Düzgün COŞKUN

Tarih: 19.04.2025 00:45

21. YÜZYIL TÜRKİYE'SİNDE BİNLERCE KÖY OKULU HALA ÖĞRETMEN BEKLİYOR

Facebook Twitter Linked-in

Türkiye'de ilkokul öğretmeni yetiştirmek üzere 17 Nisan 1940 yılında açılan Köy Enstitüleri, eğer kapatılmamış olsaydı, egitimde çağ atlayan ülke olarak tarihe altın harflerle yazılırdı.

3802 sayılı yasa ile açılan Köy Enstitüleri tamamen Türkiye'ye özgü bir eğitim projesiydi. Bu projeyi 28 Aralık 1938 tarihinde Millî Eğitim Bakanı olan Hasan Âli Yücel bizzat yönettiyordu.

Ancak 1946 genel seçimlerinde CHP'ye oy kaybettireceği endişesi ile merhum İsmet İnönü'nun talimatıyla Köy Enstitüleri'nin kapatılmasına karar verildi. Oysa bu projeyle köye hem öğretmen hem de modern üretim araçları ve tarım yöntemleri gelişmiş olacaktı.

Türkiye günümüzde dışarıdan tarım ürünleri ithal etmek mecburiyetinde kalmayacaktı.

Geçmişte tarımsal üretimde kendi kendine yeten Türkiye, günümüzde saman ithal eden ülke konumuna düşmeyecekti. Her yıl yüzlerce, binlerce üretici toprağa küsmeyecekti. Türkiye özellikle temel gıda üretiminde sorun yaşamayacaktı. Kırsal kesimden kentlere iç göç bu kadar ciddi boyutlara ulaşmayacaktı. Ülkede işsizlik sosyal boyutlarda olmayacaktı.

- Dünya Türkiye'yi örnek alabilirdi-

17 Nisan 1940 yılında açılan Köy Enstitüleri, 1948 yılında bu rakam 21'e ulaştı. Eğer kapatılmamış olsaydı, bugün Türkiye'de hiçbir köy öğretmensiz kalmazdı. Ögrenciler de sınıf özlemi çekmezdi. Türkiye eğitim alanında dünyada örnek gösterilen ülke olarak isim yapabilirdi.

Köy Enstitüleri günümüze dek açık kalmış olsaydı, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi Türkiye "muasır medeniyetler" seviyesine ulaşmış olacaktı.

Verilere göre, Türkiye'de kırsal nüfusun yaşadığı ve köy kanununun uygulandığı yerleşım birimlerinin sayısı 2010 yılında 34 bin 247 iken, 12 Kasım 2012 yılında yürürlüğe giren yeni büyükşehir yasası ile birlikte bu rakam 18 bin 335'e düştü.

Türkiye'de Büyükşehir Yasası'nın yürürlüğe girdigi 2012 yılında 15 bin 912 köy mahalle statüsüne dönüştürülmesine karşın, 21. Yüzyıl Türkiye'sinde hala binlerce köyde öğretmensiz okul bulunuyor.

Yapılan araştırmalara göre, mahalleye dönüştürülen köylerin neredeyse hepsi sosyolojik olarak ve nüfus bakımından “köy olma özelliğini” koruyor.

-Ortaharman Köyü 45 yıldır öğretmen bekliyor-

Bir örnek vermek gerekirse doğduğum Tunceli'nin Mazgirt ilçesine bağlı Ortaharman Köyü İlkokulu'nda 1978 yılında 3 öğretmen görev yaparken, 1980'den buyana öğretmen atanamadı. Ortaharman Köyü 45 yıldır öğretmen bekliyor. Daha kaç yıl öğretmensiz kalacağı da bilinmiyor.

Ortaharman Köyü'nde "taşımalı egitim" sayesinde öğrenciler her gün 15 kilometre uzaklıktaki Akpazar Beldesi'ne gidip geliyor. Taşımalı eğitim kışın hava koşulları nedeniyle güçlükle yapılıyor.

Türkiye'de Köy Enstitüleri kapatılmamış olsaydı, 21. Yüzyılda bugün hiçbir köy okulu öğretmensiz, ögrenciler de sınıflarına hasret kalmayacaktı.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —