YERBADEMİ (CHUFA/TIGERNUT): FAO SÜPER BİR GIDA OLARAK KABUL EDİYOR
YERBADEMİ (CHUFA/TIGERNUT): FAO SÜPER BİR GIDA OLARAK KABUL EDİYOR
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet İnce’nin Türkiye’de üretimi ve kullanımının yaygınlaştırmasında öncülük ettiği halk arasında “Yerbademi” olarak bilinen “Chufa/Tigernut” bitkisinin özellikleri saymakla bitmiyor.
Laktoz, Früktoz ve Glüten içermez, bu nedenle Çölyak hastaları ve hayvansal sütlere alerjisi olan kişilerin beslenme zincirinde önemli bir yer tutar.
Yüksek lif içeriği, bağırsak hareketini düzenler ve kolesterolü azaltır. Toksinleri ortadan kaldırır ve glisemik kontrolü iyileştirir.
Kalsiyum, demir, potasyum, fosfor, magnezyum ve çinko gibi mineraller açısından zengindir. Önemli bir bitkisel protein kaynağı olup, yüksek oranda C ve E vitaminleri içermektedir.
Karotenoid grubuna ait Lutein ve Zeaksantiniçeriği açısından zengindir. Bu nedenle göz hastalıkları başta olmak üzere kalp hastalıklarına ve cilt rahatsızlıklarına karşı doğal koruma sağlar.
Metabolik süreçlerin çoğunda önemli rol oynayan Arjinin içeriği sayesinde vücudun enerji üretimini destekler ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
Hücre zarlarının güçlendirilmesine katkısı olan Fosfolipid içeriği nedeniyle önemli ir besin takviyesidir.
Bütün bu özellikleri nedeniyle Yerbademi, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO)süper gıdalar listesinde ön sıralarda yer alıyor.
NERELERDE YETİŞTİRİLİYOR? KULLANIM ALANLARI NELERDİR?
SAĞLIK İÇİN ÖNEMİ NEDİR?
Prof. Dr. Ahmet İnce “Yerbademi” bitkisiniwww.adanaulus.com editörü İsmail Başkan’a şöyle değerlendirdi:
“Yerbademi, özellikle Orta ve Kuzey Afrika ile Akdeniz ve Güney Avrupa ülkelerinde yetişen tropik çok yıllık ot benzeri bir bitkidir. Küçük tatlı yumruları toprak altında olgunlaşmaktadır. İçerdiği mineraller ve vitaminler bakımından bitkisel süt elde edilmesinde kullanıldığı gibi kuruyemiş olarak tüketilebilmekte ve yağı çıkarılmaktadır. Ancak un olarak tüketilmesi en önemli kullanım alanıdır. Bütün bunların yanında balık yemi olarak kullanımı da mevcuttur.
Yerbademi aroması, badem veya fındığınkine benzemektedir. Kimyasal bileşiminde ortalama olarak %20.1-41.7 nişasta, %20.9-30.2 yağ, %10.6-20.2 şeker ve %5.1-15.1 düzeyinde ham lif bulunmaktadır.
Akdeniz ülkelerinde ve özellikle İspanya'da yumruları insan gıdası olarak kullanılmaktadır. İspanya'da “horchata” adı verilen bitkisel sütün ana maddesi olması dışında, İngiltere ve Fransa’da tatlı yapımında, İtalya ve Mısır'da yiyecek amaçlı,Kuzey Nijerya, Gana ve Togo’da yumruları şeker elde etmek amaçlı kullanılmaktadır.
Valencia Üniversitesi'nden bilim adamları, yerbademinin yüksek nişasta ve amino asit içeriği nedeniyle sindirim sistemini destekleyen çok sağlıklı bir ürün olduğu sonucuna varmışlardır. Yerbademiayrıca fosfor, magnezyum, potasyum ve demir gibi mineraller ve doymamış yağlar ile proteinler bakımından da zengindir.
Hamileler için, amino asitlerin, özellikle arginin miktarından ve ayrıca bu amino asidin fetüs ve yenidoğan için öneminden dolayı çeşitli katkılarda kullanılmaktadır.
Çocuklar ve gençler için, normal diyetinde tam bir içecektir. Kalsiyum, demir, magnezyum ve fosfor içerdiği için büyüme evresinde katkısının yüksek oranda olduğu belirtilmiştir. Yerbademi ürünlerinin (unu, yumrusu, sütü) yüksek kalsiyum içeriği ile çocuk ve bebeklerde kemik, diş sağlığını desteklediği çeşitli çalışmalarda bildirilmiştir. Yüksek oleik yağ asidi (%68,83) ile gelecek yıllarda beslenme programlarında potansiyel protein ve enerji desteği olarakkullanılabileceği bildirilen süper gıda YERBADEMİ her yaşta bireye önerilmektedir.
Kolestrol içermiyor.Şeker hastaları tarafından yenilebiliyor. Alkol içermiyor…
Yerbademi veya türevlerini beslenme zincirine dahil edilmesinin önemli hale geldiği patolojik durumlar vardır:
1-Yerbademilaktoz içermez, laktoza alerjisi olan kişilerce sorunsuzca tüketilebilir.
2-Çölyak hastalığı veya glüten intoleransı: Yerbademi ve türevleriglutensizdir.
3-Yerbademi ve türevleri, euppie özelliklerinden dolayı, karbonhidratların ve yağların, amilaz ve lipaz gibi enzimlerdeki içerikleriyle sindirilmesini kolaylaştırırken,şişkinlik yapmaz.
4-Yerbademi, nişasta içeriği nedeniyle antidiarreal özelliklere sahiptir,prebiyotikgibi davranan yüksek miktarlarda suberinbulunur.
5-Yerbademi, nişasta içeriği nedeniyleliflioluşu bağırsak florasını düzenler.
6-Hipertansiyon:Yerbademi sütü(ChufaHorchata), bir porsiyonda (200 ml)% 0.8 sodyum CDR içeren alkolsüz bir içecektir. Ayrıca, nitrik asidin bir tür amino asit öncüsü olanarginin(536.5 mg/porsiyon) içeriği dikkat çekicidir.
7-Yerbademi ve türevlerinden elde edilen tüm yiyecekler, bir miktar oleik asitle (%77 oranında oleik içeren) lipit profillerinden dolayı kolesterol ve trigliseritlerin kontrolü için yararlı olan asit içeriği zeytinyağına çok benzer. Öte yandan, dislipemi tedavisi için, barsak seviyesindeki kolesterol emiliminin azalmasına izin verdikleri için lif bakımından zengin yiyeceklerin alınması tavsiye edilir ve yerbademi önemli miktarda lif içeriğine sahiptir. hem yerbademi hem de türevleri, bitkisel kökenli oldukları içinkolesterol içermez.
8-Chufaşeker hastaları tarafından yenilebilir, arginin, yerbademindeki amino asidininsülin üzerinde sekretagogik etkileri vardır, bu nedenle tip II diyabet hastaları için faydalı olabilir.
9-Renal patoloji: Yerbademi ve türevlerinin diyetine giriş, proteinlerdeki ılımlı içeriği ve bazı önemli amino asitlerde kayda değer miktarlarda olması nedeniyle ilginçtir.Sodyum içeriği, piyasada bulduğumuz diğer içeceklerden daha düşüktür.
10-Bağırsak yaraları veya mide ülserleri: Yerbademi ve türevlerinde dezenfektan özelliklere sahipperoksidaz ve katalazvardır.
Bu nedenlerleFAO tarafından süper bir gıda olarak kabul edilmiştir.
DÜNYA’DA VE ÜLKEMİZDE ÜRETİMİ NE DURUMDA?
Prof. Dr. Ahmet İnce Yerbademi bitkisinin dünyada ve Türkiye’de üretimi konusunda da şu bilgileri verdi:
“Yerbademinin ana vatanı Afrika kıtası olmasına rağmen, dünyada en büyük üretici İspanya’dır ve pazar payının %80’inden fazlasına sahiptir. Dünyada yıllık toplam üretimi 15-16 bin ton olan yerbademinin 8-10 bin tonunu İspanya üretmektedir. İspanya’da ortalama verim 1500-1800 kg/da arasında değişmektedir.
Yerbademi ülkemizde uzun yıllardan bu yana bulunmakta ve yalnızca Adana Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün deneme alanlarında ıslah çalışmaları devam etmekteydi. Bu çalışmalar kapsamında 2008 yılında Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı adına Balyumruve Sarışeker olmak üzere iki çeşit tescil ettirilmiştir. Ancak üretim yalnızca bu çeşitlerin tohumluklarını bir sonraki seneye devretmesini sağlamak amacıyla yapılmış,ürüne ilgi gösteren sektörlerin ihtiyacı karşılanamamış ve ürün ticari olarak değerlendirilememiştir.Bunun en önemli nedenlerinden biri günümüze kadar ülkemizde bu ürünün hasadını gerçekleştirecek bir hasat makinasının bulunmayışı idi. Bu problem yapmış olduğumuz akademik bir çalışma kapsamında çözülmüş, bir hasat makinası tasarımı ve imalatı gerçekleştirilerek uygulamaya aktarılmıştır.Bu sayede ürünün büyük alanlarda ticari olarak yetiştirilmesinin önü açılmıştır. Akdeniz Bölgesi dışında da yaptığımız adaptasyon çalışmalarında da nitelik ve nicelik olarak önemli sonuçlar elde edilmiş ve dekara 1000 kg üzerinde verime ulaşılmıştır. Bununla birlikte yerbademinin son tüketiciye sunulması hasadının yapılması ile bitmemektedir. Hasat sonrasında eleme, yıkama, ayıklama,boylama, kurutma ve depolama gibi işlemler de önemli birer sorundur. Bu konularla ilgili AR-GE ve altyapı çalışmalarımız da son aşamasına gelmiştir. Yerbademi üretimi mekanizasyon zincirinin tamamlanması ile çiftçimize gelir getirebilecek katma değeri yüksek farklı bir ürün bölgenin ve ülkenin ürün desenine eklenebilecek, geniş alanlarda üretilebilecek, ürüne ilgi duyan birçok sektöre hammadde sağlanabilecek duruma kısa zamanda gelecektir. Bunun yanı sıra bu süper ürünün halkımız tarafından tanınması ve kullanımın yaygınlaşmasına ilişkin tanıtım çalışmalarımız da devam etmektedir. “