SABAN :DÜZİÇİ KÖY ENSTİTÜSÜNÜ YENİDEN KAZANDIRILMASI ÜMİT EDİLİYOR
SABAN :DÜZİÇİ KÖY ENSTİTÜSÜNÜ YENİDEN KAZANDIRILMASI ÜMİT EDİLİYOR
Ç.Ü. Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Duygu Fazilet Saban, “Cumhuriyet Döneminin kırsal kalkınmayı yerinde eğitim ve üretim sağlayarak gerçekleştirmeyi hedefleyen Köy Enstitüleri projesinden günümüze ulaşan önemli bir örnek olan Düziçi Köy Enstitüsü yerleşkesinin kültürel miras niteliği taşıyan yapılarıyla birlikte yeniden değerlendirilmesi ve kazanılması için yerel halkın geliştirdiği öneriler doğrultusunda stratejiler geliştirilmesi önemlidir” dedi.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Türkoloji Araştırmaları Merkezi Kültür Evi’nde bir konferans veren Prof. Dr. Saban, Yeni Adana Gazetesine yaptığı açıklamada özel açıklamada ise şunları söyledi:
“Düziçi, daha önce Adana’ya bağlı bir ilçe iken bugün Osmaniye ilinin bir ilçesidir ve verimli Çukurova Ovası'nın kuzey-doğu u konuda şöyle dedi:
“Şehrin doğu kısmı Düldül, Dumanlı ve Tırtıl adı verilen dağlarla çevrilidir ve bu dağların yamacında, verimli düzlükler batıya doğru uzanmaktadır. Düziçi Köy Enstitüsü, bir tepenin üstünde üç konağın restorasyonu ile Seyhan-Bahçe-Haruniye Köy Eğiticileri Kursu olarak kurulmuş, restorasyonu kısa bir sürede tamamlanan yapı 1940 yılında 24 öğrenci ile eğitime başlamıştır. Açılışının üçüncü yılından sonra kampüs alanının yetersiz kalması nedeniyle enstitünün yeni bir alana taşınması gerektiğinden, Recai Akçay’ın açılan yarışmayı kazanması sonucunda Düziçi Köy Enstitüsünün yeni kampüsü tasarlanmıştır. Enstitünün arazisi daha sonra 1944 yılında eğitim amacıyla 1.485.000 metrekarelik bir tarım arazisinin kamulaştırılmasıyla genişletilmiştir.
Düziçi Köy Enstitüsü yerleşkesi batıdan doğuya doğru yaklaşık 20 metrelik eğime sahip bir arazide konumlandırılmış, yapılar kullanım amaçlarına göre yerleştirilmiştir. Doğu-batı yönünde bir aks üzerine yerleşen yapılar kuzeyde lojmanlar (26 adet), çok amaçlı salon, üç adet derslik, hamam, öğretmenlokali ve revir, güneyde ise yatakhaneler (üç adet), atölyeler (üç adet), sinema salonu ve tatbikat okulu olarak planlanmıştır.
Çukurova Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından FBA-2017-8802 numaralı proje ile desteklenen ve 2017 ile 2018 yıllarında Çukurova Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü programında olan MİM 314 Rölöve-Restorasyon dersini alan öğrencilerle birlikte yürütülen alan çalışmasında yerleşkedeki tüm binalar belgelenmiş ve ölçekli çizimleri hazırlanmıştır.Köy Enstitüsü mezunu Sayın Mehmet Mülayim ile yapılan görüşme sonucunda yapıların farklı zamanlarda inşa edildiği, derslikler, lojmanlar, atölyeler, çok amaçlı salon, revir, havuz, lojman, tatbikat okulu, bir yatakhane ve hamam binalarının 1954 yılında Köy Enstitülerinin İlk Öğretmen Okulları ile birleştirilmesine kadar oluşturulduğu anlaşılmış, bu bilgiler aynı zamanda eski tarihli haritaların incelenmesiyle doğrulanmıştır.
Düziçi Köy Enstitüsü yerleşkesi halen eğitim amacıyla kullanılmakta olsa da, yerleşke bütününde Anadolu Lisesi, Fen Lisesi, Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Tatbikat İlköğretim Okulu ile kreşin bulunması ve bu okulların farklı yaş gruplarındaki öğrencilere hizmet ediyor olması ortak alan kullanımı konusunda problem yaratmaktadır. Anadolu Lisesi 1970li yıllarda, Fen Lisesi ise 1980li yıllarda inşa edilmiş olan yapılarda hizmet vermektedir. Köy Enstitüsü için öğrenciler tarafından inşa edilmiş olan derslik binalarından ikisi harap durumda ve kullanım dışı iken birisi Enstitü müzesi olarak ziyaretçileri ağırlamakta, çok amaçlı salon depo olarak kullanılmakta , atölyeler okulların farklı ihtiyaçları için müzik odası, toplantı odası gibi fonksiyonlara hizmet etmektedir. Köy Enstitüsü yerleşkesinden günümüze ulaşan ve halen özgün fonksiyonuyla kullanılmakta olan yapılar ise lojmanlar ve Tatbikat İlkokulu’dur. 1970’li yıllarda, dönemin Öğretmen Lisesi öğrencileri tarafından Sinema Salonu olarak inşa edilmiş olan bina ise mevcut durumda toplantı-tiyatro salonu olarak hizmet vermektedir.
Yerleşke içerisinde aynı zamanda İrfan Çeşmesi, Bayrak Direği, Atatürk büstü ve bir diğer çeşme olmak üzere özgün niteliğe sahip anıtlar da yer almaktadır. Bu anıtlar hem mekânları tanımlamakta, hem de özgün tasarımlarıyla yerleşkeye kimlik kazandırmaktadır.
“DÜZİÇİ KÖY ENSTİTÜSÜ YERLEŞKESİ NASIL DEĞERLENDİRİLEBİLİR?’
2018 yılının Nisan ayında yerleşkeyi kullanan dört eğitim kurumunun yöneticileri, İlçe Milli Eğitim Müdürü, mezunlar, öğrenciler, Köy Enstitüleri konusunda çalışma yapmış olan akademisyenler ve yerel halkın katılımıyla, yerleşkenin yeniden değerlendirilmesine odaklanan bir çalıştay düzenlendiğini ifade eden Saban, “Çalıştay kapsamında Antalya/Aksu, Isparta/Gönen, Malatya/Akçadağ, Erzurum/Pulur ve Adana/Düziçi Köy Enstitülerinin mimari mirasının mevcut durumları sunulmuş, Düziçi Köy Enstitüsü hakkında akademisyenler bilgi vermiş ve Enstitü mezunları hatıralarını paylaşmıştır. Çalıştayın son oturumunda bir forum düzenlenmiş ve “Düziçi Köy Enstitüsü yerleşkesi nasıl değerlendirilebilir?’ sorusu ve yerleşkenin geleceği konusunda katılımcıların görüşleri alınmıştır.
Yerleşkenin kırsal kalkınma amacıyla nasıl kullanılabileceği sorusuna çalıştay katılımcıları tarafından geliştirilen öneriler iki grupta özetlenebilir. Köy Enstitüsü ve daha sonra kurulan Öğretmen Okulu mezunları kampüsün bir bütün olarak korunması, boş alanlara yeni yapılar inşa edilmemesi ve yerleşkenin yakın çevresine yüksek katlı yapılar inşa edilerek ya da yerleşke içerisinden yol açılarak özgün niteliğinin bozulmaması yönünde öneriler geliştirmişken; genç katılımcılar mevcut tescilli binaların yerel halkın bir araya gelebileceği ve yerel kültürün desteklenebileceği kullanımlarla sürekliliklerinin sağlanması üzerinde durmuştur. Her iki öneri de yerleşkenin bir bütün olarak korunması, boş alanlara yeni yapıların yapılmasından ziyade alanın boşlukları ile birlikte kalkınmasına hizmet ettiği Düziçi’ne, bağlı bulunduğu ile ve bölgeye, hatta ülkemize ekonomik kalkınma amacıyla yeniden kazandırılması yönünde olmuştur” dedi.
ENSTİTÜ İÇİNDE KÜLTÜREL MİRAS VAR
”Düziçi Köy Enstitüsü bünyesinde inşa edilmiş ve bir kısmı kültürel miras olarak tescil edilmiş olan yapıların bulunduğu yerleşke, eğitim amaçlı olarak kullanılan diğer on üç yerleşkede olduğu gibi Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı birden fazla okula ev sahipliği yapmaktadır” diyen Saban şöyle devam etti:
“Ancak, gerçekleştirilen alan çalışmasında her okulun kendine ait sınırlar içerisinde hizmet verdiği, yerleşke içinde bulunan tescilli kültür varlıklarından lojmanların bir kısmının, eski revir binasının (kreş), Tatbikat Okulu’nun ve sinema binasının dışındakilerin atıl durumdaoldukları, açık alanlarda düzenleme olmadığı ve öğrenciler açısından tehlike oluşturacak şekilde bakımsız oldukları tespit edilmiştir.
Cumhuriyet Döneminin kırsal kalkınmayı yerinde eğitim ve üretim sağlayarak gerçekleştirmeyi hedefleyen Köy Enstitüleri projesinden günümüze ulaşan önemli bir örnek olan Düziçi Köy Enstitüsü yerleşkesinin kültürel miras niteliği taşıyan yapılarıyla birlikte yeniden değerlendirilmesi ve kazanılması için yerel halkın geliştirdiği öneriler doğrultusunda stratejiler geliştirilmesi önemlidir. Çukurova Üniversitesi tarafından desteklenen proje kapsamında hazırlanan rapor 2019 yılında Düziçi Fen Lisesi Müdürü Sayın İsmail Gökçeli’nin desteğiyle Osmaniye İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Aydın Albak ile paylaşılmış, alanda yeni binaların inşa edilmesinin önlenmesi gerektiği ifade edilmiştir. 2020 yılında ise Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Turgay Uzun ve Osmaniye Valisi Sayın Dr. Erdinç Yılmaz ile Düziçi Köy Enstitüsü yerleşkesindeki binaların korunarak kullanıma açılması yönünde görüşmeler yapılmış ve Sayın Vali Dr. Erdinç Yılmaz’ın talimatıyla harap durumdaki iki derslik binası ve çok amaçlı salonun rölöve-restitüsyon ve restorasyon projeleri hazırlanmıştır. Koruma Kurulu tarafından onaylanmış olan projelerin en kısa zamanda uygulanması ve Düziçi Köy Enstitüsü’nün özgün halinde olduğu gibi bir bütün olarak Düziçi’ne yeniden kazandırılması ümit edilmektedir.”