James Rickards;
Ülkenizde yayınlanmış “kur savaşları” adlı yapıtı var.
ABD’de devlet yetkililerine danışmanlık yapmış,
ABD Merkez Bankası FED için çalışmış,
CIA ile Pentagon’da yer almış,
ABD’de emlak krizinin oluşacağını öngörmüş,
Ülkemizde yaşanan krizi öncesinde bilmiş,
ABD’li hukukçu, finans danışmanı…
Şimdi, covid 19 konusunda “konuşulmayan” olgulardan söz ediyor!
***
James Rickards, yaptığı açıklamasında, salgın nedeniyle “küresel finans sistemi beş aşamada çökecek” diyor.
Rickards, açıklamasında “beş aşamayı” şöyle sıralıyor:
*İşsizlik,
*İflas,
*Morgıç ile diğer kredilerin ödenememesi nedeniyle yaşanacak olan banka iflasları,
*Besine erişim sıkıntısı ile sosyal patlama,
*Sıkıyönetim/ askeri yönetim…
Konuyu tersten “yeniden” sayarsak;
Küresel salgın yönetimsel, doyum, kredi ödemeleri, iflas, işsizlik biçiminde.
Başta “işsizliğin” çözülmesi “iflasların” yaşanmamasını, “iflasların” çözülmesi “kredilerin” ödenmesini, “kredilerin” ödenmesi “doyumun” yerine gelmesini, “doyumun” yerine gelmesi “yönetimsel” zorlukların aşılmasını sağlayacağı…
Bankaların, AB’de “mevduata” verdiği devlet güvencesini kaldırmak istemesi, 2023’den sonra bazı devletlerin “nakit para” basımına/ kullanımına son vermek için gün sayması, “nakit para” yerine “sanal/ dijital kripto” paranın yaşama girmesi için çaba harcanması…
James Rickards’ın yaşanacak “değişimle” ilgili açıklamasının açılımı böyle…
***
Yaşanan/ yaşanacak olan “değişimde” neredeyiz/ne yapacağız peki?
Sokağa çıktığımızda her şey, üç-beş ay öncesi gibi olmamasına karşın, politikacıların “yönetme/ egemen olama” tutumları değişmeden sürüyor; yine birbirlerini anlamamak, yine birbirlerine dayanamamak, yine “benim çalanım iyi” demek, yine “muhalefetin” işsiz/ doyumsuz/ geçimsiz kalmasına izleyici olmak, yine “rantsal/ peşkeş” çalışmalarına “daha da” hız vermek, yine “daha çok” çalmanın yollarını aramak, yine…
Şu an Horzum yaylasındayım…
Adana’nın sıcağı, bungunluğu olmasa da; üç-beş kişinin olduğu market/ kasap/ fırın önlerinde bulunanlar birbirinden “kendini” sakınarak sırasını koruyor olması, birbirinden uzaklaşması, maske takması, aralık koyması…
“Çocuğuma eskisi gibi sarılamıyorum, dost/ arkadaş bir yana. Dışarı çıkmamın ardından eve gelişimde, daha kapı eşiğinde eşimin lavaboya göndermesi, suya-sabuna eskisinden çok dokundurması… Ne bileyim, bizde covid sonrası değişim var!”
Diyenleri; daha da ileri gidip, “her” duyulan acıda/ titremede/ yanmada/ ağrıda/ uğultuda “covid” belirtisi arayan, psikolojisi değişime uğrayanları bilmeyen/ duymayan yok!
Değişimi yaşamayan yok, yöneten/ egemen olandan başka…
***
Her ne demekse; açılımı şu ana dek yapılamayan, ancak “iktidarın” alanlarda sıkça yinelediği “istihdamda/ işsizlikte düşü sağladık” sözlerine dayanak olan TÜİK verileri ne denli gerçekçi, ya da bu verinin “dayanak” olarak gösterilmesinin gerekçesi ne?
“İstihdam” ülkedeki mevcut iş gücünün ekonomik “faaliyetler” içerisinde sürekli biçimde çalıştırılması, anlamına geliyor!
James Rickards’ın öne sürdüğü “işsizliğin” büyümesinin/ etken olmasının sonucunda “nelerin” yaşanacağı “iktidarın” da masasında yer olan bir olgu olmalı ki; büyüyen “işsizliği”, daralan “istihdamı” olanın dışında/ kirli bilgilerle yurttaşın önüne çıkarak “yeniden aldatıldığını” göremeyecek denli saplantılar peşinde!
Toplum, doğa, yarın, bir canlı vücudu gibi; “dün” yaşadığı sevincin, aldığı yaranın, ulaştığı doyumun, aldatıldığının, öğrendiğinin sonucu olarak vardır! Bir başka yaşamışlıkla, bir başka “hayal” gücüyle, bir başka beklentiyle ne var olması, ne de ayakta kalması olası değildir!
Sokakta yaşanan yadsınarak, var olamayan “şeylerin” varlığını ileri sürerek yapılan eylem/ duruş geleceğin kirletilmesi/ bozulması amacından başka amaç taşımaz!
***
ABD’li hukukçu, finans danışmanı James Rickards’ın söylediklerinin inandırıcı olup/ olmadığını, “dününe” bakarak anlamak olası…
Yalnız covid 19 sürecinde değil, böyle bir küresel salgın olmasa bile; toplumda yaşanan “ekonomik eşitsizliğin”, özellikle genç nüfusun yaşadığı işsizliğin büyümesinin ilerleyen aşamalarda “tehdit” konusu olmasının önünde hiçbir engel yoktur!
Covid 19, alınacak önlemleri “beri” çekmeyi zorlamaktadır!
İşsizliğin, banka kredilerini ödeme zorluğunun, piyasadan kopanların, beslenme/ doyum yetersizliğinin toplumda oluşturacağı sarsıntının öngörü çalışmalarının yapılmasıyla birlikte, içten/ dürüst biçimde çözüme odaklanmak gerektedir!
Olmayanı/ olmuş gibi göstererek değil!