Soma “Kader” diyerek geçiştirilemez
Soma “Kader” diyerek geçiştirilemez
Adana Meslek Odaları Birliği (ADAMOB) dönem sözcüsü ve Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, Soma’da yaşananları “kaderle”, “iş kazası” nitelemesi ile ya da “bu işin fıtratında vardır” gibi söylemlerle geçiştirilemeyeceğini söyledi.
“Soma maden ocağında yaşananlar kazadan öte bir işçi cinayettir.” diyen Çıtırık, ülkemizin madencilik kazasında Avrupa’da da birinci sıraya yükseldiğine dikkat çekti. Çıtırık yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Almanya'da son 40 yılda bu tür patlamalarda sadece 3 kişi ölmüş. Biz de son 30 yılda 1378 kişi ölmüştür. Madenlerde 73 yılda 3 bin insanımızı yitirdik. 2014’ün ilk 4 ayında birçok farklı meslek grubundan 396 işçi hayatını kaybetmiştir. Türkiye hala (19 yıldır) Uluslar arası Çalışma Örgütü(ILO) 176 numaralı “Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi”ni imzalamıyor. İmzalansa bu kaza olmayacak mı? Onu bilemeyiz ama imzalanıp kararlılıkla uygulansa belki olmayacaktı çünkü sözleşme işverene ve hükümete önemli sorumluluklar yüklüyor.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı 2010 yılında dünyada maden ölümleriyle ilgili bir araştırma yapmıştır. 2000 ile 2010 arasında Amerika’da 100 milyon üretim başına ölüm oranı 6 kişi. Çin’de ortalama 200 kişi. Türkiye’de ortalama 700 kişi.
Soma’da yaşananları kaderle, iş kazası nitelemesi ile ya da bu işin fıtratında vardır gibi söylemlerle geçiştiremezsiniz Biz, bu olaylardan sonra ders çıkarmak yerine hep ahı, vahı mı konuşmak ve duymak istemiyoruz. Biz, çözüm ve önlem alınsın istiyoruz. İşin en üzücü yanı da bu ve bu işletmede kaç işçinin çalıştığı hala bilinmiyor. Bunu kim bilecek? Güney Kore'de bir gemi battı, yüzlerce insan hayatını kaybetti, sorumluluk sahibi ülke yöneticileri istifa etti. Biz bu tür cinayetlerin bir daha olmaması için konuşuyoruz. Biz, bu siyasi iktidar şöyledir, böyledir demiyoruz. Manisa Milletvekillerinin Soma'daki maden ocaklarındaki patlama ve ölümlerle ilgili araştırma önergesi neden ret ediliyor?
6331 sayılı iş sağlığı ve iş güvenliği yasası 2 yıldır yürürlüktedir. O zaman kamudaki iş yerlerinin denetimlerinin yapılıp yapılmadığı, bu sonuçta kar amacıyla değil, kamu yararının hakim kılınarak yürütülmesi gereken bir iştir. İhaleyi bizde olan, bizden olmayan şeklinde ayrım yapılmadan, kamu yararını ve kamu çıkarları gözeterek yapılmalıdır. 1983-84 yıllarından itibaren KİT’lerde başlatılan özelleştirmeler ne için yapıldı? Bu işletmeler ya teknolojik gelişimlerini sağlayamamıştır, ya istihdam ve KDV yaratamamaktadır ya da artık kamuya ve devlete yük getirmeye başlamıştır. O zaman bu kurumlar halka arz ve blok satış yöntemleriyle satılır. Türkiye'nin geçmişinde yaptığı özelleştirmelerde, PTT'nin T'si’ne, TÜPRAŞ'a bir bakalım. Bunlar zarar mı etmiştir? Bunlar KDV mi yaratmıyordu? Dünya'da esen Neoliberalizm rüzgarları sonucunda, kamu hizmetlerini yok pahasına satılmıştır..
Soma Cumhuriyet Savcılığı soruşturmasını başlatmıştır. Bu siyasi iktidar döneminde yaşanan iş kazalarına artık iş cinayetleri dönemi yaşamaktayız. Biz, bu soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yürütülmeyeceği kaygısı içindeyiz. Sorumluluk sıfatını taşıyanların bunun bilincinde olmaları ve hareket etmeleri, yurttaşın acısını anlayabilmeleri, empati ile yaklaşılması gerekmektedir.
Yurttaşın eleştirilerini dinleme yerine despot bir tavır ve faşizan bir anlayış sergileyen, yeri geldiğinde darp eden bir yönetim olmamalıdır.
Ülkemize başsağlığı diliyorum. Çok talihsiz ve üzücü bir olaydır. Soma’da işlenen suç nedeniyle çok üzgünüz, Baro heyetimizle birlikte Soma’ya giderek hayatını kaybeden maden işçilerinin ailesine taziye mesajlarımızı ileteceğiz. Yaralarının sarılmasına bir nebze olsun katkı sağlamaya çalışacağız. “