıcı etkisinden sorumlu olan nikotindir. Düzenli alımda keyif verici etkisi de olan nikotin, alınmadığında yani sigara bırakıldığında ‘yoksunluk belirtileri’ne yol açar. Bu yoksunluk belirtileri ise şiddetli sigara içme arzusu, sinirlilik, huzursuzluk, gerginlik, kendini mutsuz hissetmek, konsantrasyonda azalma, iştah artışıdır. Bunlar sigarayı bırakmayı zorlaştıran en önemli etkenlerdir” diyerek sigarayı bırakmak için tıbbi destek almanın önemine işaret ediyor. Sigarayı bırakmak isteyenlerin bırakamama nedenleri üzerinde durarak bu konuda kararlı olanlara bir yol haritası çiziyor:
Nasıl bırakacaksınız?“Sigarayı bırakmak zordur ama imkansız değildir. Kendi kendinize bırakmayı denediğinizde zorlanıyorsanız, bir hekime danışarak etkinliği kanıtlanmış tıbbi tedavi yöntemlerinden yararlanabilirsiniz.”
Sigarayı Bırakmada 3 adım…Doktorunuza danışın: Sigara bırakma ile ilgili öneriler almak için hekiminze danışın.
Bırakma günü belirleyin
Sigara bırakma tedavilerinden yararlanın: Doktorunuzun önereceği sigara bırakma tedavileri özellikle yoksunluk belirtilerini azaltarak sigarayı bırakmanıza yardımcı olabilir ve bırakma sürecini kolaylaştırabilir.
Vazgeçmeyin…Prof. Dr. Tunçalp Demir “Sigarayı bırakarak bir bağımlılıktan kurtulmuş olursunuz. Bu sürece dair şüpheleriniz olabilir ancak yılmayın, aynı kararlılık ile devam edin. Her deneme bırakmaya giden yoldaki bir adımdır. Bir sigara yakmak istediğinizde sigara bırakma nedeninizi hatırlayın, çocuklarınızı, sevdiklerinizi, bırakma nedenlerinizi, ya da sigarasız hayatın keyifli yönlerini hatırlayın. Evet, bugün kendimiz için iyi bir şey yapalım ve sigarayı bırakalım” şeklinde konuşuyor.
Sigarasız hayat size neler kazandıracak?Başta 40’tan fazla ölümcül hastalık riskiniz azalır, sevdiklerinizle daha uzun ve sağlıklı yaşarsınız.
Sigaraya harcayacağınız parayı ailenize harcarsınız.
Kendinize güveniniz artar.
Eviniz, kıyafetleriniz, nefesiniz kötü kokmaz.
Çocuklarınıza, çevrenize iyi bir örnek olursunuz.