Tütün 20. yüzyılda 100 milyon kişi öldürdü. Eğer aynı şekilde tütün kullanmaya devam edilirse 21. yüzyılda 1 milyar kişi ölecek. Avrupalı ve Türk uzmanlar artık bu oyuna son vermek için yeniden bir araya geldi.
26 – 29 Mart 2014 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek 6. Avrupa Tütün ve Sağlık Kongresi ECTOH, Avrupa Kanser Ligleri Başkanı Joan Kelly ve Avrupa Kanser Ligleri Birliği ve Belçika Kanser Vakfı Tütün Kontrol Uzmanı Luk Joonssens ‘ın katılımıyla açılışı gerçekleşti.
Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi (SSUK) işbirliğinde, Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği’nin ev sahipliğinde gerçekleşen kongrede, tütün kontrol politikaları açıklandı.
Ülkelerin tütün kontrol politikalarını “Tütün Ürünlerinin Fiyatı, Kapalı Alanda Sigara Yasağı, Tütün Kontrolüne Ayrılan Bütçeler, Tütün Reklam Yasaklarındaki Başarı, Tütün Ürünlerinin Paketlenmesi, Ülkelerin Sigara Bırakma Puanları” kriterlerine bakarak değerlendirdiklerini söyleyen Luk Joossens, Avrupa Birliği ülkelerinin tütün kontrol karnelerini açıkladı.
TÜRKİYE 5. SIRADA
Bu politikaları doğru uygulamada 50 puan üzerinde not alan ülkeler arasında Türkiye’nin 5. Sırada olduğunu söyleyen Luk Joossens, 4. Sırada Norveç’in, 3. Sırada İzlanda’nın, 2. Sırada İrlanda’nın, 1. Sırada İngiltere’ nin olduğunu belirtti. Avrupa Kanser Ligleri’nin ölçümlerine göre Avrupa’da sigara kullanım oranının % 28 olarak belirlendiğini sözlerine ekleyen Luk Joossens, ”En fazla sigara tüketen ülkelerin Yunanistan ve Bulgaristan olduğunu, en az sigara tüketen ülkelerin ise İsveç ve İzlanda olarak ölçümlediklerini ifade etti.
Kongre ve SSUK Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk, kongreye ilişkin bilgiler verirken şunları söyledi: 'Avrupa Tütün veya Sağlık Kongreleri üç yılda bir Avrupa Kanser Ligleri'nin (ECL) himayesinde düzenlenmekte olup, amacı tütün kontrolü alanındaki en son araştırmalar ile politikaları tartışmaktır. Kanser nedeniyle ölüm oranlarında tütün çok büyük bir etken.’’
Kongre Bilimsel Program Başkanı ve Sağlık Enstitüsü Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı ise, 'Kongrenin konusu tütün oyununa son vermektir. Bir kaç firmanın karlılığı için inanılmaz bir katliama tanık oluyoruz. Tütün ürünlerini artık kontrol etmek değil, yok etmek gerekiyor. Ancak bunu yaparken nikotin içeren yeni ürünler ile pazarı devam ettirmek istemiyoruz. Bu konunun kongrede çok tartışma yaratacağını düşünürken, ülkemizde de piyasaya sunulabilecek tütün içermeyen ancak nikotin ve katkı maddeli yeni ürünleri için de aynı mücadeleyi sürdüreceğimizi belirtmek isterim' diyerek görüşlerini aktardı.
Kongre sekreteri ve SSUK genel sekreteri Sn. Efza Evrengil 'Kongre öncesi SSUK Sempozyumu için SSUK bileşeni kurumların temsilcileri bir araya gelerek, sona varım hedefi doğrultusunda durum değerlendirmesi yapmaktayız. Bu etkinlikte, başta Sağlık Bakanlığı ve TAPDK olmak üzere ilgili kamu kurumları yaptıkları çalışmaları tanıtmak, büyük çoğunluğu sağlık meslek örgütlerinden oluşan SSUK üyesi STK'lar da kendi raporlarını sunmak için fırsat buldular.' dedi.
Türkiye’de Öncelikle Kapalı Alanlarda İhlaller Önlenmeli!
Kongrede konuşan Türk Tabipler Birliği adına SSUK Yürütme Kurulu üyesi Dr. Özen Aşut ile Halk Sağlık Uzmanları Derneği adına SSUK Yürütme Kurulu üyesi ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Dilek Aslanda ülkemizdeki durumu değerlendirdi: 'Sigarasız açık alanlar dünyada önemli, pek çok ülke için öncü sayılacak bir uygulamadır. Bu konuda Türkiye'de de çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Ancak, bu uygulamaya geçişin öncesinde kamuya açık-kapalı alanlarda sigara içiminin tamamen (%100) önlenmesi mutlaka sağlanmalıdır. Toplum, kapalı alan uygulamalarını tamamen içselleştirdiğinde, sıra açık alan uygulamalarına da gelmelidir. Öncelikli hedef, kapalı alanlarda ihlallerin tamamen önlenmesi ve bu konuda başarının sağlanmasıdır.'
Türk Toraks Derneği adına SSUK Yürütme Kurulu üyesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Yoğun Bakım Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Oğuz Kılınç, Türk Toraks Derneği’nin misyonlarından birinin akciğer sağlığı alanında sağlık politikalarını toplum yararına etkilemek olduğunu belirterek, “Bu bağlamda derneğimiz misyonuna uygun olarak yapılan tütün kontrolü çalışmalarında yer almakta ve sağlık hakkını ihlal eden en önemli nedenlerden olan tütün ve tütün endüstrisiyle her alanda mücadelesini sürdürmektedir. Bir ülkede tütün tüketimini azaltmak için talebi azaltma yanında tütün endüstrisinin piyasaya tütün mamulü arzını azaltacak önlemlerin de süratle uygulanmaya başlaması gerekmektedir. Sağlık hakkı ticari kaygılardan daha önemlidir.” dedi.
