NARENCİYEDE DEMİRYOLU İLE NAKLİYE BAŞLAMALI
Ekonomim Gazetesi’nden Eraş Şen’in haberine göre, Türkiye’nin bu yıl 6 milyon tonu geçmesi beklenen toplam narenciye üretiminin üçte birinin yapıldığı Adana’da hasat sezonunun başlaması ile birlikte sektörün sorunları ve beklentiler de konuşulmaya başlandı. Sorun listesinde ilk 3 sırada; bahçe-market arasındaki yüksek fiyat farkı, nakliye maliyetlerinin aşırı artması ve işçi bulamama endişesi yer alıyor.
Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, Adana ve Hatay’da erkenci mandalina hasadının başladığını, dalında 4.5-5 TL’ye alınan ürünün, markette ise ‘turfanda, naturel, doğal’ gibi reklamlarla kilosu 35 liraya satıldığını söyledi. Bu gıda enflasyonundan çiftçinin sorumlu olmadığını vurgulayan Doğru, “Gıda enflasyonunun suçlusu; aracı, sonra satan, market, hepsi ama çiftçi değil. Dünyada da böyledir; bahçe ile market fiyatı arasında yaklaşık 3 kat fark olabilir. Ürün ttüketiciye gelene kadar bunun yüklemesi var, sandığı var, firesi, nakliyesi var ancak 3.5-4 liralık ürün 35 liraya, yani 10 kata çıkarsa olmaz. Burada bir haksız kazanç var” dedi.
Sorunun çözümünün öncelikle denetimlerin daha sık yapılmasında olduğunu ifade eden Doğru, nakliye maliyetinin azaltılması için de demiryolu kullanımını önerdi. Doğru, “Sadece karayolunu değil, demiryolunu da kullanarak ürünü büyük şehirlere ulaştırmak gerekiyor. Kent tarımı gibi uygulamalar bu konuda çözüm olmaz. Bunun yerine Adana, Mersin, Antalya’dan büyükşehirlere yaş meyve, sebze giderken tren yollarını, hızlı trenleri kullanarak çözüm bulmak lazım. Halen hiçbir tarım ürününün nakliyesinde demiryolu kullanılmıyor. Bazı yenilikler yapmak lazım, yoksa bugünkü gibi devam ederek olmaz” diye konuştu.
Süreçte son satıcıların do sorumluluğu olduğunu bildiren Doğru, “Son satıcı yüksek kar ekliyor, 15 liraya aldığı ürüne 25 lira yazıyor. Belirledikleri fiyat keyfe kalmış. Ben çiftçi olarak bir yıl boyunca emek edip, bütün riskini alıyorum, onların karı kadar kar etmiyorum. Böyle bir şey olabilir mi?” ifadesini kullandı.
Doğru, bu yıl ülke genelinde 6 – 6.5 milyon ton rekolte beklendiğini, yaklaşık 2 milyon ton ihracat yapılmasını öngördüklerini kaydetti. İhracatta bütün narenciye türlerinde ton başına 1.500 lira destek beklediklerini hatırlatan Doğru, “Bazı çeşitlerin şu anda dalında çok fazla meyvesi var, banlara ihracat desteği gerekiyor. Dalında kalacağına, döviz getirsin. Ancak şu ana kadar herhangi bir adım atılmadı. Bir an önce ihracat desteği açıklamasını bekliyoruz” dedi.
Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan da narenciyede çalışacak Suriyeli işçiyi dahi bulmakta zorlandıklarını açıkladı. Daha önce doğu illerinden Çukurova’ya gelen tarım işçilerinin artık bulundukları bölgede gelişen tarım alanlarında çalıştığını belirten Doğan, şöyle konuştu: “Bu yıl Adana’da soğanı sökecek işçi bulunamadı. İşçi konusunda asıl zor günlerimiz daha gelmedi. Yakında peşin paraya dahi işçi bulamayacağız. Limonda hasada yeni başladık, mayer cinsinin dışında limon kesilmiyor, çünkü talep yok. Yüksek talep olsa limona bile işçi bulamayız. Asıl ilerleyen aylarda mandalina, portakal, greyfurt hasadı başlayınca durum daha kötü olacak. Bir sıkıntı var ama kimse görmüyor. Bu konuda Valilik, Kaymakamlık, Çalışma Bakanlığı, İşçi Bulma Kurumu ile görüştük, kimse bir şey yapamadı”
Türkiye’deki işsizlerin masa başı iş istediğini, kimsenin tarıma yönelmediğini söyleyen Doğan, çözüm olarak diğer ülkelerden tarım işçisi getirilmesini önerdi. Doğan, “Türki cumhuriyetler gibi bölgelerden mevsimlik tarım işçisi getirilebilir. Aslında mevsimlik de denmez kalıcı olarak düşünülebilir, çünkü narenciye ağustosta başlıyor, nisan ayına kadar 8 ay devam ediyor. Halen bu işi Suriyeliler yapıyor ancak onların da sayısı her geçen gün azalıyor. Adana’nın tamamı bahçe oldu, işçi ihtiyacı çok arttı. Buna karşın tarımda çalışan Suriyeliler başka sektörlere kaydı, bir kısmı da Antalya, Konya, Bursa gibi illere gitti.
Narenciye hasadında bir işçi 447 lira yevmiye ile çalışıyor. Bunun 42 lirasını elçi alıyor. Tarım işçilerinin yevmiyesi brüt asgari ücretin 30’da biri olarak hesaplanıyor.