Tarih: 06.02.2018 20:58
LÖSEMİDE AKILLI İLAÇ UYGULAMASI
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’n de akut lösemi (kan kanseri) ile mücadele eden 19 yaşındaki Osman Aslan’a Kemik İliği Nakli yapıldı. Nakil sonrası hastada kanseri tekrar tetikleyecek az sayıda hücre kalınca akıllı ilaç adı verilen tedavi uygulandı 1 kürlük bir tedaviden sonra hasta tam sağlığına kavuştu
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Kemik İliği Nakli ve Hemaferez Ünitesi Medikal Direktörü Prof. Dr. Birol Güvenç Uzman Doktor Derya Dinçyürekle birlikte Osman Aslan’da yapılan nakil sonrası rezidüel denilen az miktarda kanser hücresine rastlanıldığını. Bu rezidüel hücrelerin kanseri tekrar başlatma olasılığı son derece yüksek olduğunu ifade ederek, Bunun üzerine hastaya, normal kan hücrelerine zarar vermeden bu sadece kanser hücreleri tarafından üretilen CD3 ve CD 19 isimli yüzey işaretleyicilerine yönelik çift etkili olarak isimlendirilen, kimerik antijen reseptörü (CAR) olan Blinatumab isimli akıllı ilaç tedavisi planlandığını, 1 kürlük bir tedaviden sonra hasta tam sağlığına kavuştuğunu belirtti. Güvenç Osman Aslan’ın şu anda ikinci kür ilacını aldığını da dile getirdi.
Güvenç, B Hücreli Akut Lenfositik Lösemi (ALL) tanısıyla izlenen hastanın klasik kemoterapi yöntemleriyle tedavi edilemediğini, Bunun üzerine remisyona girmemesine rağmen genç bir hasta olduğu için hastaya Türkkök aracığıyla sağlanan verici aracılığıyla kemik iliği nakli yapıldığını söyledi. Güvenç Nakilden sonra hastada rezidüel denilen az miktarda kanser hücresine rastlanıldığını, Bu rezidüel hücrelerin kanseri tekrar başlatma olasılığının son derece yüksek olduğunu vurguladı.
Bunun üzerine hastaya ,normal kan hücrelerine zarar vermeden bu sadece kanser hücreleri tarafından üretilen CD3 ve CD 19 isimli yüzey işaretleyicilerine yönelik çift etkili olarak isimlendirilen, kimerik antijen reseptörü (CAR) olan Blinatumab isimli akıllı ilaç tedavisi planlandığını, 1 kürlük bir tedaviden sonra hasta tam sağlığına kavuştuğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Güvenç, Bispesifik bir monoklonal antikor olarak bilinen bir çeşit immünoterapi tedavisi olan blinatumomab, Daha önceki tedavilere yanıt vermeyen (Dirençli /Refrakter) B-hücresi ALL'li ve Philadelphia kromozomu olarak bilinen genetik bir değişimin olmadığı hastalarda Sağlık Bakanlığının uygun bulup onaylaması durumunda kullanılabildiğini, Başka bir deyişle sadece belirli koşulları taşıyan bir hastalık gurubunda uygulanabildiğini dile getirdi.
BAŞKA HASTALARA DA UYGULAMAYA BAŞLIYORUZ
Başka bir hastaya aynı tedavinin çok yakın zamanda başlanacağını söyleyen Birol Güvenç, kliniklerinde belirli şartları taşıyan hastalarda sağlık bakanlığı onanıyla akut myeloid lösemide de akıllı ilaç kullanımına geçildiğini geleceğin ; akıllı ilaçlar ve artık bundan sonrada vücudun kendi savunma hücrelerini kullanan “akıllı hücreler “ tarafından şekillendirileceğini ifade etti
Güvenç sözlerini şöyle sürdürdü; “Yıllarca kanser tedavisinin temelleri ameliyat, kemoterapi ve radyasyon tedavisiydi. Son yirmi yılda ise kanser hücrelerde görülen özel moleküler değişiklikler üzerine ağırlık verilerek kanser hücrelerini hedef alan ilaçlar daha geniş bir tanımla “hedefe yönelik tedaviler “denilen tedaviler birçok kanser türü için standart tedaviler olarak yerlerini sağlamlaştırdılar.Ancak son birkaç yıldır, bir hastanın bağışıklık sisteminin tümörlere saldırma gücünü belirleyen ve güçlendiren “immünoterapi yaklaşımları”, kanser tedavisinin en güçlü silahı olarak ortaya çıktılar. Bu yaklaşımın esasını ; kanser tedavisinde hastaların kendi immün hücrelerini toplamak ve kullanmak yatmaktadır. Birkaç kaç çeşidi vardır ancak bugüne kadar, bu yöntemlerden en çok öne çıkanı CAR ve CAR T-hücresi tedavisidir.CAR retaikte kullanılırken CAR-T büyük adımlarla ilerlemektedir”
LÖSEMİLİ HASTALARDA TEDAVİYLE YAŞAM SÜRESİ UZADI
Güvenç ,Lösemilerin akut ve kronik olarak iki tipte görülmekte olduğunu kronik lösemilerin çözümünde hedeflenmiş tedaviler neredeyse devrim yarattığını dile getirerek, Örneğin Kronik Myeloid Lösemide 2000 yılı öncesi yaşam süresi 6-7 yılla sınırlıyken bugün istisnalar dışında yaşam süresi 25 yılın üzerine çıktığını, Üstelik hastaların kemoterapi yerine sadece oral tablet kullandıklarını, Kronik Lenfositik Lösemi ve Lenf kanserlerinde, multiple myeloma denen kanserlerde benzer şekilde hedeflenmiş tedaviler son 5 yılda yerlerini aldığını ve hastalıkların gidişatını dramatik şekilde değiştirdiklerine vurgu yaptı.
Birol Güvenç , Akut lösemilerin tedavisinde büyük sorunlar olduğunu , hastalar düzelse bile nakil yapılmazsa tekrarladığını ve hematolojinin şu an için en büyük problemi olduğunu ; ancak son 2-3 yıl içerisinde akut lösemiler olan akut lenfositik lösemi ve akut myeloid lösemilerin tedavisinde büyük gelişmeler olduğunu bunların süratli bir şekilde pratikte yerini almaya başladığını söyledi.
HER HASTAYA UYGULANAMIYOR
Her hastanın bu tür ilaçları almasının uygun olmadığını, her hastanın ayrı bir birey olduğunu, kanserinin farklı olduğunu sözlerine ekleyen Güvenç, bu ilaçların kullanımlarının önemli şartlar gerektirdiğini , mesela belirli mutasyonların ve yüzey belirteçlerinin olması gerektiğini hastalığın evresinin , tipinin bu yaklaşımları etkilediğini belirtti.
Güvenç, ayrıca Bu tedavilerin çoğu pratiğe girmemiş girenlerinde henüz emekleme aşamasında olduğunu; bu nedenle büyük beklentilere girilmemesi ve internette dolaşan çoğu gerçek olmayan bilgilerden ve gereksiz yere beklentiye sokan gerçek olmayan haberlerden uzak durulmasını mutlaka doktorlarla konuşulması gereğini vurguladı.
TÜRKİYE SAĞLIK ALANINDA ÇOK İLERDE
Bugün Türkiye’de hematolojik rahatsızlıklarda tüm dünya ile aynı tedavilerinin verebildiğini söyleyen Güvenç, Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı çok önemli çalışmalar ve verdiği desteklerle artık hastaların yurtdışına gitmelerinin gerek kalmadığına vurgu yaparak, ”Sonuç olarak hastalarımızın ve hasta yakınmaları çok büyük hayallere kapılmamalı ancak bu tür yeni tedavilerin artık günlük yaşamımıza küçük adımlarla girdiğini bilmesinde de fayda var”
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —