Birkaç gündür bir YouTube kanalında Ekrem İmamoğlu’nun hapishanede öldürüleceği haberini veriyor, hatta ne şekilde öldürülebileceğini de anlatıyor. Ayrıca İmamoğlu’nu Rus Navalny’ye benzetiyor. Ben Navalny’yi anlatayım, bakalım siz bir benzerlik bulacak mısınız.
Navalny, Avukat, aktivist ve siyasetçi. Rus ve uluslararası medyada yolsuzluk ve karşıtı olarak ünlenmişti. The Wall Street Journal onu "Putin'in en çok korktuğu adam" olarak tanımlıyordu. İlerleme Partisi lideri ve Yolsuzlukla Mücadele Vakfı kurucusuydu. 2020'de Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterildi. Gerçekten de korkulacak bir adamdı.
2011’de bir radyo röportajında iktidar partisini "Dolandırıcı ve Hırsız Partisi" olarak tanımladı. Bu kadarı da fazlaydı, yani.
İki davada zimmete para geçirmekle suçlandı, hapis cezası aldı ama cezası ertelendi. Çünkü davalar siyasi amaçlıydı ve gelecek seçimlerde aday olmasını engellemek için açılmıştı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne göre Navalny'nin adil yargılanma hakkı da ihlal edilmişti.
20 Ağustos 2020'de, Navalny bir uçuş sırasında zehirlendi ve tıbbi tahliye uçuşuyla Berlin'e nakledildi. Ölmedi ve 22 Eylül'de taburcu edildi.
Bir “Saray Belgeseli” yaptı. Putin'i yazlık sarayında yolsuzluk yapmakla suçluyordu. Tutuklandı, tabi. Ülkede kitlesel protestolar yapıldı. Putin’in sandalyesi resmen tehlikedeydi. Navalny’nin hapiste en az iki buçuk yıl kalması gerekiyordu. Bu, 2028 sonrasına kadar herhangi bir devlet başkanlığı seçimine katılamayacağı anlamına geliyordu.
Mart 2022'de, yine zimmete para geçirme ve mahkemeye itaatsizlikten suçlu bulunarak, dokuz yıl daha hapis cezasına çarptırıldı. İtirazı reddedildi ama yüksek güvenlikli bir hapishaneye nakledildi.
2023'te, aşırılıkçılık suçlamasıyla bir 19 yıl daha ceza aldı. Bu da ancak 2038'de serbest bırakılacağı anlamına geliyordu. Bunun üzerine Navalny, cezasının ya kendisinin, ya da ülkedeki siyasi rejimin ömrü kadar uzun olduğu yorumunu yaptı. Hala konuşuyordu.
2023'te, üç hafta boyunca hapishanede kayboldu. Buharlaşmıştı adeta. Sonra ülkenin başka bir yerinde, başka bir hapishanede olduğu ortaya çıktı. Batı Sibirya'daydı.
Bir sabah yürüyüşünden sonra kendisini iyi hissetmediğini söyledi ve öldü. Bilirsiniz Rusya’da çok olurdu böyle şeyler. Yüksek makamlardaki generallerin bazıları bilinmeyen bir sebepten aniden ölüyorlardı ya, herhalde onun gibi bir şeydi.
Resmi açıklama şöyleydi: "Gerekli tüm canlandırma önlemleri uygulandı ancak olumlu sonuçlar vermedi. Sağlık görevlileri mahkumun öldüğünü doğruladı.” Yani biz canlandırmaya çalıştık ama adam canlanmadı, demek istiyorlardı
Naaşı annesine teslim edildi. Hukuk ekibi ve Yolsuzlukla Mücadele Vakfı, hapishanede yetersiz beslenme, kötü yaşam şartları vs. gibi konulardan bahsedecek gibi oldu. Onlar da "kamu düzenini ihlal ettiği" gerekçesiyle, Moskova'da kısa bir süre içeri tıkıldı. Sonra da dosya kapandı. Düzen hakkında fikir beyan etmek, düzeni bozmak demekti.
Önümüzdeki seçimlerde Putin’in karşısına çıkması muhtemel bir rakibi daha telef olmuştu.