TBMM Katip Üyesi ve CHP Adana Milletvekili Av. Elif Doğan TÜRKMEN, 1921 Anayasasının TBMM’de kabulünün 95. Yılı dolayısıyla bir mesaj yayınladı,”Tek adamın emir verdiği başkanlık sistemi arzulanıyor.”dedi.
Türkmen’in mesajı şöyle:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması yolunda önemli bir adım olan 1921 Anayasası’nın (Teşkilat-ı Esasiye Kanunu) en önemli özelliği; egemenliğin kayıtsız şartsız ulusun olduğu ilkesini kurallaştırması ve böylece ulusal devletin ilk adımının atılmasını sağlamasıdır.
Ankara Hükümetinin Kurtuluş Savaşı sürecinde hazırladığı 1921 Anayasası; Osmanlı İmparatorluğunun yerine yeni bir devletin kuruluşunu, adli ve politik olarak belgelemesinin yanı sıra, yasama ve yürütme yetkisini milletin tek ve gerçek temsilcisi olan TBMM’de toplandığı için de, ilk kez Meclis Hükümeti sistemini benimseterek hayata geçirmiştir.
Bir Asra yaklaşan Cumhuriyetimiz ve parlamenter sistemimizin temelini oluşturan 1921 Anayasası kısa sürelik ömrüne rağmen, sonrasında hazırlanan anayasaların temelini oluşturmuştur. Günümüzde; darbe anayasası olarak adlandırılan ve Kabulünden buyana birçok maddesi değiştirilen mevcut anayasa üzerindeki tartışmalar ise farklı bir boyut kazanmıştır.
Anayasa tartışmaları; darbe düzenlemeleri içeren hükümlerinin değiştirilmesinden öteye geçmiş, siyasal iktidarın anayasa değişim talebi; rejim değişimine odaklanarak, parlamenter sistem ve Cumhuriyetimiz tartışılır hale gelmiştir. Bireysel hak ve özgürlükler, demokratik-çağdaş kazanımlar, birbirinden bağımsız yasama-yürütme-yargı erkleri bir kenara itilirken, tek adamın emir verdiği bir başkanlık sistemi arzusu gündemi işgal etmektedir.
SİVİL İKTİDAR ASKERİ DARBE VE VESAYETİN YERİNİ ALDI
Yıllarca darbelerle vesayet altına giren, gerileyen ve yara alan demokrasimiz; günümüzde, siyasi iktidarın baskıcı, ötekileştiren, ayrıştıran, kutuplaştıran anlayışı ile gerilerken bir de rejim değişikliği tehlikesi ile karşı karşıyadır. AKP iktidarı; askeri darbenin, askeri vesayetin yerine geçmiştir. Türkiye; sivil darbenin, sivil vesayetin altındadır. İktidarın; her geçen gün, Cumhuriyetimizin ve demokrasinin kazanımlarını yok etmeye yönelik uygulamalarının, Cumhuriyetimizi ve eksikleri de olsa demokrasimizi yok edeceği unutulmamalıdır.
Tüm bu tehlikeler karşısında bizlere düşen, birlik beraberlik içinde; çağdaş, laik, özgürlükçü, eşit, bireysel haklara önem veren ve koruyan, hukukun üstünlüğünü savunan yeni bir Anayasa yapmak ve bu doğrultuda göstereceğimiz mücadeleden vazgeçmemektir. İktidarın; Türkiye’yi “Hitler Faşizmine” benzer bir rejime sürüklemesine asla müsaade etmeyeceğiz”
