Tarih: 11.12.2021 00:52
NE OLURDU, DÜŞÜNMEMEYİ BECERMEK MÜMKÜN OLSA
İçimden yazı yazmak gelmiyor bugün. Bırakın yazı yazmayı, hiçbir şey yapmak gelmiyor. Okumak, konuşmak, şarkı söylemek, müzik dinlemek, televizyon seyretmek, telefonlara cevap vermek, hatta düşünmek bile… Hiç enerji, çaba gerektirmeyen, adına tembellik denilebilecek eylemler
Hepsini yaptım ama birini beceremedim. DÜŞÜNMEMEK. Galiba becermek de mümkün değil. Elimizde değil. Düşünmemeyi düşünmek bile, düşünmeyi gerektiriyor. Ve düşünüyorum ister istemez:
- Ne biçim insanlar olduk biz?
- Nasıl bir dünyada yaşıyoruz? Bu dünyayı kimlerle paylaşıyoruz?
- Yaşamın anlamı ne? Ne yapmak, nereye ulaşmak istiyoruz?
- Mutlu muyum? Bir tek ben miyim mutsuz olan? Toplum olarak mutlu muyuz?
- Neden mutlu olmaya çalışmak yerine, dünyayı birbirimize zindan etmeye çalışıyoruz? Vs.
ŞU HABERE BAKAR MISINIZ? GERÇİ ZATEN BİLİYORSUNUZ AMA…
- Olay yeri, Antalya İlim ve Kültür Derneği Yurdu.
- Derneğin Amacı: “Toplumumuzun huzuru ve barışı için; fertlerin milli ve manevi değerlerine bağlı olarak; dil, din ve tarih şuuru ile yetişip gelişmesine katkıda bulunmak,” imiş. Tarikat kendi söylüyor.
- Olay ne? Derneğin aşçısı İhsan Güney,18 yaşında bir öğrencinin başını satırla keserek,gövdesinden ayırdıktan sonra, göğsünün üstüne koymuş ve kazandığı zafer üzerine, “Deccal'i vurdum,” diye bağırmış. .
- İhsan Güney kim? Şizofren bir manyak.Psikotik Belirtisiz Manik teşhisiyle, her ay rutin kontrollere gitmesi gerekirken, kontrollere gitmemiş. Üç ay önce işe alınmış.
- Yurt binasının durumu nedir? KAÇAK. TABELASI BİLE YOK.
- Bina kime ait? Antalya’da görevli Birinci Sınıf Emniyet Müdürü unvanlı bir polis müfettişine?
- Bina yurda nasıl intikal etmiş? Çaktırmadan polis müfettişinin babası kiralamış.
- Yasaksa açılışı nasıl yapılmış? Dış İşleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu’nun dualar okuduğu bir törenle.
- Valilik ne yapmış? “Bu olaya dair bilgi, belge, görüntü kesinlikle hiçbir yerde paylaşılmayacak, dikkat edilecek,' demiş. Ve haberlere erişim yasağı gelmiş.Daha ne yapsın?
VE BABA…YORUMSUZ YAZIYORUM.
Zavallı gencin cenazesini almak için, memleketinden gelen öğretmen babasına derneğin başkanı Barış Kaplan eşlik etmiş. Adli Tıp'tan cenaze alınırken, babaya 30'a yakın polis nezaretetmiş ve babayla kimsenin konuşmasına izin vermemiş.
ŞİMDİ DİYORUM Kİ…
- KEŞKE DÜŞÜNMEMEYİ DE BAŞARABİLSEK.
AYRICA BABAYA DA SÖYLEYECEK SÖZÜM VAR AMA
- “SUS,” DİYORUM KENDİ KENDİME VE KONUŞMAMAYI BAŞARIYORUM.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —