“KIZILAY NEREDE?”
CHP
Adana Milletvekili Orhan Sümer, koronavirüs salgınında yeteri kadar devreye
girmemekle eleştirilen Kızılay’a çağrı yaptı. Sümer, Kızılay’ın yurtdışındaki
çalışanlarının Türkiye’ye çağrılmasını; 65 yaş üzerindeki vatandaşların
ihtiyaçların karşılanması ve sokağa çıkmamaları konusunda uyarılması görevini
de güvenlik ve belediye görevlileri yerine Kızılay gönüllüleri tarafından
yapılmasını istedi.
Sümer
yaptığı yazılı açıklamada etkisini artıran koronavirüs salgınına karşın
iktidarından muhalefetine, sivil toplum kuruluşlarından her vatandaşa kadar
herkesin büyük sorumlulukları olduğunu belirtti.
Sivil
toplum kuruluşunun tüm imkanlarını seferber ettiğini, sanatçıların ve sporcuların yardım
faaliyetlerinde bulunduğunu anımsatan Sümer, CHP olarak kendilerinin de
yakından takip ettikleri sürece hem önerileriyle hem belediyelerin
çalışmalarıyla dahil olduklarını kaydetti.
Sümer,
yaşananın bir afet olduğunu ve afetlerde en aktif görevin Kızılay tarafından yerine
getirilmesinin beklendiğini ifade ederek “Kızılay’ı ne salgın başladığında ne
de yayıldığında görebildik. Afetlere ilk müdahale etmesi gereken Kızılay, ancak
kamuoyu baskısı oluştuktan sonra bir yardım kampanyası başlattı” dedi.
Türkiye’nin
acilen maske ihtiyacı olduğu bir dönemde Kızılay’ın başka ülkelere maske ve
gıda yardımında bulunduğuna dikkat çeken Sümer şöyle devam etti:
“KİMSENİN
ARPALIĞI VE ARKA BAHÇESİ OLAMAZ”
“Kamuoyunun
gündemine son olarak Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş tarafından kendilerine
yapılan 8 milyon dolar tutarındaki bağışı Ensar Vakfı’na aktarmasıyla,
yöneticilerinin aldıkları yüksek maaşlarla gündeme gelen Kızılay işlevini
kaybetmek üzeredir.
1868
yılında kurulan, savaşlarda ve afetlerde halkımızın yanında olan Kızılay,
kimsenin arka bahçesi ve arpalığı olamaz. Bu ülkenin en büyük değerlerinden
biri olan Kızılay’ın itibar kaybetmesine izin veremeyiz.
Buradan
çağrı yapıyorum:
Kızılay,
yurtdışındaki personelini acilen Türkiye’ye çağırmalıdır. 65 yaş üzerindeki
vatandaşların ihtiyacının karşılanması ve sokağa çıkmamaları konusunda uyarılma
görevini güvenlik ve belediye görevlileri yerine Kızılay
gönüllüleri yapmalıdır.”