Adana Tabip Odası ve SES, Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları hastanesi hekim ve sağlık çalışanlarının “ÖFKE” VE “ÇARESİZLİK” içerisinde olduklarını savundu, hastane yönetiminin yeteneksizliği ve ilgisizliğini protesto etti.
SES ve Adana Tabip Odası adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal, “Bu hastanede çalışan meslektaşlarımız İl Sağlık İdaresinin hastaneye karşı takındıkları ihmalkar ve sorunların çözümünden uzak yaklaşımlarından çok rahatsızdır. Hastane yönetiminin sorunları çözmedeki yeteneksizliği, ilgisizliği sonucu hekimler ve diğer sağlık çalışanları üzüntü, öfke ve çaresizlik içinde çalışmaktadırlar.” dedi.
Prof. Dr. Hilal, konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları hastanesi 530 yatak kapasitesi ile Bakırköy Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden sonra Türkiye’nin 2. büyük ruh sağlığı hastanesidir. Ayrıca 16 ilin bağlı olduğu bölge hastanesi konumundadır. Son 3-4 yıl içerisinde 20'ye yakın psikiyatri uzmanı hastanenin bu durumundan dolayı emekliye ayrılmış, istifa etmiş ya da tayin isteyerek başka hastanelere gitmek durumunda kalmıştır. Kalan hekimler ve sağlık çalışanları da hastaneden ayrılmak istemektedirler. Hastanenin fiziki şartları ve hasta yatak kapasitesi, hasta ve çalışan sağlığı düşünülmeden planlanmıştır.”
HEMŞİRELER İŞ YÜKÜ ALTINDA EZİLİYOR
“Koğuş sisteminin olması erkek servislerinde 50 ve üzeri hastaya, Kadın servislerinde 40 ve üzeri hastaya, nöbetlerde 2 yada 3 hemşirenin hizmet vermesi tedavinin doğru düzgün yapılamamasına, sağlık emekçilerinin kendini korona enfeksiyonundan koruyamamasına, güvenlik açısından sıkıntılar yaşanmasına, çalışanların tükenmişliğine neden olmuştur. Bu hastanede yatan hastalar birçok şehirden gönderilen, ağır ruhsal bozuklukları olan, kendisine ve çevresine zarar verme riski yüksek olan hastalardır. Olması istenmemesine rağmen önüne geçmenin tıbben mümkün olmadığı durumlar vardır. Hastanede ki tüm sağlık çalışanları özverili şekilde çalışarak bu durumların önüne geçmeye çalışmaktadır.”
PANDEMİ SÜRECİNDE SORUNLAR KATLANARAK ARTTI
“Hastanede yakın zamanda meydana gelen, 2 Hemşire 1 Doktorun açığa alınmasıyla sonuçlanan olaydan sonra Hastane yönetimi, hemşirelerin serviste yatan 50 yi aşkın hastayı her 15 dakika da bir kontrol amaçlı dolaşmalarını, kamera gözlemlemelerini yapmaları istemiştir. Bunun yapılmasının fiziken mümkün olmadığı yöneticiler tarafından da bilinmektedir. Bunun amacı, olası bir kötü durumda tüm sorumluluğu çalışanlara yüklemek olduğu açıktır. Pandemi sürecinde hastanedeki sorunlar katlanarak artmıştır. Koğuş sistemi olan hastanede hekimlerin önerileri idare tarafından dikkate alınmamıştır. Yatan ona yakın hasta da korona testi pozitif çıkmış ve bu hastalar hiçbir hastane tarafından kabul edilmemiştir. Hastane ve İlin sağlık yöneticileri de bu duruma sessiz kalmış hastalar koğuşlarda kalmaya devam etmektedir. Bu durum hem diğer hastalar için hem de sağlık çalışanları için ciddi risk oluşturmaktadır. Yoğun bakımı, bu konuda yetişmiş yeterli sayıda tıbbi personeli hatta tıbbi malzemeleri olmayan bir hastanede bu hastaların nasıl tedavi edileceği bilinmemektedir. Ayrıca pandemi döneminde bakanlık tarafından belirtilen ek ödemelerin yapılmaması veya dengesiz yapılması, sağlık çalışanları arasındaki iş barışını bozmaktadır.”
HEKİMLER YÖNETİCİ TARAFINDAN MAKAMDAN KOVULUYOR
“Sorunları hastane yönetimi ile konuşmaya giden hekimler, durumu hastane yöneticilerine anlatmaya çalışmışlar ancak konuşma tamamlanmadan makamdan kovulmuşlardır. Hastane idaresinin gözdağı amacı ile hekimler hakkında soruşturma açtığı söylenmektedir. İdarecilerin görevinin meslektaşlarının çalışma şartlarını düzeltmek sorunlarını çözmek olduğunu hatırlatır, haksızlığa uğrayacak meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu ve sürecin takipçisi olacağımızı belirtiriz.”