Oktay EROL

Tarih: 05.06.2025 18:35

AKLANMADAN ARAMIZA KATILAMAZSINIZ!

Facebook Twitter Linked-in

Bunun “kusura bakması/ bakılması” olmaz! Ortada “ciddi” suçlamalar var! Kanıt/ belge olduğu yönünde de açıklamalar yapılıyor! Bunun ne savunulacak, ne elle tutulacak, ne de “benim” denecek yanı yok! Bugüne değin yazmıyordum, ancak yazılması gerek; isimleri geçen kim varsa/ hepsinin “hakça” olup/ olmayacağı konusunda kuşkularım olmasına karşın aklanmaları, halkın duyduğu güveni yeniden “kazanmaları” gerek! “Biz bu yolu hak için, adalet için yürümeye söz verdik” demekle olmaz!

Bunu tüm seçilmişlerin iyi bilmesi gerekir; CHP seçmeninin değişmez özelliği “ilk seçimde” bedelini ödetmesidir! Bunu milenyum öncesinde yaşanan İSKİ sürecinde yaşadık; anımsayın! Limon gibi sıkmak, yolsuzluklardan hesap sormak için seçilenler İSKİ’de döndürülen dolaplar sonrasında, özellikle de “hükümet” olunmasına karşın üzerine gidilmesine engel olunmadı; sonrası herkesin bildiği gibi…

***

Bakın, milenyum sonrası doğanların bu “iktidardan” başka bildikleri yok; görmediler çünkü! Bunun tek nedeninin, “iktidarın” sevimli olduğunu da kimse söylemesin; yurttaşın umarsızlığı, “muhalefetin” tutarsızlığı bu günlere dek getirdi ülkeyi! Dünden iyi miyiz; hayır! Dünden rahat mıyız; hayır! Dünden erinçli/ gönençli miyiz; hayır! Dünden iyi gülebiliyor muyuz; hayır! Dünden daha iyi doyabiliyor muyuz; hayır! Dünden daha iyi barınabiliyor muyuz; hayır! 

Bunca “hayır” bolluğu karşın “iktidar” seçenek olmayı sürdürüyorsa, önce “muhalefete” bakmak gerekiyor! Ne söz veriyorlar, meclis kürsüsünden ne konuşuyorlar, çocuklarını nasıl yetiştiriyorlar, ne diyorlar/ nasıl yaşıyorlar sorularının yanıtına bakmak gerekiyor! Kimse “kusura bakmasınlar” demesin; baksınlar! Eğer verdikleri sözleri yerine getirmiyorlarsa, suçladıkları “iktidar” gibi yaşamak için uğraş veriyorlarsa, hangi lüks aracı alacağının tutkusuna kapılıyorsa bunun “kusura bakması” olmaz, sorulacak “hesabı” olur ancak!

***

Kimseyi suçlamak gibi bir düşüncede değilim! Özellikle “suçluluk kanıtları ortaya çıkana dek kimse suçlu sayılmaz” ilkesine inananlardanım! Ancak, halktaki güven sarsılmasının bilincinde olmalı “tüm” adı geçenler! Yeni bir İSKİ olayı yaşatmamak, partiyi bilinmezliklere sürüklememek için “bir şeyler” yapılması gerek! Öyle algı oluşturarak değil, satılık trolleri sosyal medyaya yollayarak değil, doymazlıklarını “çirkinliklerle” beslemekle değil!

“Bir deli kuyuya bir taş attı kırk akıllı çıkaramıyor” denerek buradan çıkış olmadığını da, “bu çirkin yalanları ortaya atanlar, yayanlar, bu karalama kampanyasına katılanlar hakkında derhal hukuki süreç başlatılacaktır” diyerek de, “hayatım boyunca hiç kimseye, hiçbir zorluğa boyun eğmedim, bugün de her zaman olduğu gibi başım dik, alnım açık, vicdanım temiz” sözleri dizilerek de buradan çıkılmaz; bilesiniz! Sorunlarınızı çözülmeden yurttaşın karşısına çıkamazsınız!

***

Bunun “kusura bakması/ bakılması” olmaz! İki gün sonra “kurban” değil mi? Emekliye “dilenci sadakası” gibi verilen “bayram ikramiyesi” ile ne durumda olduğunu düşündüğünüzü söyleseniz de, kendinizi “aklamadıkça” seçmenin gönlünde “hakça” yer edinemeyeceksiniz! Biliyor olmalısınız, sözü edilen “suçlamalar” belgelenecek/ kanıtlanacak olursa; benim de, çocuğumun da, gençlerin de, işsizlerin de, açlıkla sınananların da, okula aç gidenlerin de, yıllardır size güvenenlerin de, “iyi dilekli” iletilerinize kananların da yaşadıklarının “sorumlusu” sayılacaksınız! 

Yok; insanlar evlerine et götüremez durumda kalsın, çocukları yıllardır işsizliğin zorlukları altında ezilsin, ev içinde yaşanmayacak erinçsizliklerle boğuşsun; ancak “o yurttaşın” oyuyla seçilenler çocuklarına en iyi yerler, ailelerine şatafatlı yalılar, altlarına son model araçlar arasın! “Suçlama” bu değil mi? Bu “tertemizliğe” örnek gibi olmaz, hele hele algı oluşturmaya zaman ayırarak hiç olmaz! Şunu bilin; Aklanmadan aramıza katılamazsınız! 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —